bugün

entry'ler (1636)

sol frame

Avon kataloguna dönmüş liste.

jose mourinho

4 hafta takım yönetti 20 senedir türkiye'de yaşıyormuş gibi tespitler sıkıyor. Hakemlerden ismen tek tek bahsediyor, kart istatistiklerine ağlıyor, yakında 1987 Malatya, 1993 zalat falan diyecek.

10 milyon euroluk ağlayan bebek getirmişler.

Sezon içerisinde kovulup tazminat alacak hoca.

fenerbahçe ye giren 13 milyon euro

maaşlarıyla beraber 20-25 arası toplam zarar edilmiş 3 fener topçusunun maliyetidir.

Bunlar bizim kiralık ndombele, bonservissiz alıp 7 milyona sattığımız tete'ye laf edip avunuyor bir de. Papağan gibi hep aynı örnekler. Ali koç iyi uyutuyor bunları.

galatasaray

Zaha, ndombele, aurier ve tete ile 24. Süper lig şampiyonluğuna ulaşmış takım.

Benim canım mel melin entrylerindeki Zaha ve tete sataşmasına cevap vermek istedi birader.

Her mevkiye, her topçuya, her tamamlanmayan transfere, her galibiyete, her şampiyonluğa ağlamanla ilgili beyanat veresim yok.

50 cümlede 500 farklı olaya ağlıyorsun sen.

galatasaray

Koçum sen lafı bilezik gibi geçirdiğimiz her laftan sonra böyle konuyu mu değiştireceksin? Zaha ve tete hakkında entryler yukarıda duruyor.

Galatasaray'ın her zerresine salça oluyorsun, zaten bu takım seni çok üzmüş travmaya uğratmış belli ama ağlaya ağlaya entry girdiğin çok belli oluyor.

galatasaray

Zaha ve tete.
birinin 10 golü var, birini 7.15 milyona sattık. Hepsini geçtim şampiyon olduk.
Şampiyon olduk.

Bir yalanı 40 defa tekrarlarsan en sonunda kendini inandırsın demişler. Lan oğlum biz Zaha ile tete ile şampiyon olduk. Fiyasko muamelesi yaptığınız adamlara bak.

Sen cengiz'e 15 verdiğin sezonda başını
aldın, Tadic'in mevkiye 8 milyona st maximin kiralıyorsun Tadic'in yerini değiştiriyorsun. Tadic sol kanatta kötü mü ki 4 tane sol kanat aldınız hahah.

Krunic'e, luan peres'e, joao pedro'ya ödediğin bonservis ve maaş 20-25 milyon euro arası, haşırttt diye hiçbir fayda alamadığınız adamlara 20 milyon gömdünüz şimdi hepsi beleşe gitti. taksit taksit çıkınca zararın acısı daha mı az geliyor.

Siz kendi derdinize yanın vallahi sizin derdiniz çook daha büyük. Ama bir şekilde avunacak bir şey buluyorsunuz lan helal olsun, yaşamadığınız kerizlik enayilik kalmadı ama hala bir şekilde mutlu taklidi yapıyorsunuz helal olsun.

kerem aktürkoğlu

102 puanlı şampiyonun kaptanıydı. Şaşırmamak gerek şu kaliteye.

Yolun bahtın açık olsun aslan parçası. Seni küçümseyen kuşları yine susturdun. Şşşt.

9 eylül 2024 türkiye izlanda maçı

Aslan keremim yazdı.

toksik pozitiflik

bir noktadan sonra insanın kendi hakkına girmesidir. hakikat ve acıyla yüzleşmeyip kendi kendini dünyadaki kötülüğe karşı manipüle etmek ve baş edemez bir sürece götürmektir.

şakirpaşa da sivil uçuşlar devam etsin

havaalanına iner inmez şehrin içinde hissettiğimiz tek şehir adana'ydı. bu özellik de tarihe karışıyor anlaşılan.

kış filmleri

kar kardeşliği olarak çevrilen, 1971 uruguay uçak kazası temalı "La sociedad de la nieve" aklıma gelen en trajik ve dehşet verici kış filmidir benim için.

listedeki filmlerden derman, katırcılar ve yılmaz güney'in yol filmleri de türk sineması adına kıymetli kış filmlerindendir, zorlu koşullarda çekilmiştir.

derman'da hülya koçyiğit ağrı'daki bir hemşireyi,
katırcılar'da kadir inanır bingöl'deki bir kaçakçıyı oynar.

sinemadan anlayan yazarların arttığını görmek güzel.

