Amerika da hatta dünya da kadın komedyenlerin büyük çoğunluğu cinsellik yoğun bir repertuarla bu işi yapıyorlar. izledim ve hiç de fena değildi, kısa bir örnek, süresi uzun değil belki ama gayet rahat ve anlaşılır bir dille sahnesini yapıyor kadın. Kendisini kutluyorum. Yok efendim anası babası görse ne der yok efendim bunu yolda söyleseniz imdat taciz var der diyen develer sözüm size, sahnede bu şekilde bir performans yapan kişiye senin sokakta gevşeklik yapma hakkın doğmaz, geri zekalı.

Netflix'in mini dizisi. Claes Bang'in hayat verdiği Dracula karakteri ve Dolly Wells'in efsane oynadığı sister Agatha karakterinin alıp götürdüğü, tiyatral, dramatik ve ürkütücü bir hikayeyi müthiş bir kurgu ve görsellikle bize sunuyor. Ben çok beğendim. Başından sonuna sizi içine çeken atmosfer ve diyaloglar serinin son bölümüne kadar sürüyor ve unutulmaz bir final sahnesiyle noktayı koyuyor. Vampirizm miti ve Kont Dracula sanırım hiç bu şekilde işlenmemiştir. Son sahnenin ardından gözlerimden süzülen bir kaç damla yaşla yazdığım iş bu giriyle Yapımda ve yayında emeği geçen herkese teşekkürler

neye göre artıp azaldığı belli olmayan sıralama. Sadece bu bile yönetimin ekşiyi ekşi yapan yazarlara ve bunları siteye kazandırma yöntemlerine ne kadar dikkat ettiğini saygı duyduğunu gösterir bir örnek. Yılların ekşisi, sözlük konseptinin en popüler ve köklü platformu ama yazarlığa başvuran insanları dikkatle araştırıp eleyecek kadrosu yok, umurunda da değil. Zaten öyle bir sistemi olsaydı 30000. sırada olan yazar siteye giriş yapıp yazılanları okuduğunda "ee adamlar haklı, baksana içeride oluşturdukları kültüre, yazanların donanımına baksana, beni bekletmekte haklı adamlar" derdi. Haydi şimdi bir giriş yapın böyle bir düşünceye kapılacakmısınız kendiniz görün.

(bkz: merd i kıpti şecaat arz ederken sirkatin söyler)

Yaya yolundan bahsediyorsak özellikle böyle bir tavrım olmuyor. Fakat nasıl olduysa toplum kadına yer verme konusunda aşırı bir pozitif ayrımcılıkla saçma bir denklem oluşturmuş kaldırımlarda. Kadınlar o kadar rahat umarsız bir şekilde buğday tarlasına orakla dalar gibi kavgaya girer gibi yürüyorlar, hiç bakmıyor sağına soluna nasıl olsa insanlar yer verecek diye düşünüyorlar yürürken şunu hissediyorsunuz "kadınım ben kadınım, çekilin, açılın, yol verin kadınız biz" işte bunu fark ettiğim anda çarpacağımı bile bilsem yol vermiyorum.

ilkokulda çok kavgacı bir çocuktum, her gün üstüm başım yırtık eve gelirdim mutlaka. bu süreçte ebeveynlerimin bana sürekli söylediği bir telkin vardı, "oğlum kavga etme kimseyle, sana kötü bir şey söylerlerse aynaya bakan kendini görür de onlara" sürekli bu telkinle ilkokulu bitirdim. E siz bir şeyi çocuğa sürekli söylerseniz illa ki etkisi olur. ilkokuldan sonra o vandal ve kavgacı halim gitti yerine süt liman sakin bir çocuk gelmişti. Aynaya bakan kendini görür cümlesinin altı boşluğu bir yana, benim haksızlığa, hakarete veya sataşmaya karşı tepki verme reaksiyon gösterme eğilimimi elimden almıştı.

o kadar sıkışmış bir osuruğu biriktirip tutacak bir sistem yok insan bedeninde, tıpa takmak dışında tutamazsınız o gazı o kadar süre içeride.

görsel

hala öyle mi bilmiyorum fakat 90 lı yıllarda istanbul da özellikle müzik piyasası ve bu piyasanın alt kolları örneğin menajerlik, örneğin ünlü korumalığı gibi sektörlerde ağırlıklı kürtler vardı, yani ünlü kişi kürt olmasa bile, bunun koruması, çalıştığı şirketin bilmemnesi, bindiği aracı kiralayan vip firmanın sahibi vs. sinde mutlaka bir keko olurdu. Hala aynı mı bilmiyorum.

Hiç sevemediğim bir NBA starı olarak kaldı kendisi. Majestelerini, Iverson'ları Kobe'leri izlemiş bizim nesil için bana göre hem oyun stili hem fizik açısından oldukça hantal, ağır ve kasıntı bir havası var. Adam iyi oyuncu süper star ona lafım yok fakat eski NBA geleneğinin ruhunu tüm benliğini ortaya koyan starlarıyla kıyasladığınızda farklı. Zaten NBA de o yıllara göre farklı. Şimdi açın rastgele youtube dan 90 lara ait normal bir sezon maçını, adamların final oynuyor gibi çırpındığını görürsünüz. Günümüzde her şey otomatik bir hal aldı, robot gibi hepsi, heyecan kalmadı.

futbolda kullanılıyor bu Fransızca kökenli kelime, konuşma dilinde ne anlama gelir tam karşılığı varmı bilemiyorum fakat arada kalmak veya ters köşe olmak olabilir.

Gökhan Kırdar söyler, üstüme basıp geçme ne olursun der.

küfür edince söylerler ağzını bozma düzgün konuş derler.

