bugün

bilindiği üzere her insanın nefsi vardır.bir diğer ifade ile şeytan içimizdedir.dindar arkadaşların aydınlatmasını beklediğim konu.
taşı alıp karşıya fırlatmak kolaydır fakat kendimize nasıl fırlatmalıyız,fırlatmalı mıyız?
öncelikle dindar olaydım muhtemelen sözlük tarzı yerlerde dolaşmazdım. eminim yapacak daha önemli işlerim olurdu. tebliğ ve cihad gibi...

nefis ortalanması gereken bir şey. yanı hem ihtiyacını karşılamak hemde nefsin her dediğini yapmamak ve kanmamak.

mesela nefislerinize zulmetmeyin sözü kuranı kerim ve hadislerde geçmektedir. herşeyi sözlükten öğerenemezsin kardeşim.. yanıbaşında muhtemelen bir camii vardır. gir soruver imamlara.
kafayı duvara vursan olur.
cevap beklenen ilginç bir sorudur.merak ediyorum doğrusu.
içine şeytan kaçmış-girmiş şeyi olmazdı o zaman- yani öyle bi ifadeyi kıçından uydurdun ve burda birileri okuyunca aynen lan öyle bişi vardı diyip- o öyle bişi diye düşündüklerini senin yazdığın sandılar-- yani normalde içine şeytan girmiş var- içindeyse daha ne kadar içine gircek aq

cmylmz: "derime mi nüfuz etcen aq" tarzı bişi.
eğer kötü ruh, şeytan vb. gözle görülmeyen bir varlık tarafından rahatsız edildiğini düşünüyorsan. ince küçük bir demiri kor haline gelmesini sağlayıp bedenine dini semboller ve bu tür varlıklara karşı koyacak birkaç dua yakmak gayet kesinlikle muhtemelen bazen sanırım galiba pek sanmıyorum ama bir ihtimal belki işine yarar ve kesinlikle denenmesini öneririm.
hayır yani merak ediyorum madem şeytan taşlama denilen bir halt var o zaman kendinize de bir taş fırlatın şöyle en ağırından bir tane,öldürün şeytanları.
bence aynı mantıktır ve soruya evet diye cevap vermeyen müslümanın samimiyetinden şüphe edilmelidir.
Kendini taşlamayan bizden değildir.
Karabasan denen şey vicdanın kendini yok etme çabasıdır.
ilginç bir sorudur gerçekten. deneyen var mı bilmiyorum ama ben düşünüyorum. şeytanı içinizden def edin.
bu başlığı nasıl bir mantık sahibi insan açar merak ediyorum. e be salak tabii ki de hayır kendini taşlarsan ölürsün şeklinde basit bir cevabı vardır.
bildiğimiz gibi hepimizde bir nefis vardır doğru ama bir diğer ifadeyle şeytan içimizde değildir. mevzuyu anlamak için az bir şey kafa yormak gerekiyor. yani cevap hayır, taşlamana gerek yok.
Bazen zıtlıkların birarada yaşaması güzeldir, elektrik çarpar ama onu binanın içine gömersen zararı dokunmaz, gülün sapı lalelerin sapı yeşildir ama taç yaprakları, çiçekleri kırmızıdır. Yeşil sapı olmasa kırmızı gül dikkat çeker mi yahut insan sudur şeytansa ateşten bir cin, ateş olmasa bu berrak varlığı kirletecek bir madde var mı, öyleyse insanı yozlaştıracak bir güç olmazsa, insan içimdeki ses hep bunu diyor öyleyse onu seçmemeliyim diye bir sonuca ulaşabilir mi? Zıtlıklar güzeldir şeytan içimde mi, dışımda mı bilemem ama onunla yaşamayı öğrendim. Atabet-ül hakayık 'ın öğretmek istediği ana fikir işte budur, sen sen olmayı öğrenmek için iyi ya da kötü her iki tarafı dinlemelisin sonra sen olduğun için istediğin tarafı seçmelisin. Kendimizi taşlamaya gerek yok biz sadece sınavlarda içimizdeki sese uymalıyız çünkü o zaman haklı çıkıyor.(doğruya doğru) onun dışında dinlememeliyiz..!
görsel

Yatırım tavsiyesi değildir doktora gidin.
bu durumda "kendimizi taşlamak yerine taşa kafa atsak yine kendimizi taşlamış olur muyuz?" sorusunu akla getirir.
Alternatif olarak kendi etrafımda beş dakika boyunca dönüp duvardan duvara çarparak yıkılışımı hem izliyor hem yaşıyorum.

Seans sonunda ışığı görüyorsunuz.
gerek yoktur. zaten buz gibi suda abdest almak bundan beter bir eziyettir.
mına bile koymak gerekir. şeytanın yani.
görsel
dışarıdaki şeytanı taşlamak, içimizdeki şeytanı taşlamaya göre kolaydır. hatta dışarıdaki şeytan kolayca görülebildiği halde kendi içimizdeki şeytanı görmemiz zordur. diğer taraftan, kişi kendi içindeki şeytanı taşlamadan dışarıdaki şeytanı ne kadar taşlarsa taşlasın onu kovamaz. ancak, kendini aşmış ve basit duyguların esiri olmayan insanlar dışarıdaki şeytanı taşlamadan önce kendi içlerindeki şeytanı taşlarlar, böylece dışarıdaki şeytanı taşlayarak kovalamak mümkün hale gelir.
caferiler galiba sırtına zincirle vuruyordu. bu da öyle bir şey olsa gerek. abuk subuk bir mantık. ciddiye alınmayan bir görüş.
güncel Önemli Başlıklar