bugün

her sene düzenli olarak yaptığım eylem. hep 1 haftadan bir şey olmaz demekle başladı her şey.
en güzeli de zamanında devamını verdiğin dersi yaz okulunda geçme umuduyla alıp devamsızlıktan tekrar kalmaktır. para ile gazap bu olsa gerek. Sanahın 8inde okulda olmak ve önüne gelen herkese sövmek, evet an itibariyle yaptığım budur!

edit: imla.
bazı hocalar iyi bazılarıysa berbat hoca olur bazılarının gözünde.
ev tutarsanız başınıza %99 gelme ihtimali olan durum.

(bkz: öğrenciyken ev tutmak)
kocaeli üniversitesi dağında asla başarılamayacak bir eylem.
ÜNiVERSiTEYi KAZANDIK BiR DE BUNU OKUmak mı gerekiyordu diyen zihniyetin ürünüdür. bildiğim kadarıyla devamsızlık sürelerini yükseköğretim mevzuatı çerçevesinde üniversite senatoları belirliyor. heralde her dönem için 70 gün olması gerekiyordu. abi adam sınavları geçiyorsa derse gelenden ne farkı var biri bana bunu açıklasın diyerek sistemin açığı bulunsa da ''ders seni çağırıyor evlat.''
bölüm değiştiricektim zaten; siz beni kovmadınız ben istifa ettim...
derse gitmekten, öğrenim görmekten daha önemli(!) işleri olan öğrencilerin şikayet ettiğidir. üniversite hayatım boyunca devamsızlıktan kalan kimi gördüysem sabahlara kadar online oyun oynayanlar, sağda solda bütün gün gezenler, dizilere filmlere boğulanlar vs. öğrencilerdi. üniversiteye başlayıp da 2 tane derse gitmeye üşenen adam bir de kalkıp "yea türkiye'de üniversite eğitimi zayıf" diyor. her ne kadar bu önermeye katılsam da sen okulu bile görmedin ki kafası liseli kardeşim.
sanırım birazdan yaşayacam bunu.

coming soon.
okulda başa gelecek en sikko durumdur. allah düşmanımın başına vermesin
Acı verir. Düşman götüne.
ilk sene fizik laboratuvarı dersinde becerdiğim eylem. Amk iki deneye katılmazsan kalıyorsun. Ve ben bunu bir deneye katılmadıktan sonra öğrenmiştim. Bi gün yine geç kaldım. 15 dakika geç kaldım diye almadı göt hoca. Hocam ben bi deneye daha katılamamıştım diyince de tebrik ederim diyerek daşşak geçmişti orospu çocuğu.
orospu çocuğu üniversitenin piçliğidir.
kalanın değil bırakanın suçudur.

akademisyen değilim ama üniversitede alanımla ilgili derslere giriyorum resmi görevlendirmeyle. 4 hafta geride kaldı, daha hiç yoklama almadım. yönetimin uyarılarına rağmen de almayacam.

iki taraftan bakıyorum.

öğrenci desen, 19-20 yaşına gelmiş. sorumluluklarını biliyor olmalı. öyle ki sen devlet olarak, koyduğun kanunlarla bu adamlara ev alma-satma, 500.000 tl'lik senedin altına imza atarak borçlanma, evlenip çoluğa çocuğa karışma, dava açma yetkisi vermişsin; suç işlerse hapiste çürüme imkanı(!) tanımışsın.

ondan sonra 8 yaşındaki çocuk muamelesi yapıyorsun ve hadi evlat okula diyorsun. saçma! toptan saçma, delicesine tutarsızlık amına koyim!

onu geçtim, fakirlikten kırılıyoruz beyler ülke olarak. gerçekten ihtiyaç sahibi çok insan var. çocuk güç bela ikna ediyor ailesini, okula başka bir şehre gidiyor. kendim çalışır okurum diyor. sen bu adamı okula dikemezsin. sabah burda olsun gece çalışsın dersen, o adamın vücudu da zihni de bu tempoyu kaldırmaz, öğrendiği de verimli olmaz.

akademisyen tarafından durum nedir? sen, lisans mezunusun. yetmemiş üstüne yüksek yapmışsın. onu yapmış, bunu okumuş, şunu araştırmışsın. yani sen, 7 yaşından beri okuyorsun ve alanında "ben uzmanlaştım" demeye/dedirtmeye çalışıyorsun. ömrün olmuş bu senin. eee amk bi zahmet o çocuğu oraya çek. kitaptan okur gibi ders anlatırsan olmaz abi. çünkü kitapta senden daha düzgün cümlelerle anlatılıyor. adam kitabı okur senin bet suratını göreceğine.

gördüğün gibi işin neresinden bakarsan bak, makul tek yanı yok. ilk derste tüm sınıflarda şunu söyledim, "arkadaşlar isteyen çıksın, isteyen gelmesin, kız arkadaşından ayrılan gitsin evinde yastığa kapanıp ağlasın. bu yaşıma kadar kimseye kendimi zorla dinletmedim". bunu deyince adamlar bi kafayı kaldırıyor zaten. allah allaa diyor. ayrıca hakkaten gönülsüz, zihni orada olmayan öğrenciyi zorla karşına dikmek ders anlatana hakaret lan!
Sabah 9 daki eğitim dersine bir kez daha gitmezsem gerçekleşecek durum.
Valla kimse kusura bakmasın da kalmayan arkadaşlar şanslıdır. Neden?
Eğer maddi durumu kötü değilse, ek iş yapmak zorunda değilse, kendisinde veya ailesinde birinin sağlık sorunu yoksa, bir öğrencinin okulundan daha önemli ne işi olabilir? Fazla uyumak mi, fazla gezmek mi, fazla sosyalleşmek mi?

O devamsızlıktan kalan öğrenci de öyle ya da böyle alacak diploma. Sonra? iş başvuruları, mülakatlar gelecek. Hadi diyelim o da tamam. Geldik zurnanın zırt deliğine. işe başladı. Orada kopuyor bütün film. Dersini adam akıllı dinleyen koyuyor farkını ortaya. Diğerleri ya mülakatta eleniyor ya da bu noktada.

Bu anlattıklarımdan torpil, liyakat ve sadece slayt okuyup giden hocaları ayrı tutunuz.
20 küsür yaşında devamsızlığını yönetemeyen adam zaten hayata falan atılmasın mümkünse.
%70 devam zorunlulugunu yerine getirecek disipline bile sahip degilsen ezbere girip AA ile gecsen ne anlami var o dersi. ne sorumsuz insanlarsiniz hayret bi'sey.
Hocaya göre değișirdi, kimi girer girmez yoklamayi alırdı, kimine 2 aylik imza attigimi bilirim.
güncel Önemli Başlıklar