bugün

kokoreç

izmir çanakkale yolu, serinkuyu kavşağı, şemikler e doğru gidişte yaklaşık 50 metre ileride sağda, naci usta nın dükkanında satılan kızarmış lokum. izmir usulü mü istanbul usulü mü diye tartışılmasına nokta koyacak eserler ortaya koyar. yemeden kimsenin farkını anlayamayacağı bir durumdur o aslında.

çünkü izmir usulünde iyi temizlenmemiş ya da süt kuzu olmayan kokoreç yenemez. ikram edilse bile ya çiğnemekten çeneniz ağrır ya da kokudan değil yemek kusarsınız. o nedenle istanbul usülü diye bir yöntem ile bıçak ile kıyarak ve bol baharat basarak bunun önüne geçerler. oysa izmir usulü ekmeğin üzerine konup 4 ya da 5 bıçak darbesi ile sadece dağıtlır. dışı nar gibi kızarır ama içi kızarmamış için için pişmiştir. o nedenle koku vs varsa direkt farkedilir. yerken taze ekmeği ısırdığınızda kokoreci de yanında kopardığınızı farketmezsiniz. çiğnediğinizde ağzınızda dağılır. içine sadece kimyon isteğe bağlı biraz da toz biber konur.

ulukent te yediğim kokoreç te iyiydi bu arada. ulukent e girdikten sonra 100 metre ileride solda. bu arada süt kuzunun mevsimi olduğundan işi düşenlerin akşam 8 ya da 9 a kadar açık olduğunu tahmin ettiğim naci ustanın yerine bir uğramalarını tavsiye ederim.

edit:imla