bugün

bu takım elbise olayının kökü abdullah çatlı'ya dayanır. o zamanlar sağ sol çatışmaları tüm hızı ile devam etmektedir. abdullah çatlı şöyle bir bakmış sonra bi imaj yapmaya karar vermiştir. bütün ülkücüler takım elbise giyecek; herkes birbirini bilecekti. hemde efendi olmanın anlamıydı o zamanlar takım elbise. şık, efendi ve birbirini tanıyan ülkücüler.
şu an olay tabi ki biraz farklı. *
daha da genellersek;
(bkz: ülkücü sorunsalı)
yazın sıcağında giyen kişiler için ciddi anlamda sorun yaratacak bir sorunsaldır.
ülkemizde ideoloji savunuculuğunun bile hangi seviyede yapıldığının göstergesi olan saptmadır veya sapıtmadır.
(bkz: izmler idrakimize giydirilmiş deli gömlekleridir)
1970 lerde solcularda takım elbiseyle okula gelmekteydi. Takım elbise disiplinin, tertipliliğin ve akademik ortamın sembolüydü. Onu yaşatma çabasının sembolde kalmış ürünüdür.
(bkz: sekilcilik)
genelde maalesef kültürel olarak ortaya koyacak bir şeyleri olmadığı için, görüntü ile bir şey yapmaya çalışmaktır.
nasrettin hoca: ye kürküm ye!
(bkz: ben elbiseler gördüm içinde adam yok)
(bkz: ucuz konseptçilik)
solculardan ayıran bir özellik.
(bkz: barney stinson)*
kimseyi ilgilendirmediğini düşündüğüm bir sorunsal. kıçları başları açık dolanmalarındansa o şekilde gezmeleri daha iyidir. en azından kot pantalonları kıçlarının yarısına kadar gelmiyor. giysinlerdir. * *
metalci kardeslerimizin giydigi garip kiyafetlerden ya da yurdum gencliginin giydigi ozenti tekstil urunlerinden cok daha guzeldir takim elbise.. he ama ben bok atayim belki bi veren cikar diyosaniz orasi ayri tabi..
ülkücüler takım elbise giyiyormuş. kimilerine göre bu bir sorunmuş. öncelikle belirteyim takım elbise giyinmek * sadece ülkücülere has bir şey değildir. zira ben ülkücü değilim ve aynen de bu şekilde giyinmeyi severim. bu arada, ülkücüleri canavar gibi gösteren ve lanetleyen zihniyetteki kardeşlerim unutmasınlar ki ülkücüler de bu memleketin evlatlarıdır. sözlerime sinirlenerek devam ediyor ve öcü gibi gösterilen ülkücüleri savunmaya devam ediyorum; bazı günlerde bazı lavuklar, terör örgütü lehinde sloganlar atıyor, bebek katilinin posterlerini açıyorlar. bakıyoruz ki bu lavuklara ülkücüler tarafından hemen taşla sopayla satırla müdahale geliyor. yahut hemen ertesinde işbu ülkücüler terör örgütü aleyhinde sloganlar atıyor, "şehitler ölmez vatan bölünmez" diye haykırıyor. sonra bunları yaptığı için bu ülkücüler göz altına da alınabiliyorlar tabi. hemen aklımıza memleket sevdalısı, altıncı filoyu kovan, saçları belinde, elleri bilmem nerelerinde olan komünistler geliyor. nerede memleket sevdası? nerede vatanseverlik? nerede, nerede solcular, sosyalistler ve benzerleri nerede diyoruz. hazır sol ve ilerisi görüşlere sahip insanlardan bahsetmişken aklımıza bir şey geliyor. çok önemli bir tezat. nedir bu tezat diye merak edilirken hemen konuya giriyoruz. Atatürk'ün bursa nutku (bursa söylevi). hani bu sol ve ilerisi görüşlere sahip insanların sürekli bahsettikleri ve savundukları bursa söylevi.

Atatürk bursa söylevinde; "türk genci 'bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır' demeyecektir. hemen araya girecektir. elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır". demiyor mu? işte ülkücüler taşla, sopayla, nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyor. ama nedense sürekli bursa söylevinden bahseden tayfa ortalıkta görünmüyor. * * *

sorarım size hiç terörist ve/veya yandaşını döven komünist gördünüz mü? (dövmek çare değil demeyin valla döverim)

sorarım size hiç "şehitler ölmez vatan bölünmez" diyen komünist gördünüz mü?

onlar altıncı filoyu kovdular bunları yapmasalar da olur değil mi?

neden bir takım elbise mevzusundan buralara kadar geldiğimi tam olarak bilemediğimi belirtir ve şunları eklerim:
,bahsettiğim ülkücüler, ülkücülerin tümünü kapsamamaktadır
,ülkücülere kıl olan komünistler başta olmak üzere tüm komünistlere ayrı ayrı derecelerde ayarım!
,**ülkücülerin takım elbise giymesi, insanın üstüne yakışanı giymesidir.**
toplumda yer edinme, saygi gorme cabasindaki zavallica eylemin sorunsalidir.
komünistlerin kıçlarına kadar saç uzatma sorunsalından, dillerine kadar küpe (piercing) takmalarından,göt kılı gibi kıvrık kıvrık sakal uzatmalarından farksız sorunsaldır.
daha çok nasıl giyineceklerini bilmediklerinden ve giyinme zevklerinden yoksun olduklarından kaynaklanır..
yalnızz, ülkücülerden kastettiğim gerçek ülkücüler değil, ortam için ülkücü gözüken çakallardır..
emo ülkücüleri gördükten sonra takım elbiselileri mum gibi aradığım bırakın eleştirmeyin öyle kalsınlar dediğim sorunsal.
temiz görünme amacı güden eskiden kalmış bir alışkanlık.
(bkz: ülkücülerin takım elbise sektörüne katkıları)
aşağılık kompleksinden kaynaklanır. takım elbise giyince kendini adam zannedip, kendini tatmin etmektir bir nevi. sanırım bunlar için en uygun cümle; "ne insanlar gördüm üzerinde elbise yok, ne elbiseler gördüm içinde insan yok."tur.
(bkz: italyan mafyası nın ülkücü olması)
(bkz: reis carleone)
duşa bile takım elbiseyle girmeleri muhtemeldir.
(bkz: livorno ülkü ocakları)
ülkücülüğün ne olduğunu bilmeyenler tarafından aha sorunsal deyip parmakla gösterince sorunsal olmuyor. sorunsal senin sorunsalın oluyor.