bugün

vay be. lisedeydim. o zamanlar ankara'nın en ciks lisesi. anadolu lisesi olmasına rağmen, millet taksiyle falan okula gelirdi. bense varoşlardan gelen bir garip öğrenciydim. marka nedir orada öğrenmiştim. marka derken adidas, nike bunları bile bilmiyordum.

bir gün beden eğitimi dersimiz vardı. herkes soyunma odasında beden eğitimi eşyalarını giyiniyordu. elemanın birisi yeni aldığı ayakkabısını gösteriyodu herkese. and 1 diye bir marka. sokakta görsem alıp giymem. o derece siktiriboktan bi ayakkabı. tamam lan güzel bi ayakkabı. ama o kadar da değil. adam kutusundan çıkardı, kutusunu benim yanıma koydu. üzerinde etiketi hala duruyordu. söyle bi gözüm takıldı. sonra işime devam ettim. ama o anda farkına vardım. ayakkabının etiket fiyatında 35 ve sonrasında bir kaç sıfır vardı. iyice baktım ve gördüm ki ayakkabı 350 000 000 lira idi. şu anın parasıyla 350 tl. bundan tam 10 yıl önce. ohaaaa dedim amınakoyim ohaa. benim ayağımda, geçen sene askeri liseler sınavına girecekken mahmutpaşadan 10 liraya aldığım beyaz renkli çakma ayakkabı vardı. akrabamız olan ayakkabı tamircisine tamir ettirilmiş ki tamir edilen kısmı yarrak gibi belliydi. ben hayatımda öyle utandığımı hatırlamıyorum. çocukluk işte, insan özeniyor tabi. o ayakkabıyı bir kaç ay giydim. ama hem altındaki yamalık görünmesin diye hem de ayakkabı eskisin de yenisini aldırayım diye, neredeyse ayağımı kaldırmıyorum, sürükleyerek geziyorum. neyse ayakkabıyı iyice eskittim. sonra jump markasını keşfettim. siyah renkli, yanında beyaz jump yazan bi ayakkabı. çok hoşuma gitmişti. markaydı da, diğerlerine göre de ucuzdu da.

babama gittim. zırladım, zırladım, zırladım. ben ayakkabı istiyorum diye. tamam oğlum dedi. gittik yer altı çarşısına. 15 liraya ayakkabılar var.

babam:bak oğlum bu güzel. bi numara da büyük alalım okul bitene kadar giyersin.
amcık ben: yaaaa, ben markalı ayakkabı istiyorum.
babam:ne istiyosun?
yavşak ben:jump istiyorum.

gittik jump satan bir mağazaya. ayakkabının fiyatı 35 lira.

babam: almasak olmaz mı? çok pahalıymış.
götlek ben: olmaz ben bundan isterim.

zırlaya zırlaya aldırdım ayakkabıyı. eve geldim yatakta jump'larımla beraber uyudum. anasınısikiyim uyudum. ertesi gün okula yeni ayakkabılarımla gittim. ama nasıl mutluyum. 35 lira lan 35 lira. sıra arkadaşımın ayakkabısı benimkinden 10 tane alır. olsun yine de ben mutluydum. o kadar sevdim ki ayakkabılarımı, o kadar rahat ki, çıkarmıyorum bir an bile.

bir kaç hafta giydim ki ayakkabıyı, okuldan eve geldiğim bir gün ayakkabılarımı kapının önünde çıkarma gafletinde bulundum ve tahmininiz üzere ayakkabılarım çalındı. hayatımda o kadar ağlamadım ben. sağolsun babam zırlamama dayanamayıp bir çift daha aldı. maaşla birlikte ikramiye de vermişler. yine bende aşırı bir mutluluk, müthiş bir sevinç vardı. ta ki köye amcamlara tarla işlerine yardımcı olmaya gidene kadar. köye gittiğimiz ilk gün, ayakkabılarımı dışarı çıkardım. yemek yedik falan sonra akşam oldu yattık. sabah uyanır uyanmaz aklıma geldi ayakkabılarım. çıktım dışarı baktım bir teki yok. amını sikiyim köpek götürmüş ayakkabımı. ağladım. pazartesi günü okula yine eski ayakkabılarımla gittim. kimseyle konuşmadım.

şimdi mi? şimdi ne istersem onu alıyorum çok şükür. hatta geçen bi dexter aldım, ayıptır söylemesi, offf akıllara zarar. ammavelakin hala çakma ayakkabı ile kendini avutan çocukları görüyorum. merak etmeyin koçlar. adamlık ayakkabıyla, donla değil. çok güzel ayakkabılarınız olması dileğiyle.

