bugün

tanım: beyni orangutanlarca iğfal edilesi hocamsıdır.

araştırmalara göre öğrencinin ilkokulu bitirmiş olması ödev yapmaması için yeterli kriter görülürken bu çağda, 21. yüzyılda, i phone 4 ün çıktığı, türkiyeye nükleer enerji santrali kurulduğu, orta doğu ülkelerinin hemen hepsinin rejim değiştirme durumunda olduğu günümüzde hala sik kafalı üniversite hocaları yaşları 18 ila ∞ arasında değişen kocaman adamlara ödev yaptın mı diye utanmadan sorabiliyor. daha da utanmazları '+' '-' gibi notlar koyarak, bide üstüne 'aferin evladım' diyerek bu gencecik beyinleri aşağılıyor, küçük düşürüyor. bide yapmıyorsanız ödevi belanızı sikiveriyolar.

genel olarak üniversite hocalarının üniversite diplomalarını bu yaptıkları anlamsız zorbalığın nedeni olarak gösterebiliriz. bu adamlar okulu genelde 3.5 ve üzeri ortalamalarla bitiren inek tipli, asosyal, hayattaki tek gayesi ödev bitirmek, sınava hazırlanmak olan insanlar olduğundan 'benim anam ağladı sizinki de ağlayacak uleyn' mantığıyla öğrenciye hayatı zindan etme yolunu seçmişlerdir.

yapılan başka bir araştırmaya göre ise bu kocaman adamlara ödev veren götoşlarla, derslerde yoklama alan götoşların aslında aynı götoşlar olduğu görülüyor. yoklama olayının sadece hocanın boş sınıfa ders anlatmamak için, bir başka deyişle anlattıklarının aslında bi sik olmadığının yüzüne vurulmasını istemediğinden mütevellit derslerde yoklama aldıkları ortaya çıkıyor. aslında derse devam etmeden bu gencecik beyinler notlardan çalışarak dersleri geçebilmektedirler. gençler ise 'derslere girmeden de geçebiliyoruz, zaten kaldığımız derslere devam ederiz, bu yaştaki adamları kendi egolarını tatmin etmek için dört duvar arasına sıkıştırmasın amına koduklarım' şeklinde yakınıyorlar.

artık ezilen öğrenci milletinin sesi duyulmalı, üniversitede ödev ve yoklama denen illetler yönetmeliklerce yasaklanmalıdır.
üniversiteye lise eteğiyle gelen kızlar varken, lise ergeni tadında abaza bireyler varken, öğretmenlerin yaptığına azcık müsamaha gösterebiliriz, notu bolsa ödevi sorun edilmeyecek hocadır.
o biiir homo sapiens.
o biiir insan çakması.
o biiir kii üçç yaşı yetmiş işi bitmiş profesördür. *
(bkz: bir günü ödevsiz geçmeyen üniversiteli)*
e be sayın arkadaşlar (mod tepkisi üzerine düzeltilmiştir) dediklerim. üniversite sizce ne arkadaşım?(mod tepkisi üzerine düzeltilmiştir). üniversite olması gerektiği üzere bilim yuvasıdır, üniversiteli de buna mütemadiyen sürekli araştırmalıdır, bir şeyler öğrenmelidir ki üniversite bitiminde atılacağı meslek hayatında bir organ (mod tepkisi üzerine düzeltilmiştir)gibi kalmasın. ama sizler hala taylor ı haklı çıkarın, öğrenenin tembel ve kötü düşüncelerle dolu olduğu görüşüne saygı duyun çünkü sizler hiç bir shit(mod tepkisi üzerine düzeltilmiştir)yapamayacak bir neslin evlatlarısınız. çalışmaya, ödev zoruyla bişeyler araştırmaya hep işkence gözüyle bakın. size bunu yaptıranları düşman belleyin ama anlamayın ki, geleceği inşa edecek nesil olarak sizlerden önce kendi beyninizde birşeyleri çözmeniz gerektiğini. siz anca sövün hocalarınıza. korkmayın ben uludağda falan bi hoca değilim ve eminimki yani ganomun gösterdiği kadarıyla inek bi öğrenci de değilim (2,32). tek bi derdim var. hepinizin dünyanın en iyi mesleğini yapmaktan bu denli hoşnut olması. yani siz de haklısınız. bedava sponsorlarınız var (parents). ne isterseniz yapılmakta. e doğal olarak sizden ödev yapmanızı beklemek hocalarınızın eşşekliğidir ve bir de tabiki aileleriniz. yani sonuçta onlar sizi üniye karı kız takılın, hayatınızı yaşayın, dersleri siktiredin (mod tepkisi üzerine düzeltilmemiştir), ve kendi hayatınız adına birşey yapmayın diye gönderdi ve hala bu sebeplerle sponsorluk yapmaktalar sizlere. vallahi hocam süper zeki sonik insanlarsınız, devam edin böyle, nasıl olsa sponsorluk ücreti de yok, ohh, dünyanın en iyt mesleği; keşke sizin kafanızda olabilseydim; saygılar.
(bkz: üniversitede ödev olmadığını zanneden öğrencimsi)

okumayın abicim siz boşuna.

