bugün

(bkz: türk polisi)

özellikle büyük takımların taraftar grupları karşısında it gibi titreyen, taraftarlar analarını sikse kılını kıpırdatmayan, işkenceye maruz kalmış hayvan gibi büyük gözlerle ve onursuzca taraftarların taşkınlıklarını izleyen, öğrenci söz konusu olduğunda geleceğin aydınlık dimağlarına şiddet uygulamayı hak gören, üniformalı eşkıyanın, hainin, parasını yediği halkın verdiği maaşa ihanet ederek hainliğin kitabını yazan et kafalının halini özetleyen tanımlama.

şunu da söylemeden olmaz: polisin öldürürcesine dövdüğü öğrenci polise göre baba parası yiyen, sabahtan akşama sikişen, kızlı-erkekli sabahlayan, içki içen, orospu çocuğundan farksız. onları ana doğurmamış, arkasından ağlayarak gurbete, ileride eli ekmek tutsun, altın bileziği olsun, kafa işçisi olsun diye göndermemiş. günde 10 posta karı siksin, erkeğin altına yatsın diye göndermiş.

işte bu eli kanlı eşkıyanın öğrenciyi gördüğü hal. böyle gör ki öğrenciyi, göz altında komaya soktuğunda gözüyaşlı anası aklına gelmesin, vicdan azabı duyma.
öğrenci= gaza gelen beyinsiz, holigan= çolugunun çocugunun rızkından kesip maça giden cefakar taraftar ise son derece dogru bir tutum sergileyen polistir.
öğrenciyle, holiganı aynı şekilde değerlendiren zihniyetin -ki yürütmenin başı ve meclisteki sallabaşçıları da aynı şekilde düşünüyorlar- anlamakta zorlanması normal olan karşılaştırma.
gaza getiren beyinlerin yönettiği bir ülkede genç bir insanın gençliğin verdiği heyecanla davranması kadar normal ne olabilir? kaldı ki öğrenci gençliğin sabırlı, sağduyulu, sessiz çoğunluğu için de bıçak kemiğe dayanmak üzere.
gaza getiren derken abartmıyorum. gerek one munite meselesi gerekse diğer uluslararası politikalarda yurtiçinde ayrı, yurtdışında ayrı davranarak yaptıkları dansözlükler malum.
türk polisi diye bir tabir yok kafadan o bir. polis her yerde polis tüm dünyada yunanistan'da, fransa'da özgürlükçünün, düşüncesini beyan edenin karşısındadır ki cumhuriyetin bir numaralı kuralı budur. özgürlük ve demokrasi! nedir haklı hakkını ararsa düşüncesi beyan ederse kes önünü!

polisliğin kitabında vardır bu..

ama holiganın amacı ne? zaten beyni uyuşturmak olan futbol adına böyle şeyler yapıyor,engellemeyin kardeşim herkes dizi filmlerle,tecavüz haberleriyle, futbolla kafayı bozsun götünde donu yoksa bile hakkını aramasın.. akşama kadar ebesi sikilsin çalışsın çabalasın eve ekmek götüremesin ama maça gidip oraya para harcasın güzellll, tam olması gerektiği gibi..

özetlemek gerekirse; faşist toplumlarda olması gerektiği gibi olan eylemdir.

uzaydan gelen edit: ben de çaresiz kalıp beynimi uyuşşturumak istediğimde futbol manyağı olurum, holigan değil!
radikal gazetesinin 6 aralık 2010 tarihli başlığı.

ayrıca radikalin kendi içinde bile tartışmalara neden olmuş başlık.

bence: özellikle olayları ateşleyen ‘kadrolu öğrenciler’ yok değil elbette ama türk polisi’de çoğu zaman ‘öğrenciye aslan, holigana kuzu.’ gerçekten...