çağdaş müzik besteleme teknikleri

a-) armoni, 20yy'da değişim geçirerek günümüze uygun hale getirilmiştir. debussy'nin kullandığı 5'li ve 7'li akorlar, ton içindeki önemini ve görevini yitirmiştir. klasik armonideki akorlar zorlaştırılmış, 11'li ve 13'lü akorların kullanımı artmıştır. 2,4,5 ve 7'li aralıklar, üstüste konularak akorlar elde edilmeye başlanmıştır.

b-) kontrpuan tekniği, günümüzde, tüm ses partilerinin bağımsızlaştığı yeni bir biçim kazanmıştır. bitonal ve politonal yazı biçimleri, çağdaş çok sesliliğin temelini oluşturur. çalgı yapımının gelişmesiyle birlikte orkestrasyon, doruk noktasına ulaşmıştır.

c-) majör ve minör kavramları serbest bırakılmıştır.
- pentatonik gamlar kullanılmıştır.
- ortaçağın kilise ezgileri yeniden kullanılır hale gelmiştir.
- kromatizme önem verilmiştir.
- 12 ses yöntemi kullanılmıştır.
- ezgi ortadan kaldırılmıştır.

d-) ritm, önemli bir anlatım gücü kazanmıştır;
- ölçü çizgileri kaldırılmıştır.
- çapraz ritmler, büyük bir karmaşıklık içinde kullanılmıştır.
- anlatımı bulanıklaştırmak için, her ölçüde, ölçü birimi değişebilir.
- aksak ritmler sık kullanılmıştır.
- cazın da etkisiyle, vurguların yer değiştirmesi önem kazanmıştır.

e-) üç bölmeli lied, rondo, çeşitleme ve sonat gibi form biçimleri, günümüze uyarlanmıştır.

Zordur. Niye ki mi? Çünkü önce klasik müziğe(barok, klasik, romantik) hakim olunmalı. Sonra bunun zıddı, aykırı duranı bulunmalı. Öyle bestelenmeli. Ritim çok değişir. Her ölçü değiştiği dahi görülür. Sabit bir melodiniz olmamalı. Olanlar da folk ezgisi, caz kullanmıştır. Yoksa geneli çağdaşçıların geçmişi reddeder. Politoniktir. Aynı anda 2,3farklı akor çakışır. Kulağı rahatsız eder. Eserlerde daha önce kullanılmayan icat niteliğinde çalgılar da kullanılır. Sessizlik bile müzik olabilir! Çılgın john cage sessizlikten beste yapmıştır. Çalgılar kullanım düzeyleri ile çalanını yormaya yöneliktir. Çağdaş müziği layıkıyla icra edenler inanılmaz yorulur. Zor müziğin zor besteleme teknikleridir.

(bkz: topu topu 7 nota var kaç ayrı beste yapılabilir ki)

günümüzde beste sayısının artışıyla beraber, kurallara bağlı kalırsanız yapacağınız iyi beste sınırlıdır. bundan kastım kuralları öğrenmeyin demek değil. klasik müziğe hakim olmak gerçekten önemlidir ama sizi farklı yapan kuralların dışına çıktığınız anlardır.

müzik tam anlamıyla dipsiz bir kuyu. bazen aradığınız tam gözünüzün önündeyken bazen en dipte olabilir.

hele ki günümüzde müzik yapım sürecinde hız anlamında ciddi bir artış yaşanmıştır. oluşturduğunuz ufak partisyonları hemen bilgisayarınızdaki programlarında çaldırabiliyorsunuz. vst enstrüman kavramı inanılmaz gelişti.

eski zamanlarda insanlar partisyonlarını istedikleri zaman çaldırma imkanında değillerdi. partisyonun orkestra ile beraber nasıl tınladığı çoğu müzisyen ve aranjör için çok önemli bir nokta. o insanlar tıpkı matematik formülleri gibi kurallara süregelen dogmatik düşüncelere uymak zorundaydılar.

günümüzde dediğim gibi odanızdan bile güzel müzik yaratabilirsiniz. çok iyi kulaklar haricinde vst enstrümanları gerçek diye yutturabilirsiniz. bunlar kesinlikle kötü şeyler değil ama insanoğlu kıskanır,güzel olan her şeyin bokunu çıkarmaya gayret eder. hep kestirme yollar arar. zahmet çekmek istemez. oysa güzel müzik yetenek yanında zahmet ve emek ister.

onun yanında farklı şeyler denemek konusunda, bence bu geçmiş ve tarih yutulduktan sonra denenebilir neden denenmesin.

zaten kulaklarınız sesleri kavradığında inanın kuralmış falanmış unutulur hepsi,inanılmaz özgür olursunuz.

kısaca müziği sevin öğrenin beste yapın insanlık için yapın,yeryüzündeki en güzel şeylerden birisi için sesler için.