bugün

ülkücü militanların öğretisi.
gereksizlik abidesi oluşum, kurum, kuruluş. artık her ne haltsa. milletimizin "hassas vatandaşlarının" öğretisi. elalemin namusu, ar damarı vb. şeyleri kurtarmak onlara kalmış gibi davranan tayfanın düşüncesizliği
Özellikle 1980 sonrası üzerlerine yapışıp kalan çek-senet tahsilatçılığı ve mafyacılık sıfatları nedeniyle yara almış, ülkücülere ait görüş.
(bkz: kitle ruhu)
milliyetçilik ve vatanseverlik adı altında maalesef ki amerika'nın maşası olmuş kurum.

edit: 1968-1969*'daki "mahallelerinizi ayırın, onların tarafında kalan onlardan, bizim taraftakiler bizden..." ve "karşı taraftakileri öldürün!" sözlerinin sahibi olan, böylelikle bir kuşağın birbirini kıyma makinesine sokmasına sebep olan, 68'den 80'e kadarki silahlı çatışmaları başlatan insan evladı kimdi dersiniz??
korkakların kendini sağlama almak için savunuyormuş gibi göründükleri siyasi akım.
ülkü: amaç edinilen, ulaşılmak istenilen, şeydir.

her insan kendi ülküsünün peşinden koşar. ancak ülkücülük birilerinin veya herhangi bir partinin tekelinde değildir.

türkiye'de; "ülkücüyüm" diyen kişilerin birçoğu "ülkü" kelimesinin anlamını bile bilmemektedir. onlar için ülkücülük; ülkü ocağında çevre yapmak, hoşlanıdığı kıza yazan diğer elemanı o gruptan çevresiyle bir güzel dövmektir. onlar için ülkücülük; siyah uzun bir patlo alıp efevari şekilde volta atmaktır... onlar için ülkücülük; çevresine sert bakışlar atmaktır. onlar için ülkücülük; etrafında "delikanlı" namının yürümesidir. peki bu onlar için ülkücülük diye tabir ettiğimiz kesim gerçekten ülkücü mü? kesinlikle değil... şu yüzden kesinlikle değil... bu kişiler türkçülük adı altında birleştiklerini iddia ediyorlar, ancak bunların pek çoğu bu hedefin dışında işler yapıyor... yani ülkülerinin peşinden koşmuyorlar... "ülkümüz" dedikleri çizginin dışında farklı ülküler ediniyorlar... yoksa o çizgide devam etseler doğrusuyla yanlışıyla saygı duyarım, katılmam ama saygı duyarım... o onların doğrusudur...

hoş onlar bilmiyor da, onları eleştirenler biliyorlar mı? orası da bir muamma... ülkücülük dendiğinde; faşist bunlar... ülkü ocakları... ülkücü gençlik... milliyetçi hareket partisi... akla geliyor... oysa ki; işin aslı hiç de öyle değil... hepimiz kendi ülkümüzün peşinden koşmuyor muyuz? hepimizin bir ülküsü yok mu? boşu boşuna mı yaşıyoruz? bu ülkede deniz gezmiş'in ülküsü yok muydu? onun ülküsü tam bağımsız bir türkiye idi, ulu önderimizin ülküsü yok muydu? o ülküsünün peşinden koşup, bu halktan, bir millet yaratmadı mı?

velhasıl; ülkücülük kimsenin tekelinde değildir... amma sağda, amma solda, amma ortada... her kişinin bir ülküsü vardır... ülkücü olmayan insan, amaçsız insandır...
ülkücülüğü gerdirmenin manası yok ne olduğu kimlerce sahiplenildiği, kavramdan ziyade artık belli bir oluşumu simgelediği aşikar.

milletimizin değerleriyle barışık olsalar da ve hatta iyi niyetli bir oluşum olsa da bu milletin istikbaline dair yeterli açılıma sahip oldukları düşünülmemektedir.

