ötüken neşriyat

ötüken yayınevi demeye çekinen sivrizekaların kurduğu yayınevi.

yazarlarına ve okurlarına olağanüstü saygı gösterip, sonsuz sabırla yardımcı olan yayınevidir. her türlü görüş, öneri, şikayet hatta hakaretlerinize bile büyük bir nezaketle katlanırlar.

ismini vermek istemediğim bazı yayınevleri gibi daha içeri girmeden kovulmazsınız. içeri girdiğinizde de derdinizi anlatmak için yalnızca üç dakikanız yoktur. üç saat bile dinleyebilirler sizi.

buradan* tüm çalışanlarına sonsuz teşekkür etmeyi bir borç bilirim sözlük.

istiklal caddesi'nde mcdonald's lokantasının üzerinde bulunur.

eskiden atsız ata'nın kitaplarını basarlardı. ne olduysa artık basmıyorlar.

düzeltme: nerde kalmıştık söyledi; bozkurtların ölümü ve bozkurtlar diriliyor'u yeniden ve tek cilt olarak bozkurtlar adıyla basmaya başlamışlar.

tüm atsız kitapları yeniden ötüken neşriyat'ta, roman serisi basıldı düşünce serisi yolda...

2003 yılından beri kitap kapakları GNG Tanıtım tarafından tasarlanmaktadır. tüm kitap kapakları birbirinden farklı olmasına rağmen aynı çizgiyi yakalayabilmiş başarılı çalışmalar

türk milliyetçileri için çok mühim eserlerin neşriyatını yapmakta olan yayınevi.

nihal atsız, cengiz aytmatov ve peyami safa eserleri akla ilk gelen en nadide eserlerden.

yayınları yalnızca türk milliyetçiliği üzerine kurulu değil ötüken neşriyat'ın tabi. kendi alanımla ilgili -siyaset bilimi, uluslararası ilişkiler - son derece kaliteli kitaplara ulaşabiliyorum. özellikle de rusya konusunda.

kendilerinin başarılarının devamını diliyorum.

sanıldığı gibi türk milliyetçilerinin değil nurcuların yayınevi. ya da başka bir deyiş ile eski ülkücülerin. ortaklarından biri çok koyu nurcudur.

kimsenin milliyetçilik karar verme mekanizması olmadığı için "milliyetçi olmamakla" suçlamaması gereken yayınevi.

nurculuk konusundaki görüşlerim atsız ata ile bir olsa da bu yayınevinin ortaya koydukları onların milliyetçi bir çizgide olduğunu ortaya koyuyor.

isimlerinden, logolarından hadi geçelim.

peki ya nihal atsız? peki ya peyami safa? peki ya ibrahim kafesoğlu? peki ya cengiz aytmatov? peki ya rıza nur? bu büyük isimlerin yazıları, romanları bu yayınevi sayesinde birçok gençle buluşmuyor mu?
benden, sizden farklı düşündükleri noktalar vardır ki bunlardan biri saidi nursi denen adamdır.

ancak onlarla bir ayrı yönümüz olması yaptıkları doğru işleri değiştirmez. herkesin milliyetçiliği, milliyetçilik anlayışı bir değildir. kimse kendisini milliyetçilik onay mekanizması olarak görmesin.

kimsenin basmadığı aranılan temel eserleri basmasıyla gençlik yıllarımızda (sanki şuan yaşlıyız) taht kurmuş bir yayınevidir. Lakin bu taht kurması eline büyük bir güç de vermiştir, haliyle kötüye kullanılırsa tehlikelidir esasında. Ben, sen, o doğruyla yanlışı ayırt edebiliriz. Ama ötüken neşriyatla peyami Safa ile yeni tanışan ortaokullu veya liseli bir genç Peyami safa'dan ne kadar doğruları öğrense, üstüste benzer çizgide Ötüken neşriyattan yayınları okusa ve yayınevine böylece bir güven beslese sonrasında Karşısına çıkan Nevzat köseoğlu'nun saidi Nursi kitabını hem nevzat köseoğlu, hem de ötüken neşriyat diye güvenle okur. Geleceği parlak bir bozkurt ise safa'dan, Atsız'dan ve nicesinden aldığı feyzle "ne demiş Nevzat köseoğlu!, saçmalamış!, ötüken neşriyat niye bunu basmış!" diye kaldırır atar kitabı, yayınevine göre değil yazara göre kitap alır. Ama herkesten genç yaşta bu bilincin olmasını beklemek beyhudedir. Özellikle de ortada okunacak daha yüzlerce kitap varken Saidi Nursi kitabını TV'den, gazetelerden yapılan psikolojik harekat neticesinde ilgiyle seçmiş gençlerin çoğunluğu uydurmalara kanma eğiliminde olacaktır (ki yakın zamanda çok sevdiğim bir kardeşimde yaşadım, kalbini kırmayıp gerçekleri kendisi görmesi için zamana bıraktım durumunu, görecektir eminim. ha ayrıca hem yayınevine, hem yazara hem de Türk ocağı kütüphanesinden aldığı için kütüphaneye güvenerek kitabı aldı, yani yayınevi güya milliyetçi, yazar güya veya kandırılmış bir milliyetçi, kütüphane güya milliyetçi ama kitap bölücü. yani 3 onay, benim verdiğim retle 1 ret kitap için) Gençler Milliyetçi olarak görünen bir yayınevi tarafından daha yaş iken yanlış bombardımanlara tutulmaması gereklidir.