Keriz ayıklama sistemi. Çok paran varsa uzun vadede bir yatırım alanı, az paran varsa tamamen düdük sistemi. yok alt coinmiş yok bilmemneymiş, adamlar bir suni git gel yapıyor parsayı vuruyor, sen aldığın bin liralık alt coinle izliyorsun o oluyor. Hiç bulaşmayın bu işlere. Madenciliği de elektrik bedavaysa ve bir yığın ekran kartınız varsa anca öyle yapın. Yok telefonla mining, yok kişisel bilgisayarda ekran kartıyla mining, yazık o bilgisayarlarınıza, bedavaya sisteme hizmet ediyorsunuz. Elektriğe gelen son zamlarla küçük yapılacak bir iş olmaktan çoktan çıktı bile.

Şimdi değişmiştir belki ama zamanında Microsoft Onaylı Sertifika kurslarını sadece bilge adam verirdi. izmir ve istanbul da vardı hatta yazılacaktım param yetmedi o zamanlar. Kaderimin kırıldığı bir an o andır.

(bkz: Polar)'da vivian telefonu hep böyle açardı. Güzel ama zehirli bir kadındı, sonra öldürdüler zaten.

çok fazlalar, erkek hanzolarla paralel olarak sayıları artıyor. Bunu beyni kapatma oranındaki artış eşlik eder ki onu da son yıllarda deli gibi artan makyajlı kapalılardan görüyoruz. böyle giderse kezbanlık reklamı yapılan bir kültür bir gerçek bir doğru halini alacak. Demet Akalın gibi bu kültürü temsil eden ünlülerin çok tutulması sürekli haber olması da bunun bir anlamda bize sinyalini veriyor.

kadın gibi giyinmeyi sevmek ile eşcinsellik transseksüellik tamamen farklı. Bir crossdresser hayatını bir hetero gibi görünerek sürdürebilir zaten öyledir veya biseksüeldir fakat bir eşcinsel için kendisini ait hissetmediği bir cins gibi davranmak zordur ve acıdır katlanamaz buna. O yüzden crossdresser ile ayrılırlar. Crossdresser bir anlamda fantezidir.

adam gayet doğru söylemiş, çoğu üniversitenin verdiği diplomaya başka ülkede denklik bile alamıyorsunuz. E Türkiye de işime yarar desen sadece ve sadece tek faydası "kişisel gelişim ve tecrübe" evde geçireceğin ve az insan tanıyacağın bir dönemi başka şehirde bir kampüste çok farklı bir çok insanla iletişimle falan geçiriyorsun. Yoksa mesleki olarak babadan aileden desteğin yoksa hiç bir faydası yok. Olm şu an ünilerin kendi içine kendi akademisyenlerine faydası yok ki sana olsun, alayı liyakattan uzak torpille onun bunun tanıdığıyla oralara gelmiş kof insanlar. Bunlar sana kitaptan cümleler okusa ne olur okumasa ne olur derslikte. Ha spesifik bir mesleğe ilgin vardır örneğin ben doktor olacağım, hukukçu olacağım mühendis olacağım diyorsundur o zaman git mecbur gideceksin bunlar için diploma şart bu meslekleri yapacaksan. Yoksa aksine sizi köreltiyor ve modern köleliğe hazırlıyor.

Parası olmayan öğrenciler üniversite çevresinde ucuz iş gücü olarak bu dönen adaletsiz dümene meze olarak başlıyorlar hayata. Boyun eğmeyi ilk seneden öğrenip sonra hayatları boyunca birilerine eyvallah ederek yaşamaya kodlanıyorlar. Cesur olun, güçlü olun ve adil olun, üniversiteden önce bu özelliklerinizi bileyin ve güçlendirin gençken. Dirayetli bir orta yaş için ön şart budur, üniversite değil.

Üniversiteler ticarethanedir Türkiye de, sizde müşterisiniz. Üniversite olan bölgede kiralar üç katına çıkar, her köşeye dürümcü, pideci açarlar. Esnafı zengin edersiniz, ev sahibini zengin edersiniz, okulu zengin edersiniz, sonra mezun olunca da götüm götüm memlekete dönersiniz ana babanızın yanına. Sonra da madem torpil tanıdık yok KPSS Çalışayım deyip bir üniversite daha okursunuz, tüm geleceğiniz tüm hayatınız devletin gölgesinde bir memur olmaya endekslenir, deli gibi çalışırsınız alacağınız o puan sizi ya memur ya ülkedeki binlerce üniversiteli işsizden biri yapacaktır.

kitlesi çok genç ve kalabalık olan sözlüğün topluluğu da sabun köpüğü gibi olur, dengelemeleri lazım, sadece ergenlerle ve trollerle bir yerden sonra okuyucuyu bayar, sonuçta sözlükleri sadece ergenler takip etmiyor. Şimdi diyeceksin ki ekşi de çok kalabalık ve ergen çok, fakat orada çok fazla sayıda kalemi kuvvetli ve entelektüel yetişkin de var, onların ergen girileri arasına serpiştirilmiş girdileri google aramalarında şak diye ekşiyi en başa taşıyor, sırf gargaracı bir kitle olsaydı çoktan aramalarda geriye düşmüştü. Ergen derken gençler alınmasın beyin olarak da ermemişleri dahil ettiğim bir kitleden bahsediyorum. Birde yanlış tahmin etmiyorsam burada bot hesaplar ve çok fazla klon hesap var, bunlar bir süre sonra görünen kalabalıkla okunma ve oylanma oranı arasında tezat oluşturuyor. Bu da yazan kişiyi, içinde bulunduğu ortamın organikliği ile ilgili şüpheye düşürüyor.

iletişim problemi olan kibirli bir orta doğu kezbanıdır.