tabi bütün bunlardan bahsederken şu anki durumlarını hepten es geçtim nitekim şu anki halleri liderleriyle değerlendirilecek olursa bedbaht bir durumdadır.

ve eklemek gerekirse artık 70 lerin 80 lerin türkiye'sindeki ülkücülük çoktaaan rafa kalkmıştır.hayal aleminde olanlar vardır hala işte onlar saf, iyi niyetli ama bütünü göremeyenlerdir.
ne yaptıkları belli olmayan siyasi harekettir.türkücü olmaları daha hayırlı olabilir.
(bkz: türkücü)
(bkz: uzun hava okumak)
(bkz: caz yapmak)
Turk irki'nin milli reflexlerini erozyona ugratan bozuk bir ideolojidir. Turk milliyetciligi gercek anlaminda Turk irki'ni herseyin uzerinde gorur, sadece turkiye'de degil, tum dunyada ve ozellikle de moskof ve cin zulmu altinda yasam savasi veren irktaslarini da dusunur. Oysa ulkucu anlayis Turk milletini yanlizca Turkiye'de yasayan, o da yanlizca sunni mezhebine bagli muslumanlardan ibaret saymaktadir. aleviler'in buyuk kismi oguz boyundan turk soylu oldugu halde onlari yok sayar. Hatta onlara gore sunni mezhebinden gayri turk bir kimse, hristiyan bir gagauz turk'unden daha degerlidir. Velhasilkelam ulkuculuk milliyetci degil ummetci bir ideolojidir.

sol fikirli akil fukaralari da, Bu haddi zatinda ummetci olan ideolojiyi balkan komitacilarindan kalma bir hastalik ile irkci, fasist olarak nitelemektedir. Bu nasil bir irkciliktir ki cin ile bir teror anlasmasi imzalayarak dogu turkistan'daki turkler'i terorist ilan ediyor, bu nasil bir irkciliktir ki ab'ye uyum yasalari altinda cikardigi aflarla binlerce bolucu orgut mensubunu, hirsizi, haini, sol anarsistleri saliveriyor ?

Bunlari fasist, irkci olarak tanimlayip ihya etmenin, hic haketmedikleri halde koltuklarini kabartmanin manasi yoktur. Onlar kahvede tespih cekmeye, kurtlar vadisini izlemeye devam etsinler. belki bir gun irkci , fasist olabilirler.
bu milleti çok seven, vatan aşığı, ama vatana bir kibrit çöpü kadar katkılarını göremediğim insan evlatlarının benimsediği ideoloji.

sosyalistler/komünistler bir sürü bildiği dağıtıyor. birilerini bilinçlendirmeye çalışıyorlar. akp kendisini seçenler için şimdi burada anlatamayacağım çok güzel imkanlar sunuyor. allahaşkına, vandalca sokakta adam asıp kesmekten başka ülkücüler ne yapıyor?

ha hakkını yememek lâzım. ne yapıyor biliyor musunuz? "hesap soracağım" diye aldıkları oylarla cumhurbaşkanlarını yağlıyorlar.
sapıtmış ellerde görülsede ideolojik görüş olarak günümüzde kesinlikle faşist düşünceler içeren olarak algılanmaması gerekendir.
cahil olup da türkiye'de herkesin bürünebileceği en uygun kıyafettir. taşra milliyetçiliğidir enikonu, fakat irdelenmesi gereken bunun sebepleridir.

insan evladında ait olma güdüsü vakıadır hacı arifim, çaba göstermeksizin sahip olduklarının savunması da düşünsel çabasızlığı gerektirir. eğer ki evinde sana pompalanan din ve benzeri olgularsa, okulunda ve çevrende kapı gibi bir de resmi ideoloji pompası yiyorsan, türk değil, türk milliyetçisisin, dindar değil, dincisin, yaşın ufaksa ilerde olacaksın.