çakma ayakkabı giymekten ben utandım. ama öylesine gerizekalı bir çocukmuşum ki boşuna utanmışım. çünkü utanması gereken, göt kadar çocuğa 350 000 000 tl'ye ayakkabı alan ana babaymış.

iş bu entry acıtasyon amaçlı ve prim yapma amaçlı olmayıp tamamen gerçek bir hikayedir.

edit: başlık dakikalar içinde başıma kalmış a.k.
tanım: çakma ayakkabı giymekten utanmayan insandır.

edit2: and 1'lı götlek de burda. senin ben ecdadını...
marka ayakkabıyla hava atan götleklerin karşısında boynunu eğmeyen asil insan.
marka ayakkabı giyen insandan farkı olmayan insandır. modelini beğendiği ayakkabıya tonla para saymak istemiyordur, bi conversein ne gibi bir özelliği var? hiç, tabanında hava yastığı yok, yürüyüşü kolaylaştıran herhangibir aklentisi özelliği yok, düz ayakkabı işte, sadece adı converse, bi tek tipi için minimum 100 tlyi gözden çıkarmaya değmez.
özgüveni olan insandır.
vay anasını be eksi yiyince entry silen insanlar olduğunu tahmin ediyodumda bu kadarını beklemiyordum. haftanın en iyi oylanan entrylerine bakmak için girdim. bu başlık altında onlarca entry vardı ve çoğu çakma ayakkabı giyen garibanlarla t.şşak geçen entrylerdi. şimdi bi elin parmakları kadar entry kalmış ve hepsi o garibanlara destek veren azınlığın entryleri. insanoğlu gerçekten kahpe aga. bu 5 insan hariç.
(bkz: fakir ama gururlu)
uzun yıllar ayakkabıdan yana yüzüm gülmedi. ortaokuldayken ayaklarımın çok büyük olduğunu düşünürdüm ayağıma küçük gelen ayakkabılarımı değiştirmezdim parmaklarımı sıkar giyerdim ama sonra dayanılmaz hale geldi ve yenisini aldık bayramda.

öyle kalitesiz bir ayakkabıymış ki hemencecik tam başparmağımın olduğu kısımda minicik bi delik oluştu. anneme yenisini alalım dedim almadı, çok utanıyordum onla okula gitmeye hergün evden çıkmadan minik bir uhu damlasıyla yapıştırıyordum ama ilk ders açılıyordu hemen. 3-5 ay sonra okullar tatil olsa da lise 1. sınıfta da onu giymek zorunda kaldım. aslında babamın maddi durumu iyiydi ama sevmezdi harcamayı.

lise 2. sınıfa başlarken arkadaşımla gittik biriktirdiğimiz parayla ayakkabı aldık minik topuklu lacivert ikimizinkisi de aynı. ama 2 ay sonra "ben bu okulda okursam kazanamam" dedim ağladım sızladım babam ben, evin yakınındaki koleje yazdırdı. servis parası olmayacaktı ve öğle araları eve gidecektim pazarlığım bu şekildeydi böylece okul ucuza gelmiş olacaktı. neyse gittim okula kızların ayağında ucu püsküllü bi ayakkabı, hepsinde ama. bendeyse hanım kız ayakkabısı utandım. babama ağladım sızladım. iş çıkışımda gel alalım dedi. gittik pasaja onlara benzer bi ayakkabı vardı 10 lira erkek ayakkabısına benziyordu, mecbur onu aldım. başkasını almam dedi babam.

sonra birgün beden eğitimi dersinde üst değişirken kızın teki yerdeki ayakkabıma vurdu bi tane "bu kimin yaaa" dedi gerzek. "benim" dedim sessizce. ciddi çok uyduruk ayakkabıydı. neyse bigün alışveriş merkezinde gezerken bunların ayağındaki ayakkabıdan gördüm koştum baktım etiketine gözlerim ayrıldı 100 milyon. adı da benim yıllarca "corcuk" dediğim "george hook" :D:D.

bir sonraki sene daha azimle para biriktirdim ve 54 milyona aldım ayakkabı. şimdi düşünüyorum o da uydurukmuş ama eskisinden daha iyiydi.

bugüne gelirsek; ayakkabı sayımı bilmiyorum o kadar çok. her biri markalı en ucuzu 100 tl *

ama herkesin güzel bir çift ayakkabısı olması dileğiyle...
yıllar öncesiydi. ilkokul yıllarındayım.1993-1994 olsa gerek. kalbim her zamanki gibi kaldırabileceğinden çok daha ağır yüklerin altında eziliyordu. abilerimden benimle en çok ilgileneni a.b.d. ye doktora yapmaya gitmişti. her gün biraz daha özlüyordum. çocukluğum elimden alınmış gibi geliyordu. her yıl bana bir spor ayakkabı fazladan alıyordu bu abim çünkü çalışmaya başlamıştı. bir yıl sürmedi bu saadet dönemi. yerini sadece acı almıştı.

Her sınıfta olur ya hani, adidas yeni bir ayakkabı çıkarınca ilk alan bi piç vardır, ya da sony yeni bir walkman çıkarınca ilk alan bi orospu çocuğu, şimdileri iphone u türkiyeye gelmeden alan götlekler de var. onlardan bizim sınıfta neden bu kadar çok vardı bilemiyorum.

