bugün

beni tanıyan herkesin size söyleyeceği gibi, makbul biri değilim. kötü adamı sevdim hep, kanunsuzu, hergeleyi. iyi işleri olan sinek kaydı traşlı, kravatlı tiplerden hoşlanmam. ümitsiz adamları severim, dişleri kırık, usları kırık, yolları kırık adamları. ilgimi çekerler. küçük sürpriz ve patlamalarla doludurlar. adi kadınlardan da hoşlanırım; çorapları sarkmış, makyajları akmış, sarhoş ve küfürbaz kadınlardan. azizlerden çok sapkınlar ilgilendiriyor beni. serserilerin yanında rahatımdır, çünkü ben de serseriyim. kanun sevmem, ahlak sevmem, din sevmem, kural sevmem. toplumun beni şekillendirmesinden hoşlanmam...
sırtından vurana kızma ona arkanı dönen sensin arkandan konuşana da darılma onu insan yerine koyan yine sensin. dediği rivayet edilir.
Her zaman iki seçenek arasında kalırsın,
Ya doğru insanı beklerken yalnızlıktan ölürsün
Ya da yanlış insana katlanırken tüm hayatını bitirirsin.

Charles Bukowski
"Seçimini zekice yapmak yarılamaktır zafere giden yolu; diğer yarısı kayıtsızlıkla fethedilir. Bir yanda istediğin her şeyi söyleyebilirsin, öte yanda mecbur değilsin. Ben bir şekilde ikisini de yapmayı becerdim. Bu yüzden benimle bir sorununuz varsa size aittir"..
-Charles Bukowski-
bazı sözleri var sanki köy kahvesindeki sarı ekrem söyledi sanarsın.
götüm gibidir. ergenlere hitap eder ve kesinlikle olgunlaşamamış bir ergendir. allah bu tiplerden uzak tutsun.
ergenlerin sikip attığı şeylerden biri hatta bu herife özenip kitap çıkaranlar da var ve bazen boku çıktığı için ben bile tiksiniyorum bu heriften ama bu herif, yaşadığı hayatla da yazdıklarıyla da samimiyet kokan bir herif.

kolay kolay etkilenmem böyle şeylerden fakat bu pis moruk fazla gerçekci. bazen okurken aslında kendime söylemekten korktuğum şeyleri buluyorum. pek okumamaya çalışırım genelde psikolojimi o an yıkmasın diye.

"ilgi duymuyordum.hiçbir şeye ilgi duymuyordum.nasıl kaçabileceğime dair fikrim yoktu.diğerleri yaşamdan tat alıyorlardı hiç olmazsa.benim anlamadığım bir şeyi anlamışlardı sanki.bende bir eksiklik vardı belkide..mümkündü..sık sık aşağılık duygusuna kapılırdım.onlardan uzak olmak istiyordum.gidecek yerim yoktu ama..intihar?..tanrım,çaba gerektiriyordu..beş yıl uyumak isterdim ama izin vermezlerdi." (ekmek arası)
hayatı züküne takmayan, zevkine düşkün harikulade yazar.
"Hayvanlara aşığım. Sorunum insanlarla"

Charles Bukowski - Sıradan Delilik Öyküleri.
hem yazar hem oyuncu. son okuduğum kitabı pulp. son izlediğim filmi bar fly. severim pezevengi.
Kadınları vardır, en güzel fahişeleri doğurur. Erkekleri vardır, çorapları yırtılmış, makyajları akmış o fahişelere aşık olur. Kuklacı bukowski,sokağı yaratan,bukowski.
iki adam daha olsun senin gibi, fahişeleri seven adamlar doğur bize. Hemen terkedebilecek adamlar.
Factotum.
beni kitap okumaya alıştıran amcamızdır kendisi. hikayeleri çok akıcıdır. ağzı bozuktur sonuçta yeraltı edebiyatı diyoruz daha ne olacağdı. neyse okuyun okutturun.
pulp iyidir onunla başlayın.
yaz tatilinde sezlongta oturup okunacak kitaplar serisine sahip yazardır kendisi.
"Olmayı yeğleyeceğim başka bir adamla hiç tanışmadım." demis.
"insanlardan nefret etmiyorum, sadece onlar etrafımda olmadığında daha iyi hissediyorum." demiş üstad.
"sevdiğin şeyi bul ve onun seni öldürmesine izin ver." sözüyle hayranlığımı çiftlemiş, üçlemiş hatta almış ve yürümüştür. nasıl sevilmez?..
yıllarca babasından ustura kayışıyla dayak yemiş, lise yıllarında aylarca vücudunun her yanını kaplayan yaralar yüzünden tedavi görmüş ve sargılarla yaşamıştır. Alkolü ve kadınları çok seven yazar kanserden ölmüştür. Son sözlerinden biri "yaşamayı denedim,pişman değilim ama siz denemeyin" olmuş.
'hayatlarimizi oyle yasamaliyiz ki olum bizi almaya geldiginde titresin!'
kızlar uzaktan iyi görünüyor güneş elbiselerinde ve saçlarında parlıyordu. ama yakınlaşıp ağızlarından akan beyinlerini dinleyince silahlanıp yeraltına gizlenmek istiyordum.
ilgi duymuyordum. Hiçbir şeye ilgi duymuyordum. Nasıl kaçabileceğime dair fikrim yoktu. Diğerleri yaşamdan tat alıyorlardı hiç olmazsa.
Bu adamı seviyorum. Kalemini severim senin dedirten üstat. Keşke her erkek onun kadar sevse kadınları.
'Birkaç yıl önce dinle ilişkimi kesmiştim. Gerçek olduğunu varsayarsak insanları aptallaştırıyor veya aptalları çekiyordu. Gerçek değilse, aptallar daha da aptaldılar.'
(bkz: ekmek arası)
Bugün doğum günü olan yazar.
Acı hissetmemek duyguların kesintisi demektir; her çoşku şeytanla pazarlıktır.