Bu yüzden bize düşen görev söylediğim üzere yayınevine göre değil, yazara göre kitap almaktır. Ötüken neşriyat da büyük bir ekonomik potansiyeli olan Milliyetçi kitaplar üzerine para kazanan bir yayınevidir ve bu piyasanın büyük çoğunluğunu elinde tutup baya bir kar etmektedir. Ayrıca nasıl ki bulunması çok zor olan Mahmut Esat Bozkurt'un eserlerini yayınladığı için işçi partisinin yayınevi olan kaynak yayınevine minnet duymuyorsak (ki ötüken neden Basmaz Bozkurt'un eserlerini? Telif hakkı sorunu olacağını sanmıyorum) benim bozkurtlarımı dini kullanarak saptırabilecek eserler bastığı için de malesef ki ötüken neşriyata minnet duymuyoruz.

demek ki bize düşen görev, gerek solcuların, gerek 80 sonrası ortaya atılan kenan evren Türk islam sentezcilerinin elinden Türkçü kitapları alıp, gerçekten Türkçü, Milliyetçi bir yayınevi kurmaktır. Böylece yayınevinin rafında Peyami safa ile, Atsız ile saidi Kürdiyi öven bir kitap yanyana eğreti bir biçimde durmayacaktır.

kurucularının, ortaklarının kötü niyetli olmadığı ancak bu şahısların kitaplarının daha doğrusu kitabının, selim pusat'ın da belirttiği üzere genç türk milliyetçilerini yanlış etkileyebileceği yayınevidir.

nevzat kösoğlu nursi'yi seven, sayan birisi. kitabından da, gazetelerdeki röportajlarından da bunu görüyoruz. ancak nevzat kösoğlu'nun sevgisinin sebebi kimileri gibi bir "kürtçülük" merakı değil. altını çiziyorum ki nurculuk konusundaki görüşlerim atsız'dan farksızdır. ancak nevzat kösoğlu türkeş'in yol arkadaşıdır. bugün medyada çıkıp özerklik istenirse "kılıç oynar" diyebilen bir isimdir. ha evet yanlışları vardır ancak bu yanlışları ötüken neşriyat'ı milliyetçi değil nurcu olarak tanımlamamız için geçerli değildir.

birbirinden güzel sanat eserini bizlerle buluşturan yayınevi. allah her daim yardımcıları olsun.

türk milliyetçiliği için yayınları ile, okurla ilişkileri ile bir hazine niteliğinde olan yayınevidir.

peyami safa, nihâl atsız, cengiz aytmatov, cengiz dağcı, ziya nur aksun, yılmaz öztuna, erol güngör ve daha nicesi ile türk okuyucusunu buluşturmakta ötüken.
bunu yaparken kaliteden taviz vermeyip çıtayı her yıl daha da yukarıya taşımaları da takdire şayan.

okurla ilişkilerini de takdir etmek gerektiğine inanıyorum. gerek kitap fuarlarında, gerek istanbul ve ankara'daki yerlerinde misafirlerine yaklaşımları gerçekten de oldukça misafirperver, dostane.
bir ticarethanede, tüccarlar ile olmadığınızı hemen anlıyorsunuz. sizinle herhangi bir bıkkınlık göstermeden sohbet etmeleri ve bunu herhangi bir maddî beklenti içerisinde yapmamalarına hayran olmamak elde değil.

ayrıca istanbul'daki ötüken yayınevinde haftada bir çay-simit eşliğinde sohbetler olduğunu da hatırlatalım.

http://zaman.com.tr/haber...cemaati-gencleri-bekliyor

çevirmeninin * Victor Hugo'ya ayar vermeye çalıştığı yayınevi.

görsel

victor hugo - sefiller

türk milliyetçiliğine hizmet eden en eli yüzü düzgün yayınevi. bir rafımı sadece ötüken neşriyat doldurabilir. bilgeoğuz yayınları da kendini geliştirmeye başladı.

atsız'ın kitaplarını sansürleyerek yayınlayan, türkçe yayıncılık kelimesini bile kullanmayan sözde türkçü neşriyat.

mehmet niyazi , cengiz aytmatov , cengiz dağcı , tarık buğra gibi isimlerin eserlerini basan yayınevidir. kitap boyutları da oldukça hoştur. cengiz aytmatov için kullandıkları kapak tasarımları da çok hoşuma gidiyor.

Türkçü ve milliyetçi kesime hitap eden Neşriyat.

bilimsel-akademik kitaplarımın birçoğunun üzerinde logosu olan kuruluş.

çok faydalı yayınları olan kuruluş.

çok kıymetli yazarların kitaplarını neşreden, kitap kapağı tasarımlarında özellikle ilgimi çeken bir yayınevi. kitap fuarında standlarına vardığımda güler yüzle karşıladıkları için benden +1 puan daha kazanmıştır.

atsız ata'nın kitaplarını basan ilk yayınevidir. türkçü yayınları ile tanınır.

Kurucusu nevzat köseoğlu milliyetçi kişilere nurculuk mikrobunu bulaştırma görevini huy edindiği için kurulmuştur. ilk bastığı kitap da necip Fazılın kitabı idi nitekim.