(bkz: okuyom ben ya)
üniversite yan gelip yatma yeri değildir.
doğrusunu yapan hocadır.
bugün fizik, matematik vs. ilimlerin temellerini atan insanlar elbette ödevler yaparak yani çalışarak başarılara imza atmışlardır ancak zorla güzellik olmayacağını bir kere daha hatırlatmak isteriz. başarı istek ile doğru orantılıdır zannımca. zorla yapılan bilmem neden çocuk olmaz der atalar. herkes üniversite okuyacak diye birşey yok ancak bu durum dinazor kafalı hocamsıları haklı hale getirmez. bilmem kaç yıllık ilim adamı sıfatı ile ancak öğrencilere caka satmış hiçbir başarıya imza atamamış yıllanmış şarap misali insanlar yüzünden türkiye bugün tüm teknolojiyi ithal etmektedir. üniversitelerin amacının sadece devlete memur yetiştirmek olarak algılandığı ülkemde ağlamaktan başka birşey gelmez elden.

yoklamaya ve ilkokul kafası ile verilen ödevlere hayır.
(bkz: zorla güzellik olmaz)
Ders verdiğini sanan, kadrolaşma çalışmaları çerçevesinde üniversiteye yerleştirilmiş, ufkunu bilimin değil dogmaların aydınlattığı, hocalıkla ilgisi olmayan varlıktır. Düşünme melekesi yoktur, kendisine ezberletlenleri ya da ezberlediklerini tekrarlar, bilimsel araştırmadan, pozitif bilimden anlamaz, dil bilmez, uluslararası bilim dergilerinde yayımlanmış makaleleri yoktur... Türkiye'de bilimadamı olarak bile kabul edilmektedir.
(bkz: hadi len moloz sen git kralin gelsin)
oysa çocuklar ne güzel kapıdan diplomalarını alıp gitçeklerdi.
muhtemelen okulu bitirmek için tez yazılması gereken bir üniversiteye mensuptur ve öğrencisine araştırma alışkanlığını kazandırmaya çalışıyordur.
üniversiteli gençle ilkokullu çocuğu karıştıran mahlukat.
kendisini; derste not aldırmaya üşenip, 15 yaprak fotokopiyi evde deftere yazmak suretiyle de göstermiş hoca tipidir. üniversitenin ilk senesi* olmasından mütevellit cahillikle karşılanmıştır.
unutmuşum birde bu hoca sözkonusu yazma olayına artı eksi bile verirdi yahu...
(bkz: Ahmet Kasım Han)
lanettir.
isteyenmeyen şahsiyet olarak her ögrenci tarafından kabul edilir.
dönem ödeviyse ya da sunum falan gibi bir atraksiyonsa ödev yararlı olabilir aslında.
lanettir.

ödev denilen şey hiçbir zaman isteyerek verimle yapılmaz. bir insan iyi bi mühendis, doktor, öğretmen olmak istiyosa zaten gerekli ilgiyi gösterecektir ama sen aynı adama zorla saçma sapan ödevler yaptırırsan öğrencinin hem değerli vaktini alacak, onu yapacağı işlerden alıkoyacak, istediği alanda uzmanlaşması açısından önüne engel koyacaksın hemde araştırmaktan bişeyler ortaya koymaktan soğutacaksın. neresi doğru bunun.

bence o iphone 4 ü yapan mühendislerde farklı eğitim anlayışlarından geliyor. onların hocaları uzman olmak istediği konuda projeler yaptırır. bizimkiler ise zaten programlı hesap makinelerinin yapabildiği hesapları bize elle yaptırıp bi bok yaptığğını zannediyor. ki ben o hesabı hayatım boyunca kullanmayacağım biliyorum yani. bu tür sik kafalılar olmasa apple zaten türk markası olurdu aq.

almanyada makine mühendisliği öğrencilerine sınavda araba motoru tasarlattırılırken bizim ülkemizdeki makine fakültesi abazalık konusundaki şanssızlıklarıyla anılmaktan, popstar ajdar gibi okul bitirmekten başka bi bok yapamıyor. madem bu ödev sistemi doğru niye yıllardır ülkemiz bi sik yapamıyor bilim adına demezler mi adama? derler derlerrrr...

kimse savunmasın bu sistemi. rica ediyorum...
yök ün kabul ettiği bologna kriterlerini yerine getiren hocadır. zira bologna kriterleri öğrencinin sınav haftası derslere abanmak yerine her gün yaklaşık bir saatlik ödevlerle düzenli çalışmasını öngörür.