bugün

hayatta yapılabilecek en büyük hatadır. unutun, yok öyle tuğçe kazaz'lar falan.
(bkz: fazla tv izlemek)
evladını şehirdışına yollayan aile bireylerinin yanılgısı. sanarlar ki biricik yavrucukları dizilerdeki gibi evlerde yaşar; onlar gibi gezer-tozarlar. fakat bilmezler ki gerçek öğrenci evleri suyu çıkmış ikinci el eşyalardan,her misafire müdahale eden komşulardan, parasız geçen günlerden ibarettir...
her lise öğrencisinin yanılgısı, tıpkı her ilkokul öğrencisinin liselileri çılgın bediş'teki gibi sanması gibi..
üniversite hayatını hiç bilmeyen gençlere/velilere kötü örnek teşkil edeceğini düşündüğüm dizi kıvamındaki şey. yok yahu habire öyle ev partileri, çılgın aktiviteler, planlar, aşklar. yoksa vardı da bizim mi haberimiz olmadı? yok yok kanmayın böyle şişirmelere gençler.
bir televizyon yanıltmacasından başka bir şey değildir.
istikbaldeki husran belirtisidir.
kesinlikle bir yanılgıdır hatta zamanında bnmde içine düştüğüm bir yanılgı. orda gördüğünüz öğrenci evleri tamamen hayal ürünüdür. öyle evler yok mudur vardır ama maddi açıdan zorlayabilir. öğrencilik zor iştir. gezmek istersin para kafeye çıkiim dersin para. sevdiğin fastfood anlayaşından bile miden bulanır ah şu annemin mercimek çorbası olsada içsem dersin.bu kadar acınılası bir durumdur üniversite öğrenciliği.
okula başlandığı ilk günlerde önce kampüs daha sonra ev/yurt ortamının yüzlerine bir tokat gibi patlamasıyla geçecek olan durum.
(bkz: hüsran)*
üniversiteye gelmeden önce hayaller kuran ve üniversitede olduğu sürece de bir arayış içinde olan öğrencidir. gördüğü her sakallıyı dedesi sanma eğilimi olan insanımsı öğrenci tortuları.
kampüsistan'daki hayat mıdır ki? üniversite hayatı çok daha güzeldir, yeter ki cep dolu gönül boş olsun.
evde renkli mobilyalar, halılar, duvarlarda asılı resim çalışmaları olacağını sanmak. hatta yetinmeyip; evin renkli ve temiz bir mutfağı, cilalanmış parke zemini olacağını sanmak.

üniversite hayatınız böyle olmayacak.

temiz bir mutfak için oluşturduğunuz bulaşık sırasının, bir gün b.oku çıkacak, akabinde mutfağın kapısına kilidi vuracaksınız.

halıların üzerinde temiz çorapla gezemeyeceksiniz.

ikinci el eşya satan bit pazarlarından çıkamayacaksınız. herşeyin en ucuzunu arayacak, bulduğunuz şeyin daha da ucuzunu arayacaksınız.

sadece kira parasını içkiye verirken acımayacaksınız ...
üniversiteye gidilince asla dogru olmadığı anlaşılan ama oss'ye calışmak için motivede %100 etkili olan görüş.
kampüsistanda ki gibi bir aileye sahipseniz o tarz bir eve de sahip olabilirsiniz.neden olmasın? * * **
-ya emre ta mersin'den kalktık geldik bursa'ya kız ortamın falan yok mu?
+yok abi nerden cıktı kız filan.
-ya universite ortamı falan bende kız falan ayarlarız diyodum.
+ne alakası var oglum universite ortamı diye kız mı olacak yani.
-yok abi ben kampusistanı izliyodum da ordan bilgim vardı.
+oldu mına koyum zaten yarın ogrenim geliyo onla bodrum'a tatile gidecez.

(bkz: ogrenciye pezevenk gozuyle bakmak)
sevindiren bir hayalkırıklığı.
(bkz: öyle mi olacak lan harbiden)***
esas oğlandaki gibi bir jip'e sahip olma hayalleri ile giderseniz, akbilinizi doldurmaya bile paranız kalmadığı bir anda farkedeceğiniz yanılgı. yok öyle bir şey.
daha kötüsü;

(bkz: hayatı dizilerdeki gibi sanmak)
eğer marmara hukuku kazanmışsanız, en azından yer itibariyle hayal kırıklığınıza uğradığınızı düşündürtmeyecek olan sanrı.
Bu işte bir terslik olmalıdır.
Lisede beni de kısmen yanıltan durum.Tamam 150 metrakare pırıl pırıl, gıcır eşyalarla dolu bir öğrenci evi hayal etmiyordum da üniversite bölümlerinin %95'inde kız erkek oranının dengesizliğinden bi'haberdim ona yanarım.
Lise hayatını lise defteri dizisi gibi sananların hazin sonu.