bugün

durduk yerde yere düştükten sonra anneye hep senin yüzün deyip tekme atmak..
taso oynarken "ütmek" gibi kavram oluşturmak.
balkondan yengenin kafasına işenmesi durumudur.
Yere düştükten sonra birilerinin kendisine baktığını farkettikten sonra avazının çıktığı kadar bağırıp ağlamak,zırlamak da diyebiliriz.
(bkz: çocukken yapılan salaklıklar)
yaşlılardan nefret etmek ve ölmelerini istemek
ablanın kardeş küçükken "bu çocuklar niye yürüyemiyo?" diye düşünüp kardeşin yürütecine ip bağlayarak kardeşi ağlamaktan kıpkırmızı olana kadar evde koşturması
ablayla film seyrederken, duygusal bir filmse ve abla ağlıyorsa "ağlama abla bak bu film" demek eğer korku filmiyse iğrenç görüntülere katlanamayan ablanın gözlerini kapatması ve ona o iğrenç sahneleri anlatmak "bak şimdi adamın karnını deştiii, her yer kan.."
misafirliğe gelmek için arayan teyzeye "hep siz geliosunuz izin verin de biraz da biz gelelim" demek
ablanın bütün defter ve kitablarını boyamak, resimler çizmek, eğlenmek sonuçta ablanın ağlama krizlerine girmesi, okula gitmek istememesi
insanları tokat atarak uyandırmak
doğumgününün ertesi günü "daha 365 gün vaaaar" diye üzülüp ağlamak
kendi burcunu burçların kralı sanmak
kadir inanır pozu ver diyenlere elini cebe atıp sanki bi' şey verecekmiş gibi avucu açıp "al sana pooz" demek.
sıkıldıkça saç kesmek.
evet bunu yaptım ben.
benden sonra da yapan çok gördüm.
Allah'tan ki düzgün kesiyordum ya da artık elim alışmıştı. bir de bunu beceremeyip yapanlar var ki sorma gitsin, sonra birkaç aycık 1 cm kahkül (vb) ile gezmek zorunda kalıyorlar. Sonra benim hiç güzel çocukluk fotoğrafım yok da zart zurt! olmaz tabi! o ne saç öyle...
balkondan aşağı işemek.
komşuların ziline basıp kaçma aksiyonuna girmek
sabah apartman görevlisi görsün diye; komşuların geceden kapının üstüne astığı
2 ekmek
1 süt
4 yumurta yazılı kağıtlarına;
okuma yazmayı da yeni öğrenmenin vermiş olduğu hazla;
3 kinder süpriz
3 tombi
2 kola
ve kakoolu maxı da eklemek.
daha sonra olayların gelişmesi.. yok lan olay falan gelişmedi. kapıcı inanmamış bile.
durduk yere hiç bir amaç gözetmeksizin kapılara tırmanmak. *
mandallara birer futbolcu adı verip çift kale 11-11 maç yaptırmak. Top da misketten..
semazen misali kendi etrafında delilercesine dönüp kendini yere atmak ve aynı zamanda anlamsız sesler çıkarmak.
(bkz: çocukken yapılan aptallıklar)
ilgilenen ve hoşlandığını belli edip arkadaşlarından haber gönderen kıza sırf sinüzit hastalığına yakalandığı için ve ileride evlenince sinüzit çocuklara da geçer diye mesafeli durmak, hatta tavır koymak. behey insan görünümlü hıyar! adam bir araştırır sorar, sinüzit anneden çocuğa geçer mi? hem yaş daha 8, ne evlenmesi! ne çocuğu! tövbe yarabbim yaa.
eline aldığı oyuncak silahla yada silah görünümlü bilumum arac gerecle aile fertlerini komsuyu akrabayı öldürmek ve ölünce dillerini dışarı çıkarmalarını istemek.
altından hediye çıkacak heyecanıyla açtıgım kola kapagının altında" tekrar deneyın" yazısını gorup kapagı kapatıp tekrar acmam.
uçak geçtiğinde ağzını açıp eliyle ağzına vurmak. evet, gördüm bunu.
toprak yemek. var mi daha ötesi, avuç avuç toprak yerdim ben. bir de mahalledeki diğer veletler ile kim daha çok yiyecek diye yarışa girerdik. hey gidi çocukluk..
uçaktan korkmak, kapalı mekanlara sığınma ihtiyacı hissetmek..
sokakta bulduğu her kedi yavrusunu eve getirip anneyi kandırmak için ağlamak.
elektrik süpürgesinden korkmak. hayalet avcılarının hayalet avladıkları alete benzediği için her an ahanda şimdi çıkacaklar hayalatler süpürgeden diye tırsmak.

pinokyo masalında nefesi kırmızı biber kokan adamı okuduktan sonra - ve hala - kırmızı biber yiyememek, ağzına sürmemek.
Herhangi bir dil bilmeden uydurarak şarkı söylemek.
Burnunu karıştırmak ve bunun normal bir eylem olduğunu sanıp bunu olur olmaz heryerde herzaman yapmak.
Acaba?Abukluk mudur?
(bkz: Bir daha düşünelim)
sobanın yanında kurulmuş otururken, çişin gelmesi, ardından tuvalete gitmek yerine odun kovasına yada ananenizin çiçek saksısına, çövdürmek. sonrasında gelebilecek diyaloglar:

- bu çiçek neden kuruyor?
-burak kovaya naptın? *
güncel Önemli Başlıklar