bugün

mikro işlemci mimarisi özelinde düşünürsek, intel bile 5 nm ye asml den ithal ettiği euv litografi makineleri sayesinde erişebildi, bu makinelerin gelişim sürecinde asml nin kaderi de japon fotomask imalatçısı Toppan Printing Co., Ltd ve hoya ile, optikçi canonla alman carl zeissin geliştirdiği merceklere bağlı! ki daha sayamayacağım kadar çok ülkeden, sayısız üniversiteye bağlı, binlerce şirketin mevcut teknolojilerini bir sonraki aşamaya taşıması gerek!

kocaman bir hassiktir çekiyorum!

a... kodumun cahilleri!

sayısız ülkeye ait mühendislik çalışmalarıyla gelişimi yıllar süren halka açık akademik yayınları it gibi takip eden abd 1.5 milyar nüfusuyla, hisiliconla, ascendle zar zor kendi çiplerini geliştirebilmiş çinin önündeymiş ha!
asml uygun altyapıyı sağlamadan, intelin yeni bir düğüm (2-3 nm ) le mikro işlemci mimarisi geliştirmesi imkansız, en fazla farklı düğümlerle geliştirdiği birden fazla çekirdeği çipletlerde, üst üste istifleyerek üretip bir miktar işlem artışı sunabilir.


antika bir düğüm teknolojisiyle transistörleri daha küçük boyutlarda sıkıştırmanın çetrefilli olduğu koşullarda bile, farzı misal 2010 lardan 2024 ün işlem kapasitesine erişmeniz yine de mümkün belki!

bu amaçla saniye başına düşen işlem sayısında bolca artış elde etmek için çekirdeklerin voltaj (voltaj çarpı amper, eşittir watt, watt eşittir bolca işlem, bolca ısı! ) değerini yükseltebilirsiniz! sıvı nitrojen türevi çılgın soğutuculardan, havsalayı zorlayan milyar dolarlık soğutma metotlardan istifade etmeniz yeterli olacaktır!

milyarlarca dolarlık elektrik faturası da, onarım, bakım maliyeti de cabası!

bakın aşağıdaki adamlar, güncel işlemcilere bolca voltaj verip hız aşırtarak daha iyi soğutma teknikleriyle beş sene sonraki modellerin sunacağı performansı elde ediyor!

fakat ne pahasına!
https://www.youtube.com/watch?v=qr26jxPIDm0
görsel
tartışma daha çok teknolojik ilerilik konusunda olmuş.
bu konuda başlık daha çok ortaya çıkmayan teknolojilerle alaklı geldi bana.
bu konuda da birşey diyecek olursam muhtemelen savaş sanayisi için bunun mümkün olduğudur.
yani sadece amerika değil bir çok ülke savaş sanayisine en büyük arge bütçesini ayırır.
elde edilen teknolojilerin bir çoğu da gizli statüsündedir.
gelişmiş ülkelerin hemen hemen hepsinin gizli statüsünde halka hatta kendi devletlerine dahi sunulmamış çalışmaları mevcut bence.
bu konuda da başı çin, rusya, kore, amerika ve itrailin çektiğini söyleyebiliriz.
bunun yanında sağlık alanında da benzer şekilde oldukça gizli çalışma vardır. bu spekülasyon değil tabi ki. dünya genelinde akademik çevrelerce de bilinen birşey.
büyük ilaç şirketleri bir çok yeni buluşu ve tedaviyi halka arzetmiyor. özellikle kanser araştırmalarında, kronik hastalıklarda da bu daha yoğun bence.