bugün

Biri hediye etse de okusak dedirten ve heyecanlandıran kitaptır. Konusu ilgi çekici
şimdilik zülfü livanelinin son kitabı.

kocaeli kitap fuarı'ndan ablama hediye etmek için aldım, kendisine yaklaşık 1 ay sonra vereceğim, bu süreçte ben de okuyayım diyorum. konusuyla beni de heyecanlandırmayı başardı bu kitap. tarih, sanat ve coğrafi doku düşkünü bir insan olarak bu kitapla livaneli okumaya başlayabilirim. leylanın evi'ni tiyatro sahnesinde izlemiş ve beğenmiş biri olarak müzisyen ve siyasetçi yönünü tanıdığım bu adamın edebi kimliğine diğer sanatsal ve sosyal kişiliklerinin yanında ayna tutması için benim açımdan bir milat olacak bu kitabı.
yakın zamanda tarafıma hediye edilen kitap. livaneli yine sürükleyici bir romanla karşımızda.
Yari da biraktigim tek livaneli romani. Olmamis.
Bu kadar az entry nin olmasına aşırı şaşırdığım kitap.

Olaydan çok insan tasvirine dayanan ve belkide binbir çeşit insan kalıbını en iyi göreceğimiz kitaptır.
Serenad'a göre çok sönük kalan Livaneli romanı.
Sıkılıp bırakıyorum 1 ay sonra devam ediyorum.
--spoiler--
eserde pek çok karakter var. işid e katılan garson, çocuklarını balkondan atıp öldüren adam, otel odasında sevişen çift,zehra nın ve emre nin öyküsü, kadına şiddet olayları gibi. zaman konusunda ise bir tutarlılık yok bir an 2026 dasın bir an günümüzde bir an geçmişte. yine de güzel bir kitap diyebilirim.
--spoiler--
41. sayfasındayım ve kitap resmen akmiyor. Yarıda bırakmak istemiyorum,1 ay içerisinde bitirmek istediğim 476 sayfalık Livaneli romanı
Keşke biri Zülfü Livaneli'ye bunun "kostantiniyye" olduğunu söyleseydi.
(bkz: konstantiniyye oteli/#38282923) entrymden sonra inat edip bitirdigim kitap. Hayatimda ilk defa basinda sıkıldığım bir kitabi bitirmeye calistim ve de belki de bitti diye zil takip oynadigim ilk kitap olmustur. Kitabin ismine bakip Istanbul un tarihiyle ilgili bir kitap saniyorsunuz da yaniliyorsunuz, baslarda istanbul hatırası'Na benzyior ama cok ilerlemeden anliyorsunuz birbirleriyle alakalari olmadigini.

okumak isteyenlere tavsiyem baktiniz 60 lara kadar kitap sizi hala acmadi bence devam etmeyin. 200 lerden sonra zaten hicbir sey olmuyor diyebilirim. Zülfü Livaneli nin kafa karisikligiyla ve ayar verme kaygisiyla yazdigi bir kitap.

Kitabin konusu Konstaniyye Oteli´nin acilis yemeginde bir araya gelen yüzlerce insanin hayati. bir iki tane ana kahraman var ancak geri kalanlarin hayati en fazla 10 sayfa surecek sekilde anlatilmistir. Tahminen kitapta en az 50 nin üstünde insanin hayati anlatiliyor. Her bir bölümden baska birsey cikiyor. Kafamda sanki 100 farkli cekmece aciliyor fikrine kapildim. yoruldum gercekten. Birkac ilginc hikaye ve istanbul' un karanlik yuzune dair bilgiler haricinde pek begenemedim kitabi, önermiyorum kesinlikle. kitap boyunca da sürekli olmamis bu kitap deyip durdum. Keske o guzel hikayelerin hepsini bir araya toplamak yerine ayri ayri birkac öykü kitabi seklinde yayinlasaydi Livaneli.BU sekilde çoğu karakter havada kaldi.

gene de her insan bir dünyadir. cok sıkılarak da olsa ufkumu acan bir kitap oldu.

bir röportajdan:
-Kolay mı yazdınız? Zor mu?
-Ooooo! En çok zorlandığım romanım oldu. Üç sene acı çektim diyebilirim.

--spoiler--
kitabi esas Emre ile Zehra´nin Gezi´de TOMAlarin önünde baslayan iliskilerinin nasil devam edecegini merak ettigim icin okudum. sAHSEN ONLARIN HIKAYESINI DAHA GENIS BIR SEKILDE INCE BIR KITAPTA ANLATMASINI YEGLERDIM

yazarin türkülerin hikayesinden, icinde gecen kelimelerden ne sapik ruhlu bir halk oldugumuzu söylemesi o türde bir elestiri cok hosuma gitti dogrusu.
onun disinda bizans zamanindan bu yana süregelen köle kadin ticareti hakkinda ufak bilgiler vermesi hic üzerine düsünmedigim bir konu oldugundan ufkumu acti. ayni sekilde fatih' in rum yani gibi pekcok sey arastiracak sey birakiyor kitap geriye.

en begendigim hikayeler: Garip in hikayesi(sf. 104 ), Mahinur Hanim´in hikayesi (Sf. 110), Sibel´in kacirilan cocugunun hikayesi( sf. 159)

--spoiler--
Livanelinin yarım bıraktığım romanı.
güncel Önemli Başlıklar