bugün

ahmet erhan şiiri.

Nereye gitsem,
Hangi boylama sığınsam
Bir kentin kenar mahalleleri gözlerin
Ne kadar bulvarlara yerleştirsem de anılarımı..

Sensin, kendinden öte bir şeysin.
Bence biraz daha uzatmalısın saçlarını,
Bir yaprak fırtınasında usulca rakı içeyim.

Anladım,
Adı niye akşamsefası bu çiçeğin...
aydın hatipoğlu şiiri.

Ürperen denize kavuşan akşam
Ne çok yalnız adam çiziyor ufka
Ne çok yalnız adam ne çok kadın ne
Yitmiş umutlar gibi bir günü noktalayan

Hiç sevinçler göğermez mi bahçelerinde
Acı ve hüzün taşıyorlar durmadan
Nerde çiçekleri ellerinde nerde inançları
Birden geceye bulanıyor saçları

Hâlâ gülüşlerini arıyorlar aynalarda
Hep ölüm hep karanlık hep korku hep
Hep kahır renginde çiziliyor resimleri
Yarınsız tedirgin ve yorgun kimileri

Şehrin gözlerine yağmurlar doluyor
Mor hareli sevecen gözleri ıslak
Yılgın bir çocuk ağlıyor için için
Sevgi kirleniyor hızla ve küçük özlemler

Hiç sevişmeye durmaz mı dal uçları
Her şey terk edilmiş bir çölü başlatıyor
Hiç baharları patlamaz mı şafakta
Tekil delik deşik bir akşam sokakta...
muhalıf tutumu var olan gazete .
en iyi yazarı oray eğindir. okunmalıdır bence. serdar akinan da yazıyor ama yok yani.
serdar turgut transfer olmus ht ye.
40 kuruş hafat içi.
94 gündür maaşlarını alamayan insanların içinde bulunduğu kurum. http://www.gazeteciler.co...ete-oduyor-news20382.html
Bir akşamı atlamadan yazabilirim
Bir tas su içer gibi
Kendi sevgilerimize vurgunluğumuzdan

Yıldırım düşer suya, buharlaşır özlemin
Esmeriyle gelir, yağmuruyla gelir
-Bütün akşamlar biraz da yağmurdur zaten-
Yaprağında titreşen canıyla gelir
Güneşsiz, bulutsuz bir gökyüzü kalsa da
Hasta yatağına saplanmış uyku gibi
Bir akşam çıkarırım sancılarımdan

Dağlarda çoban yalnızlığıyla
Kum saati boşalır, kum saati benden önce
Gün olur yankı verir sesime
Gün olur çıkarsız sevdalarımdan
Bir can kalmış, bir can az yakınmadığım
Akşamı zamanında taşımadıkça.

Özel Arabul.
çalışanlarının aylardır maaşlarını alamadıkları veya bölük pörçük aldıkları gazete. Haydi biz neyse de Karamehmet yapınca ayıp oluyor sanki.
teslimiyettir akşam; pijamaya, televizyona, alkole uykuya.
yeni reklamlarıyla iz bırakan gazete. yiyor muyuz peki? hayır.

gazetelerin söylediklerine değil söylemediklerine bakmaya başlayalı çok oldu.
(bkz: karanlık)
5 haziran 2012 tarihli manşeti "özel yetkiye el koydu" şeklinde olan gazete.
6 haziran 2012 tarihli manşeti "kanun namına dur savcı bey" şeklinde olan gazete.
7 haziran 2012 tarihli manşeti "bin suskun anlatacak" şeklinde olan gazete.
8 haziran 2012 tarihli manşeti "piyer loti'ye bitlis ayarı" şeklinde olan gazete.
9 haziran 2012 tarihli manşeti "türkiye düzen kurucu" şeklinde olan gazete.
12 haziran 2012 tarihli manşeti "acaba imralı'da kimse yok mu?" şeklinde olan gazete.
13 haziran 2012 tarihli manşeti "velev ki imralı'da gördün" şeklinde olan gazete.
14 haziran 2012 tarihli manşeti "bu süreçte var bir hikmet" şeklinde olan gazete.
16 haziran 2012 tarihli manşeti "artık barışı koruyalım" şeklinde olan gazete.
17 haziran 2012 tarihli manşeti "cezaevine ateş düştü" şeklinde olan gazete.
18 haziran 2012 tarihli manşeti "kandil'de köşe kapmaca" şeklinde olan gazete.
19 haziran 2012 tarihli manşeti "şahin'den zorunlu iniş" şeklinde olan gazete.
20 haziran 2012 tarihli manşeti "taksim değişti cami şart" şeklinde olan gazete.
21 haziran 2012 tarihli manşeti "kaçana devlet kapanı" şeklinde olan gazete.
22 haziran 2012 tarihli manşeti "bahoz'un intihar saldırısı" şeklinde olan gazete.
24 haziran 2012 tarihli manşeti "haber mahkumları" şeklinde olan gazete.