atatürk'ün anladığı şekilde birleştirici, bütünleştirici milliyetçiliğin dışına taşmış, etnik vurgularla bezeli, dışlayıcı ya sev ya terk et temelli, tarih gibi ders çıkarılması gereken koskoca deryadan hataları öne çıkarmak yerine, zaferlerle övünülen (bir nevi uyuşturucu), iktisadî açılımları ile hepsini toparlayıp harman edersek, emperyalizme karşı rasyonel hiçbir yaklaşım getirememişlerin, güya düşmanını besleyen, ironiktir yine düşmanlıktan beslenenlerin ideolojisidir bu. eleştirdiğim değerler değil, bunların nasıl kullanıldığıdır, görecen birazdan.

ülkücüleri eleştirdik, ecik de sola giydirelim ayıp olmasın. türk solunun hala devam ettirmekte olduğu çok temel hataları bulunuyor ve düzeltmeye de meyyal olmadıkları açık. öncelikli hataları kafadan zilyon fraksiyona ayrılmış olmaları. elbette sol dediğimiz derya denize, tek perspektiften bakılması güçtür, fikir ayrılıkları mutlaka olacaktır. fakat fikir ayrılıkları; marksist eleştiri ya da sol üzerine tezler şeklinde değil, sovyet pratiğinde öne çıkmış isimler üzerinden gerçekleşiyor. stalin caniydi de, yok efendim trotsky hayalperestti de, galiyev karşı devrimciydi de, gorbachev haindi de(gerçi bunda haklılar amına koyim). bu mudur arkadaş? devrimi yedi sekiz kişi toplanıp, katil devlet deyu bağırmakla gerçekleştireceğinizi sanıyorsanız, hemmen 112'yi arıyorum, cidden acil durumunuz. türk solunun temel hataları da tam bu noktayla ilintili, hemen bağlıyorum hafız süleyman: türk solu halkını ve halihazırda türkiye'nin durumunu tanımıyor, hassasiyetlerin farkında değil. şöyle ki:

68 kuşağından bir tanıdığım var, daha doğrusu oğlunu tanıyorum. kendisinden dinlediğim üzere, bir kasaba politikacısı olan bu kişi ve aynı çevreden dostları, ramazan ayında köyde kasabada kuzu çevirttirip, rakı devirirmiş. bölge halkının nasıl gözlerle izlediğini anlatırlar, genelleme yapma diyeceksin, ama bu panoramadır, mevzunun tam içindendir, neredeyse tanrısallaştırılan deniz gezmiş'in de yanıbaşındadır, aynı yemeği üstlerine sıçrattıkları vakidir. allah aşkına bir taban hareketi olması gereken sosyalist devrim bu şekilde mi olacak? sosyalist devrimi geçtim, emperyalizmin köpeği olmuş devlet yöneticilerine karşı halka bu şekilde mi inecektiniz, ineceksiniz? bu işi en güzel latin amerikalılar kıvırmıştır. katolisizm ile sosyalizmi ne güzel harmanladıkları, ikisinin çelişmeyen, hatta uyumlu kavramlar olduğunu idrak etmemiz gerek; islam ile sosyalizm gibi.

gelmek istediğim nokta şu; ülkücüler halkın bu hassasiyetinin farkında olup, bir yandan emperyalizme -güya- düşman söylemler geliştirirken, bir yandan da emperyalizme muhtaç ettiler insanları, bu yoldan sapmadılar. türk solu, bu açığının farkında olabilseydi, halka inmenin yolunun, onlardan biri olmaktan geçtiğini fark edebilseydi, bugün bambaşka olurdu, hayal dahi edemeyeceğim bir türkiye. (bu noktada mirsait sultan galiyev ve fikirleri hatmedilmelidir, yazı zaten uzun oldu, başka zaman dokanırız ona da)

