bugün

umutsuzluğa düşmez. en zor durumda bile . ertesi günün sabahında infaz edileceğinin farkında olan bir idam mahkumu olsa bile . aslında ruhunun ölmeyeceğini ve başka bir alemde var olacağının bilinciyle böyle bir durum da bile vicdanı rahat olur.
allah'a ve adaletine olan güven duygusu ile o'nun merhametine sığınıp güzel şeyler için umutlanabilmek.
Kişinin elinden bir şey gelmediği herhangi bir konu/olay karşısında kendini avutması/rahatlatmasıdır inanç.

inanmayan insan da umursamayarak kendini pekala rahatlatabilir. inanmayan insan isyan eder, depresyona girer, mutsuz olur diye bir şey yok. Kendimden biliyorum.
iyi bir uyku.

bebeklerin nasıl ki ninnilere ihtiyacları varsa bazı yetişkinlerin de bir takım masallara ihtiyaçları vardır. masalsız bir anlam düşünülemez. onlar için varlığın manası masalda saklıdır.
ben bugüne kadar hiçbir faydasını görmedim.
Doğmadan once nerdeydim doğduktan sonra yavaş yavaş mı oluşuyor ruhum ve ya öldükten sonra ne olacak fikirleri bana kötü hissettiriyor gerçekten cennet cehennem kalpten inanamıyorum bana çok basit geliyor şimdi bir sinavdayız cennete veya cehenneme gideceğiz ödüllendirileceğiz veya cezalandırılacagız ama bunu dünyadaki olgularla değerlendirmekten öteye gidemediğim için bana gerçekci olmayan ve basit geliyor orayı belki görsek hepimiz iman edeceğiz ama bilemiyorum gerçekten. kalpten iman edebilen bi insan olsam daha mutlu olabilirdim.
Duyanda psikoloji okumuşlar zannedecek. Freud desen "o hangi araba modeli?" Diyecek kişiler dinin psikolojimizi rahatlattığını söylüyorlar. Arkadaşım sabah akşam insanların hayatlarına ve düşüncelerine müdahale etmekten başka ne faydanız var? Çok merak ediyorum.
Ama ne enteresandır ki, dünyada en rahat yaşayan toplumların çoğu dinden uzak yaşayan toplumlardır.
Dara düşünce, yalnız kalınca, haksızlığa uğrayınca, çaresiz kalınca yalnız olmadığınızı bilirsiniz. Çünkü rabbiniz halinizi görür. Onun merhametine teslim edersiniz kendinizi.
Öldükten sonra yok olmayacağını bilmek insanın hayatın anlamı sorusuna yanıtı olduğundan hiçbir dünyevi şey anlamsız gelmez bu kişiye,faydası budur.
inançlı olmak denildiğinde, sadece farklı dinlerin tanrılarına olan inanç dışında kişinin değerleri de kapsanmaktadır. dinler, bir şekilde kültürlerin de yoğurulmasıyla şekillenmiş olsa da, tüm insanlığın ihtiyacına cevap vermesi olanaksızdır. her insan biriciktir, her insanın değer ahlakı farklı ölçülüyor olabilir. söz konusu olan çatışmaların da kaynağı bu değil midir? bir kimsenin kutsalı olan, diğer kimsenin hayatında bir şey ifade etmeyebilir. fakat bu sonuç hakaret, aşağılama ve hor görme doğurmamalı. insan hayata ve sevdiklerine tutunabilmek için, hayatının farklı evrelerinde farklı gayeler edinir. bir öğrenci için sınavdan iyi sonuç almak, iyi bir meslek edinmek, bir genç için iyi bir maaş alıp kaliteli bir yaşam sürmek, nihayetinde isterse bir partner bulmak. yaşlılar içinse geriye dönüp baktığında, tüm gayelerini gerçekleştirebilmiş olmak olabilir. bu gayeler değişiklik gösterebilir kişiden kişiye. fakat inanç denildiğinde, illa bir şeylere inanmamız gerekiyorsa saygıya inanmak çoğu şeye iyi gelebilir. farklılıklara saygı, özele saygı, inançlara saygı, insanlığa saygı ve hayvanlara doğaya saygı.. saygı duyulacak çok şey var dünyamızda. en azizi, en mühimi ve gereklisi ise şu süreçte kadınlara ve kadın haklarına saygılı olmaktır.
Zor zamanlarında sığınabilecek bir yaratıcının olması.
Umut etmek.
türkiye de asla olmayacak faydadır. dağda, köyde, ormanda yaşarsanız olabilir.
Mavi hapı içmektir.
Kafan ağrımaz, hergün toplumla tartışmaya girmek zorunda kalmazsın, devamlı tercihini irdeleme ihtiyacı duymazsın.

Ben genede kırmızı hap diyorum.