ölmeden önce görülmesi gereken yerler

kaş, patara kum tepeleri.

yazarların içinde kalan ukteler

radyo, tv sinema bölümünü yarım bırakmak.

bekir sami kunduh

cumhuriyetimizin ilk dışıişleri bakanıdır. aynı zamanda tbmm adına birçok önemli konferans'ta devleti temsil etmiştir. tbmm-osmanlı arasındaki amasya görüşmeleri, londra konferansı ve ortadoğu konferansına dahil olmuştur.

oset kökenlidir. amasya mebusluğu, tokat milletvekilliği yapmıştır. bölgedeki çerkesler ve kafkas kökenliler üzerinde çalışmalar yapmış etkin bir nüfuza sahip olmuştur.

izmir suikastinde ittihatçı arkadaşlarının yargılanmasından sonra siyasetten çekilmiş, 1933 yılında vefat etmiştir.

emma bovary

kaşarlık seviyesi bihter'in de, anna karenina'nın da üstünde olan edebi karakterdir. gül gibi doktor kocasını sebepsiz defalarca boynuzlamıştır.

bülent uslu

sokağa çıksanız beşiktaş'ı destekleyen birçok aydın, entelektüel, donanımlı, birikimli adam bulursunuz. ama medyada bu temsil ediyor takımınızı.

bu.

beyaz kale

orhan pamuk'un padişah ıv. mehmed'in çocukluk yıllarında 17. yüzyılda geçen, bir italyan köle, sahibi ve avcı mehmed'in hayatındaki bir dönemi kesitler halinde okuduğumuz romanı.

--spoiler--
pamuk'un en ince romanlarından biridir. küçük bir ters köşe ile ağzımız açık kalarak romanı bitirmeniz mümkündür.
--spoiler--

herkesin hayatını film yapma furyası

müslüm filmiyle başlayan biyografik film yapma furyası. sonrasında dilberay, murat göğebakan, bergen, cem karaca'ya kadar gitmiştir. seyirciye en azından gerçek bir hikaye anlatılıyor olması, sanatçının filmi mutlaka izleyecek hayran kitlesinin garanti görülmesi gibi unsurlar bu janrı yapımcıların gözdesi haline getirdi.

müslüm baba'nın hayatı film yapılmayacak gibi değildi. çok derin acılar ve trajediler barındırıyordu. o film iyi işlenmişti ve oyunculuklar harikaydı. ama bunun gazına gelerek daha acemi ve alt seviye işler çıkmaya devam etti.

bir film ne olursa olsun kurmacadır, yaratıcı drama unsurlarından beslenir. hayatı film yapmaya değecek insanlar, değmeyecek insanlar vardır. ölülerin cevap hakkının olmaması da yapılan filmi manevi açıdan ağır yük haline getirir.

doğru şekilde senaryo yapısı oluşturulmayan, merak unsuru barındırmayan filmler tırt kaçıyor ve filmi daha iyi çekilen insanın yanında sanki ölen kişinin hayatı daha değersiz ve sıkıcı bir şekilde lanse ediliyor. hiç yapılmasın demiyoruz ama bu kadar da olmamalıydı.

zorunlu trafik sigortası soygunu

Bir zamanlar aynı arabayı birkaç yıl üst üste kullandıkça daha az ödüyorsun söylentisi vardı. Enflasyon sayesinde bir kez bile nasip olmadı, her seferinde artarak ödüyoruz.

Bir araba alacakken kafadan 15-20 Bin lira sigorta ve kasko ücreti ile beraber hesaplıyorum artık.

eski türk filmlerinin huzur verici olması

türkan şoray'ın sultan filminin çekildiği mahalleye beni bıraksalar bir ömür yaşardım. dönemin yönetmenlerinin, senaryo yazarlarının ve türkiye'nin içinden geçtiği dönüşüm sürecinin de yarattığı bir samimiyettir bu.