bugün

şüphesiz ki polis olmak daha zahmetlidir.
şüphesiz ki öğretmen olmak bir nebzede olsa daha zordur. polis kendini sivil hayatında da pek ala koruyabilmektedir; lakin bir öğretmen öyle mi ? kendini savunabileceği bir silahı yoktur. elbette ki olsun diye bir söz veya söylemde değilim. şu da bir gerçektir polislerin kendi lojmanları vardır şırnak'ta etrafı yine polis özel harekat tarafından korunan. yani geceleri uyurken rahattırlar, olması gerekende odur zaten. bir öğretmen bu lojmanlardan da elbette ki yararlanabilmektedir; ama boş yer varsa tabi ki. dediğim gibi öğretmen olmak zordur, polis olmanın kolay olduğunu da söylemiyorum tabi ki, çalışırken ne zorluklarla, ne badireler atlatarak çalışıyorlardır bu da bir gerçek. öğretmen ne yapsın peki, gece uyurken tedirgin, gündüz dışarı çıkarken tedirgin, biri bir şey dese, saldırsa belinde silahı yok, bir başına...
allah yardımcıları olsun denilecek durumlardır.
batıdakinden daha fazla sağduyuya sahip olması gereken meslek sahipleridir. özellikle öğretmenlik duygusunu gerçekten hayatına güzergah belirlemiş insanlar olmalılardır.
istanbulda polis olmakla arasinda pek fark goremedigim durum.
ikisininde kendine göre avantajı / dezavantajı vardır.

örneğin polisin kendisini koruma becerisi, öğretmenden yüksek olmasına karşın halktan daha çok tepki görendir. yani ortalık kızışınca polis avantajlıyken, ortalık sakin ise öğretmen avantajlıdır.
ev meselesine gelince, atama dönemleri farklı olduğu için polisler önce gelip daha güzel evlere geçerken, ne yazık ki ev sıkıntısından dolayı öğretmenler daha çok tercih edilmeyen binalarda kalmaktadır.