bugün

madeni parayı gösterip "buna bir şey olur mu hakkı amca" demekti.
arkaya dönüp bakınca ne güzel günlermiş o günler diye düşünmemize neden olan ve düşündükçe içimizin yağlarını eriten güzel günlerdi. müzikleri, dizileri, öğrencilik yaşamımız, güzel günlerdi vesselam.
belkide hayattaki çocukluktan zevk alan son nesilin son 10 yılıdır.çok ama çok özlenen günlerdir.

kolasına yapılan mahalle maçlarıdır.
atari kaseti takasıdır.
tüm renkten meybuzları tatmaktır.
ağızda patlayan şeker yemektir.
memoli abidir.
en sevdiğin şarkıları 90'lık kasede doldurtmak dı.
oralara takılmış durumdayız. neleri yapabileceğimizi düşnelim neleri yaptığımızı değil.
90'lı yaşlar olabilir.
doğduğum zamanlardır..çocukluğu bu zamanlarda geçmiş olan insanlar illa ki capri sun içmiş ve power rangers izlemiştir..atarideki sirk oyunu da cabası..
pokemondu.
cam şişede 2 litrelik coca cola'dır.
tom ve jerry'ydi.
oya bora' nın şarkılarında dans etmektir.
sobanın üstünde kestane yapmaktır.
leblebi tozu yemektir.
yılbaşında tombala oynamaktır.
serçe parmağının tırnağını uzatmaktır.
hiç gelmeyecek olanı özlemektir.
yüksek bel pantolon, puanlı gömlek, bandana, kabarık kahküllü saçlar, ışıklı ayakkabıdır.
candır.
tasodu.
tam anlamıyla ve özet olarak sezen aksu'dur.
Yonca evcimik dinlemektir, barış manço'nun 7'den 77'sini izlemektir.
göğüs ve kalça ölçüsü 90 olan karılardır.
teknolojinin daha az hayatımızda olduğu zamanın daha yavaş aktığı dönemdi.
susam sokağı izlemektir, tsubasa izlemektir, kıl oldum abi dinlemektir, ninja kaplumbağaları izlemektir, rambo serilerini izlemektir... amma velakin faili mechullerdir, polis kantinlerinde sıraya girmektir gazete icin, susurluk kazasıdır, demireldir özal dır, inönüdür...
sevgiler...
http://www.facebook.com/v...5&oid=126605484069085
özel televizyon kanallarının ve gazete kuponlarının hüküm sürdüğü topraklar.
çocukluğumun geçtiği yıllardır.
(bkz: kaygısızlar)
görsel
gorbaçov, refah-yol, pkk, susurluk, eşref bitlis, uğur mumcu ve boktan şarkılar.
Milenyum falan vardı. Büyük olaydı. ikinci bin yıla giriyorduk. Hey gidi.
Global ölçekte konuşmak gerekirse: Adam gibi yıllardı. filmler, müzikler orjinaldi. Mesela parlıament film müziği çalardı o bile huzurla kaplardı içleri. insanlar çalışmaktan şikayet etmezdi. herkes ürettiği kadar yer içerdi. şikayet edenden çok emek sarf eden insanları görürdük. köylü zengindi. Mal para yapardı. öyle bugün ki gibi kimse servet peşinde de koşmazdı. gösterişten uzaktı herkes. şükretmeyi bilirdi insanlar.

90 ların rüzgarı 2005'ten sonra yerini durgunluğa bıraktı. Filmler kabak tadı vermeye şarkılar eğlendirmemeye başladı. Kapitalizim insanları git gide içine çekti. Borçlar birikti, dünya git gide yaşanılamayacak bir noktaya ilerledi. Artık parası olan da olmayan da mutsuzdu. insanları hırs kapladı 21.yy başlarındayız ve insanlığın hırsı hiç bu kadar arttığına şahit olamamıştık. Şişen borsalar daha fazla kazanma hırsı daha fazla sömürme ve ilerleme.

Dünya eskisi gibi değil. Dünya ve insanlık bunları hak etmiyor bu yüzden insanlar; son 15 senedir yeni bir rüzgar arıyor peşinden gidilebilecek. insanlar mutluluğu hak ediyor.