bugün

Lüdmila Mihaylovna Pavliçenko; 12 Temmuz 1916, Bila Tserkva - ukraine 10 Ekim 1974, Moskova, II. Dünya Savaşı sırasında kadın Sovyet keskin nişancı. Savaş sırasında 309 Alman askerini öldürerek tarihteki en başarılı kadın keskin nişancı olarak kabul edilir. (Vikipedi)

https://www.mepanews.com/...mila-pavlichenko-726h.htm

Savaş başladığında genç bir doktordur. Ailesini eşini çocuklarını bırakarak orduya yazılır. Elindeki mavzer.

görsel
şu karşı çatıda galiba beyl..
görsel
Sağlam atışla hatasız adam öldüren adamdır. Ya da kadındır.
Affetmez vurur.
amerikada chris kyle adında bir nişancı var adamı clint eastwood efsane etti.
(bkz: vasili)
Tarihteki en iyi keskin nişancılar;

http://www.haberturk.com/...-en-iyi-keskin-nisancilar
http://www.haberself.com/h/12343/
https://onedio.com/haber/...isi-ivan-sidorenko-854725
https://www.milliyet.com....-nisancisi-molatik-17455/
Ortalama bir piyade 300-400 metreden uzağa atış yapabilecek deneyimde değildir. Hani adamın babası dedesi avcidir o da onların yanında avlanırken atıcılıgını geliştirmiştir falan bunlar istisna. Zaten normal piyade tüfeği mesela kalaşnikof 300 metreden sonra stabil şekilde isabetli değildir. Hele de standart tüfeklerin mekanik nisangahları ile 300 metre mesafede hareket eden bir hedefi görüp de vurmak imkansız sayılabilir.

Diyeceğim işte en küçük askeri birimlerde yani takımda atışları nispeten iyi olan erlere ya atışları istikrarlı bir tüfek için dürbün verilir ya da designated marksman olarak isimlendirilen keskin nişancı tüfeği olamayan ama 600-1000 metrede stabil atışları olan tüfekler verilir. Bu tüfekler yarım otomatik oldukları için tam otomatikler kadar seri ateş edemese de düşmanı baskı altına almaya yarar.

1000 metre gibi bir menzilde hedefi vurabilmek için tamamen bunun icin tasarlanmış buna uygun namlusu ve mühimmatı olan ciddi kalitede optikleri olan tüfekler kullanmak gerekiyor ki bunlar pahalı tüfekler.

History channel keskin nişancı belgeseli var . orada dünyanın en uzun menzilli atışını yapan kanadalı nişancı 2450 metreden vurduğu adamı nasıl vurduğunu anlatıyor. Kendisi bile şans olduğunu kabul ediyor.
(bkz: kaçma kaçarsan sadece yorgun ölürsün)
Sanılanın aksine iyi bir parmak hassasiyetine ve iyi bir göze sahip olmaktan daha çok sıcaklık, rüzgar, basınç gibi 3 farklı değişkeni yorumlayabilen insandır. Üstüne üstlük bir de hedefle arasındaki mesafeye göre silahı yeniden sıfırlaması gerekir. Hem de hiç sıfırlama atışı yapamadan.

işin dramatik yanı hedefin yakınındakiler fizik kanunları gereği mermi sesten daha hızlı olduğu için silah sesini hedef vurulduktan sonra duyarlar. Hedefin yakınındakilerde anlık bir şaşkınlık yaratır bu durum.
attığını uzak mesafeden vurması gereken adam.
görsel
bu degildir herhalde

http://m.liveleak.com/view?i=7cd_1443614421
Felsefi bir söz öbeği niteliği taşır. Sadece hedefi vurmakla sınırlandırmak haksızlık olur. Strateji belirlerken doğru ve hayati tespitler yapmak da bir keskin nişancılıktır.
tarihteki ilk 10 ni$ancı. siktir.

kantır nesliyiz olm biz.
ikinci dünya savaşını anlatan bir film vardı (bkz: enemy at the gates) oradaki keskin nişancının hayatını anlatıyordu o flm geldi aklıma.
tek gözümü kapatana kadar gelemeyeceğim mertebe. *
bilenmiştir.
amerika nin irak i istilasi petrollere cokmesi saddami oldurmesinden sonra ortaya cikan biri, hergun 1 yada 2 amerikan askerinin uzaktan uzun namlulu durbunlu bir silah ile kameraya yaptiklarini cekerek canini aliyordu.

Juba lakapli bu kisi irakli direniscilerin sembolu haline gelmis bir keskin nisancidir.
sıkı eğitimden geçen, silahı vücudunun bir parçası gibi algılacak yeteneğe sahip olan, ellerinin titreme oranı yok denecek kadar az olan, hedef alırken hedefin seyrine göre nereye nişan alacağını, rüzgarının hızını ve yönünü algılayabilme konusunda eğitim almış insandır.
inci sözlük bitti de sıra uludağ sözlük e mi geldi demek isted...*
piyadeler arasında rütbelerine göre en taşaklı adamlar bunlardır. oraya git, bunu indir; buraya gel, beni indir... dandikleri takım içinde görev alırlar. diğerleri yanına bir eleman alır orada burada erketeye yatar. falan filan.

bir konuyu da açıklığa kavuşturalım;
keskin nişancı tüfeği olarak da kullanılan bazı tüfekler* aslında anti-material'dır yani hafif zırhlı araçlara falan karşı kullanılmak üzere üretilmişlerdir. personele karşı kullanılması kâğıt üstünde yasaktır. gelin görün ki başka abd ordusu olmak üzere bu gibi kuralları sallayan pek yoktur.
küpüne zarar verir.
her daim yalnız hareket etmeyen kişilerdir. birçoğu enaz iki kişi dolaşırken savaşlarda asıl etkin olanları birliklerin, takımların içerisindeki çatışmaya destek verenler, bölge korumasını saldırı birlikleri bölgeye varmadan önce uzaktan başlatanlardır. bunlarla beraber bin küsür metreden bir hedefi tutturmak çok ama çok ama çok zordur. o yüzden hedef yüzde yüz vurulmak isteniyorsa o kadar uzakta kalınmaz. kayda geçen binlerce metrelik atışların çoğu birçok kere denenen ve yüzde yüz vurulması gerekmeyen hedeflere yapılan atışlardır. Farz-ı Misal Amerikalıların bölge korumasındayken bin küsür metre ötede elinde ak 47 veya 74 olduğunu sandığı iki tane lüzumsuz afgan'ı vurması gibi önemsiz atışlardır. Ha tabi tek atışlık mermi doldurmalı keskin nişancı tüfekleri de vardır(mış) onları tam olarak nasıl görevlerde kullanırlar bilemem. bunlarla beraber yüksek kalibreli keskin nişancı tüfeklerini kullanan nişancılar araç durdurmak amaçlı da kullanılırlar. Yüksek kalibreli bir keskin nişancı tüfeği mermisi bir motor bloğunu delebilir. hafif zırhlı araçların içini içindekiler için cehenneme çevirebilir.

ayrıca 1000 metre gibi uzak mesafeli atışlarda kamuflaja tam manasıyla gerek yoktur çünkü düşmanın atışın nereden geldiğini anlaması imkansıza yakındır açık bir alanda.