son bir eleştiri daha türk soluna. 1938 sonrası inkar edilmiş bir halktır kürtler, dilleri ile bölgeleri ile. kimse milliyetçi çocuksuluğunu üzerimde işletmesin, elimizde yeterli tarihsel argüman var, çıktığı yere itinayla geri sokulur. hah, ne diyorduk, aynı kuşak, fikirsel olarak doğru bir hamle yapmış ve bu insanlara kürtlüklerini hatırlatmıştır. anlatırlar, bölgenin büyük bölümü kürt adlı bir etnisiteye mensup olduğunun dahi farkında değildir, bu çaba sonucu hatırlamışlardır. fakat türk solunun bu iyi niyetli çabası, aynı kişilerin bu işin sonunu iyi düşünemeyip, boktan politikalar gütmeleri sebebiyle, bugünkü kürtçülük faaliyetlerine dahi temel oluşturmuştur. fransız devrimi'nden esen o milliyetçilik rüzgarından gayet de etkilenmiş bir halktır kürtler de. lisedeki tarih kitaplarında sırp'ın, bulgar'ın, yunan'ın ayaklandığı yazar, kürtlerinki yazmaz yavru. oysa 1815 van-bayezit olayları ile başlayıp süregelen, etnik milliyetçilikle yoğrulan bir halktır kürt halkı. ülkücü bunlara türklüğü dayatırken(dikkat buyurun, atatürk'ün vatandaşlık ve toprak-dil-tarih esasına dayanan türklük bilicinden farklıdır bu "türklük"), sen onu koruyup kollayacaksın elbet, fakat kürt'e milliyetçiliği değil, eğer gerçekleştirilebilecekse, halkların devriminden bir halk olarak yanına alacaksın. o halde türklüğünden gurur duyan ülkücüyü eleştirirken, sen adama kürtlüğünü vermişsin, adam da ülkücüyle aynı cahillikte milliyetçilik güdecek, ne fark kaldı abura koyim?

sonuç ve özet: ülkücü halkı iyi tanıyor, bundan besleniyor, sömürüyor. türk solu halkını iyi tanısın, sömürülmesinin önüne geçsin.

hadi kapıyorum çok yazdı(imla hatası varsa sonra düzenlerim, malum, otu b.ku siliyonuz)
daha ilk okulda "ülküm yükselmek ileriye gitmektir" diyerek öğrendiğim bu kavramın bunca kişi tarafından kötü görülme sebebi iki üç tane çapulcu yüzünden olmamalıdır. ülkücülük kavramını layıkıyla ve çıkarlarını alet etmeden yaşayan insanlar hala vardır. göz ardı etmemek gerekir.
ölüm makinası haline getirebilen düşünce(siz)lik. ''bu vatan sizinle gurur duyoyor!!'' ulumalarıyla katillere, mafyaya,
sahip çıkanların oluşturduğu hede.
genellikle cahil, langur-lungur insancıklaradan oluşan hede. 100 metre bile olsa yanına yaklaştırılmaması gereken
gereksizler topluluğunun düşünce(siz)liği.
"tanrı türk'ü korusun diyor" bir türk olarak ben kınıyorum böyle bir şeyi arkadaş. birincisi o tanrı değil "allah" ikincisi tüm insanlar eşittir. senin tanrı dediğin yaradan,bir peygamber olarak senin peygamberin olarak arap bir insanı seçmiştir. ya dini karıştırma tam ırkçı ol. ya da şu milliyetçilik ülkücülük kavramlarını gözden geçir.

zamanında bir arkadaş iğnelemiş beni kuyruk acısı var diye.. kuruk acım felan yok. nerde şuursuz nerde kendini bilmeyen çakal çukal var sizden çıkıyor..

biz türküler söyledik,tiyatro etkinliği yaptık her türlü olay muhabbet bizdeydi,ülkücü diye takılanlarda erkek erkeğe dolaşıp ellerinde tesbihle turladılar. şuursuzca. kimseyede boruları ötmedi. mal geldi mal gittiler.. hatta çakal olanlar reise hizmet etmekten bıkıp bizimle gelir eğlenirdi..

