bugün

eve dönerken valize sığmayan eşyalar çöp torbasıyla da taşınabilir. öğrenciye ayrı bir hava katar bu durum.
güvenilir bir mekanda kalmayanların her yıl güvenilir yerde kalanların genellikle ilk yıl çektiği çile.

şöyle ki, otel, pansiyon ya da üç beş arkadaşla tutulan evde kalan üniversiteliler genellikle eşyalarını yanlarında götürme taraftarıdır.

yurt ve cemaat evlerinde kalanların böyle dertleri yalnızca ilk yıldır. Daha sonra küçük bir çanta ve ihtiyaç duyulan kıyafetler götürülür ve getirilir.
an itibari ile şahit olunabilecek şeydir. bir de final döneminden sonra ise milletin 2-3 koca bavulu çeke çeke götürmeye çalışmasını biraz şehvet*, biraz da acıma duygusuyla seyredersiniz.
en büyük çilesi ise kavacık'ta 500t otobüslerine binip eve gitmeye kalkmasıdır. *
yurtta kalanlar için eşya kolileme çilesinden sonra gelendir. **
kirası artan öğrencinin öğrenci evi taşımasından sonra meydana gelen meşakatli işe verilen addır.
bursa gibi bir yerde okuyorsanız ilk önce valize sonra sırayla terminal otobüsüne, şoföre, aklınıza gelebilecek her türlü bela için sövmenize neden olacak azaptır.
otogara sürü halinde gidilmesine neden olan durumdur.herkesin eline bir valiz,çanta,koli tutuşturulur taşıma olayı hallolur.tabi otogardaki amcanın her gidiş dönüşte o çantayı şöyle yapın,bunu şöle paketleyin şeklindeki ögütlerine maruz kalınır.
ÖĞRENCiLiK Mi REZALETiN ÖBÜR ADI. BiR VALiZiN iÇiNE HEM KIYAFET, HEM KiTAP, HEM KiŞiSEL EŞYALAR, HEM TEMiZLiK ÜRÜNLERi, HEMDE DAYANIKLI KURU GIDA KOYMAK ZORUNDA KALMAK ÇOK ZORDUR. HERŞEY ÖZENLE DiZiLiR Ki YAYINTI OLMASIN BiR iKi VALiZDE HALLEDiLSiN AMA NASIL BiR AĞIRLIK OLUR O. KALDIRILMAZ, KALDIRILSA TAŞINMAZ. BU ZAMANLARDA KIZ OLMAK SÜER iŞE YARAR. AMCALAR ÖĞRENCiDE OLDUĞUNUZU BiLDiĞiNiZDEN SiZE ÇOCUKLARI MUAMELESi YAPAR AMAN KIZIM DUR BELiN iNCiLMESiN DiYE ELiNiZDEN ALIRLAR, GENÇ DELiKANLILAR HAVA ATMAYA KAPARLAR.

VALiZiNi TAŞIYAMAYAN iNSANA EN ÇOK YARDIM HiÇ TARTIŞILMASIZ AFYONKARAHiSARDA VARDIR. 4 YIL BOYUNCA HiÇ ÖYLE AMAN AMAN KENDiM TAŞIMADIM MUTLAKA BiRi YARDIM ETMiŞTi. HATTA BABAM BU KADAR EŞYAYI NASIL TAŞIYACAKSIN DEDiĞiNDE TAŞIYAN BiRi ÇIKIYOR DERDiM. ÇOK ÇAKALIM AMA ALLAH RAZI OLSUN.

