üç büyük takımdan birini tutmak

tabi ki de fb, gs veya bjk den birini tutmaktır.
amma velakin; bu üç takımında bir dönem taraftarlarına sövdüğünü bilirim. takım niye tutulur? sadece kazandığında sevinmek için mi? türkiyede öyle algılandığından zamanında en çok kazanan takım hangisiyse o tutulur. (bkz: bulgar göçmenlerinin fb yi tutması)
allah aşkına biraz ülke çıkarını birazda başkalarını düşünün yaw ne bu herkes üç büyüklü.
yahu allah aşkına bu takımların kazanmasının ne sana ne türkiyeye faydası var ne diye tutuyosunuz? adam olmayacak takımlar bunlar, sizi soyup soyup kullanıp kullanıp hep başarısızlıkla dönen takımlardır bunlar. hele hele yaşadığı ilin süper ligte takımı olduğu halde üç büyükleri tutanlar yok mu. onlara da istanbullulara da söylicek başka bişey düşündüğüm halde bulamıyorum. eyvallah...

Üçün birini tutmak.

ülkemizde yerel futbol taraftarlığının bir kaç ilimiz dışında gelişmemiş olması elle tutulur bir gerçekliktir. Futbol popüler kültürün en önde gelen gösteri sporudur. Bir yönüyle uluslararası bir boyuta sahipken, diğer yönüyle yerelliğin bir tür kendini temsil biçimidir. Kişiler belirli bir yaşa gelip bir takım taraftarı olmak istediklerinde kişiyi etkileyen bir sürü etken var bunların başında çevre, aile ve basın geliyor. Eskişehirde doğup büyüyen birinin Eskişehirspor taraftarı olması yani yerel futbol taraftarlığını seçmesi garipsenecek bir durum değildir. çünkü doğduğu ilde yerel futbol taraftarlığı gelişmiştir ve çevre onu bu yönde tetikler lakin yerel futbol taraftarlığının gelişmemiş olduğu Ağrıda, Muğlada, Hatayda vb. yerlerde doğup büyüyen kişinin üç büyük diye tabir edilen takımlardan birinin taraftarı olması durumu da garipsenemez çünkü etkenler kişiyi bu şekilde yönlendirmektedir. Yerel futbol taraftarlığının gelişmemiş olduğu illerde kişilerin sportif manada başarı sağlayan, seyir zevki veren ve medya tarafından sürekli gündemde tutulan bir takıma kayması abes değildir. Ayrıca süper ligimizde bulunan takımlara şöyle bir göz gezdirirsek hali hazırda süper ligde mücedele eden 18 takımdan 5'i istanbul takımı, 3'ü ankara takımı kalan 10 takım ise çeşitli illere ait takımlardır yani kısaca süper ligimizde toplam temsil edilen il sayısı 12'dir. Bank Asya ile birlikte bir hesap yaparsak toplam 36 takım içerisinden 6'sı istanbul takımı, 4'ü ankara takımı, 3'ü izmir takımı, 2'si kayseri takımı, 2'si gaziantep takımı ve geri kalan 19 takım çeşitli illere ait takımlar yani türkiyenin en üst iki liginde toplam temsil edilen il sayılı 24'dür. 81 ili bulunan türkiyede bu sayı yeterli olmadığı aşikarsa ... yerel futbol taraftarlığının da gelişmemesi doğal bir sonuçtur.

baba'dan oğula geçen bir gelenek gibidir.

(bkz: Mehter takımı) *
(bkz: Alet takımı) *
(bkz: Edevat takımı) *

(bkz: siki tutmak)

(bkz: dinazor) (bkz: gergedan) (bkz: balina) *

edit: meğer tutan varmış damarına basmışım. *

buna meraklı bluevelve tarzı insanlara yakışır harekettir, ilk önce 3 büyük takımı tespit etmeleri lazım ki, birisini tutsun.

bir türkiye gerçeği.

hangi ilde olursanız olun mutlaka bu üç takımdan birini tutarsınız. tutmasanız bile sempati duyarsınız. futbol bizim gibi ülkeler de çok büyük bir olaydır. maç biter ama onunla ilgili konu bir hafta konuşulur. biz herşeyi uç yaşayan bir milletiz, bu yüzden bunları yaşamakta normal. italya da torino şehrinin iki takımı var biri torino diğeri juventus. juventusun başarılarına rağmen o şehirde torino taraftarı daha fazla sanırım bu örnek ülkemizde ki durumu açıklamaya yeter de artar bile.

kaybetmeyi sevmeyen bir millet olduğumuz için, sabrımızda olmadağından istanbul takımlarını tutar ve destekleriz. ama içimizde bir yerde de şehrimizin takımı mutlaka kalır. bir gün gün yüzüne çıkmak üzere...