sözün özü,üniversite gençliği arkadaşlar böyle mafya,racon,siyaset ayağına fıstık gibi 4 seneyi ziyan etmeyin..gidin solcularla takılın..onlarda bir chedir almış yürümüş başka muhabbet yok..ama yine de türkü olsun,gezmek tozmak olsun,aktiviteler olsun daha fazla..
(bkz: maraş katliamı)
türk milletini diğer milletlerden üstün gören türk-islam siyasetini benimsemiş siyasi görüşcülük. (bkz: faşizm)
--alinti--
"... "Hücremize" başkaları da konuldu. Her fraksiyondan solcular... Bir ara 13 kişi olduk. Aralarında sert tartışmalar yapıyorlardı. Birbirlerini "goşist, pasifist" diye suçluyorlardı. Bir gün birisi bana döndü ve dedi ki: "içimizde tek ülkücü sizsiniz. Ülkücülük nedir, anlatır mısınız ?" Vakit çoktu... Saatlerce anlattım. Sözümü kesmeden dinlediler. "Bu kadar" deyince birisi dedi ki: "Hayır bu anlattıklarınız ülkücülük olamaz. Siz kendi görüşlerinizi anlatıyorsunuz. Bu görüşlere bizim itirazımız yok..." Ötekiler de benzeri sözlerle itirazlarını söylediler. Dedim ki: "Ama ben ülkücülerin eğitimcilerinin başkanıyım. Size anlattıklarımı onlara da anlatıyorum."

O işler yüzünden 12 Eylül 1980 öncesinde 5 bini aşan insanımız ölmüştü. Müsteşarlığını yaptığım benim değerli bakanım Gün Sazak da dahil olmak üzere. Bir kısmı sağdan, bir kısmı soldan, hepsi bizim halkımızdan...

12 Eylül 1980 öncesindeki olayları sadece sağcılığa, solculuğa bağlamak yanlıştır. Hele sadece "ülkücüler" yaptı demek ise akılla, bilimle, bilgiyle ve gerçeklerle bağdaşır bir iş değildir. Evet... Ben o zamanın ülkücü hareketinin içinden bakarak söylüyorum. Hareketi yönetenler "o işlerden" rahatsızdılar, rahatsızdık... Ülkücüleri sokaktan, kavgadan çekmek, bilime, okumaya, gelişmeye ve hareketi halkla bütünleştirecek çalışmalara yönlendirmek istiyorlardı, istiyorduk. En seçkinlerinden oluşan eğitimcilerin ana görevi buydu. Ama fırtına öyle şiddetli esiyordu ki... Ne yapılabilirse o yapıldı. Ama olanlar oldu.

12 Eylül mü?
Allah bu millete bir daha 12 Eylül öncesini göstermesin. Ama sonrasını da..."
--alinti--

( namık kemal zeybek'in radikal'deki bir yazısından alıntıdır. )
özü yok edilmiş, ocaklarında kafalarını birbirine vurup atıp tutmak ve kavgalara adam sağlamaktan başka bir işe yaramayan insanların bulunduğu düşüncedir. gün geçtikçe ırkçılıkla eş anlamlı hale gelmektedir.
esasında tamamen milliyetçilikle örtüşen, misyonundan sapmamış olsaydı eğer ülke adına çok büyük bir kurtuluş anahtarı sayılabilecek siyasi oluşumun adıdır.
daha ana dilini yazmayı beceremeyen andavalların provokasyonuna gelmemektir bazen.

edit: andaval üzerine alınmış.
içimizdeki terorist p.çlerden daha hayırlı olduğu kesin milliyetçi kesimin ideali.
Emperyalizmin sömürüsünü ve kapitalist oligarşilerin zulmünü göremeyecek mertebeye ulaşma başarısıdır.
illede bir yere ait olalım derdine düşüp, ne olduklarının zerrece önemi olmadıgının farkına varamayanların toplamı.