Neticede bir varoş semti okulu, nereden buluyorlarsa parayı. Belki de az buçuk kaliteli bir şey bile bana çok erişilmez geldiği için böyle düşünüyorumdur.

Ayağımda pazardan alınma ayakkabılarımdan biri olurdu genelde, bir tane spor ayakkabı, futbol oynanamayacak olanlardan, bir tane de normal siyah ayakkabı alınırdı yırtılana kadar. (yırtıldıktan sonra ayakkabı giyenler kardeşimdir)
Bu benim psikolojimi bozmaya yetiyordu. Şimdi olsa hiç umurumda olmazdı ama, nedense o dönemler çok utanıyordum bu durumdan ama bir şey de yapamıyordum.

ve sonrasında hayatımın en güzel hediyelerinden biri geldi. bir gün kargo bir paket getirdi abd den; abim göndermiş, heyecanla açtığımda, reebok marka bir ayakkabı gördüm. çok ilginç bir ayakkabıydı, birkaç numara büyüktü ama, bağcıkların altında kalan kısmında ilginç bir sistem vardı ve şişirilebiliyordunuz o bölgeyi, böylelikle ayağınıza uygun boyuta geliyordu ayakkabı. Hemen giydim bir mutluluk ki anlatamam be, tabii ayakkabı eskidi bir iki yıl içinde, ama giyecek başka "markalı" ayakkabım olmadığı için ben sadece o ayakkabımı giyiyordum.
o ayakkabıyı markalı ayakkabı takıntısı yüzünden 5 ya da 6 yıl aralıksız giydim.

şimdi düşünüyorum da, keşke bir akşam, babam eskisi gibi eve gelse...
geldiğinde elindeki siyah ve kötü kokulu poşetin içinden, pazardan alınmış bir ayakkabı çıksa.
ve ben de, sobaya yakın bir köşeye sinmiş, http://ulu.so/uaakg2bu lastik toplarımla oynuyor olsam.
keşke...
kıyafet ile kalite olmayacağını bilen insandır.
utanmıyorum. semt pazarından da alıyorum. ne güzelse onu alıyorum neden utanayım illa adidastan mı alayım. mis gibi aldım pazardan 3 yıldır giyiyorum. utanmıyorum evet o benim çakma ayakkabı giydiğim halde utanmıyorum.
ANNEMIN PAZARDAN ALDIGI AYAKABIYLA GIDEN ADAMDIK BIZDE TMAC 1 LER 2 LER ADIDAS SUPERSTARLAR DEZXTERLER GRALA GIDERDI AMA YOKTU. HICTE SAHTE ALMADIM MARKASIZ GIYDIM AMA SAHTE UZERINDE ADIDAS NIKE YAZAN BISE HIC GIYMEDIM. SATILIK ADAMLARIN TERCIHIDIR BENIM GOZUMDE.
markalı giyip kibirli olacağına çakma giyip gururlu olan insandır.
normal insandır.
adidas ayakkabı giyince bir şey olmuyor gençler, asıl adidas giymediğiniz zaman utanmamayı öğrenince başlıyor.
ayağını yorganına göre uzatan insandır. #direnayakkabı
normal insandır aslında.

biz ilkokuldayken halı saha ayakkabısı giyen kızlara ne demeli peki?

halı saha lan. kızı forvete koy sırıtmaz. tozlukları da çek yukarıya kadar. oh mis.
olmayan beyniyle çoluğumuzun çocuğumuzun oksijenini çalan insan değildir .
kapitalizmin karşısında durabilen fakir insandır.
çok parası olup da kapitalizme karşı olan bir insan evladı görmedim ben.
Bir ayakkabıya 600 tl veren insan karşısında "hahah enayi" diyerek geçecek insandır.
Utanılması gereken bir şey mi diye sorgulatır.
parası ona yeten insandır. nesinden utansın lan angut? aynı mantıkla 1000 lira verse övünecek miydi?
insanların bir ayakkabıya neden 400 tl verdiğini anlayamaz, sorgular.
Ulan yavşak 250 gram kauçuk ile kumaş parçasina 250-300 lira para veren utansin 3 ayakkabi parasina bu millet 1 ay çalışıyor.

(Kişlık ayakkabilar istisnadir)
Birde orijinal olduğunu iddia eder. Komiktir.

Madem paran yok git kinetix al. 30 liraya çakma adidas alma.

Bağırıyor ben çakmayım diye zira.
bunu bir kere yaptım. beyaz bi kartalın kaportasından new balance almıştım. 20 kağıda. kimse çakma olacağına ihtimal vermeyeceği için sanki herkesi kandırıyormuş hissi verdi. eğleniyordum o ayakkabıyla gezerken.
Çakma dediğiniz airmax'ler bile 80 90 100 vs. Olduğu için en doğrusunu yapan insandır.

%99.9 memur çocuğu.