GEÇEN YAZ YAZ OKULU VALiZiMi ÖYLE BASMIŞTIM Ki KUZEN ABMU SAPINI KIRMIŞTI. BUDA BÖYLE BiR ANI. AYARSIZ YAVRU, O iNCECiK FiCUTLA KIRMAYI NASIL BAŞARDI BiLMiYORUM AMA ABARINCA ON KAPAN GÜCÜNDE OLUYORMUŞ.
daha lisede çekmiş olduğum eziyet . o valizler taşındıktan sonra günlerce eliniz kolunuz beliniz vs. ağrır.
kas yapmayla sonuçlanan çiledir. *
işkencedir, hele bir de yolun ortasında o tekerleklerden -hangi tekerleklerden bahsettiğimi hepiniz çok iyi biliyorsunuz- teki kırıldı mı sıçtın demektir, eve kadar sürükle dur artık valiz parçalanmadan kalırsa ne mutlu sana
bir sırt çantasına sığacak kadar eşyayla yetinemeyenlerin çektikleri ve benim çekenlerine hiç acımadığım çiledir.
kas yapmaya sebeptir kendileri okul hayatı boyunca hiç ama hiç bitmez bu valiz olayları
ama okul bittikten sonrada ya bi çekçekli olsada şöyle bi çeksem der durulur.
daha da acı verici olanı için:
(bkz: bir erasmus öğrencisinin valiz çilesi)
Son sene elimde valizlerim,bilgisayarım ayrıca annemin sıkışmasın diye poşetleyip elime verdiği yiyeceklerle insan değilde, panda gibi görüntümle yeni evimin yolunu tutmuş;yavaş yavaş ilerlerken,yolda beni gören yaşlı amca imdadıma yetişti.Saolsun evime kadar yardım etti.Sonra iyi mi oldu peki? 10 dakikalık yol için yardım eden amcaya hergün iki defa selam vermek zorunda kaldım.Bi gün de evinde olmaz mısın be adam? Velhasılıkelam minnet altında kalmak kötü birşey.
memleketinden, üniversiteye dönerken 30 kilouyu bulan valiz çilesidir.
anne:oglum, istanbullarda sefil olma diye koyuyorum.
evlat:anne istanbulda domateste, ekmek, salatalık var annem var.
anne: olmaz, bunlar başka, sana 4 kiloda seversin turşu koydum,
evlat:anne vallahi fıtık olucam.
anne:aslan gibi benim oglum, bişey olmaz bak 4 kiloda yoğurtta koyuyorum.
evlat :tamam güzel annem tamam. istersen bahçedeki elma agacınıda koyalım bavula.
anne (terlik, vın diye uçarak gelir), eşsek sıpası birde dalga geciyor.
üniversite bittikten yıllar sonra özlenen durumdur. ah o yıllara geri dönseydik dedirtir insana.
Body-building yapmakla eşdeğerdir o valizleri taşımak. Hele de bir taksi tutmaya üşenmişseniz...
hele ki o şehirden gitmek istenmiyorsa valiz hazırlamak ayrı bi çiledir.
uludağ üniversitesinde okuyup görüklede kalanlar için çile değil işkencedir. belediyenin ne halt yemeye otogardan köye direkt gelen bir otobüs koymadığı düşünülerek her seferinde küfürler sıralanır. binlerce öğrenci burada yaşarken otogar köy arası çalışan otobüsün olmaması gerçekten düşündürücü. bu köyde öğrenci sikyorlar.
sırf valiz çilesi yüzünden evine gitmeyen, okulu uzatan var mı merak ederim. çünkü ben bazen düşünüyorum. çünkü bu yıl başlasam, mezun olana kadar bitmez eşyalarım. her gidişimde bir valiz olmak ve yılda en az üç kez olmak şartıyla, tamamen eve taşınmam takribi beş yılımı alır. *
uçakla gidince 15 kilodan fazlasına ekstra para verirsin.* en çok da bu koyar adama.

e anne o bavulda domates-salatalığın ne işi var allah aşkına?
nefret edilesi işkencedir. hele ki konyadaysan. tramvaya binme anı işkenceye dönüşür. herkes saldırır arkadan bir kişi çıkıp da şu kıza yardım edelim valizle rezil oluyor demez. bir daha o kadar eşya götürmemeye yemin edilir. ki yanında hep sırt çantasıyla gelip giden insanlar görülüp özenilir yapamıyorum elzem ihtiyaçları koysam valizi ancak kapatıyorum. çok dertliyim sözlük çok
bir allah'ın kulu da yardım etmez ki arkadaş! dolmuştan inip biniyorsun bir el atıver abicim kolun mu kopcak yaa! *