bugün

12 yıldan fazla bir süre boyunca ülkeyi kandırarak,bölerek,insanları birbirine düşürerek,mezhepleri birbirine üşürerek,ırkları,dilleri,hatta ve hatta aynı takımın taraftarlarını dahi birbirine düşürerek saçma sapan birşekilde yöneten hükümetin ve veya geçmişteki aynı şekilde davranan hükümetçiklerin abd'nin mandası olmaları sebebiyle bir türlü hayata geçirmedikleri,fikir beyanatında dahi bulunmadıkları kesinlikle bir an önce hayata geçirilmesi gereken projedir.
sırf "aaa burada hizmet var,iş imkanı var" diyen halkı,köylüyü,çiftçiyi,hayvancıyı gözünü boyamak,oyunu çalmak için doldurdukları,patlama noktasına gelen büyük şehirlere nefes aldıracağına inandığım,
hayata geçirilmesi ile birlikte hem dengeli bir nüfus dağılımı,hem yerli üretim atağı olacağına kalıbımı bastığım projedir.
bana ait çok ayrıntılı bir tez olması sebebiyle buraya detayını yazamayacağım arkadaşlar.
sadece küçücük bir örnek verebilirim kısadan.
yurdumuzda biliyorsunuz emeklilik yaşı erkekler için 65.
1.adım- bu yaş 40'a çekilmeli.
sonuç :hatırı sayılır iş gücü sağlayabilecek dinç emekli nüfus patlaması.
2.adım- iç anadolu,doğu anadolu,güneydoğu anadoluda devlet arazilerine (ekilmeye müsait) 15 yıllık görevlerle ata.şark hizmeti.
3.adım- tohum,gübre desteği vererek üretime odaklan.tabi önceden bilgilendirerek.
4.adım- ekilen mahsülden devlete yüzde al.
5.adım-15 yıl hizmetin sonunda arsayı işleten vatandaşa bırak.
bu sayede hem kendi gıdasını kendisi üreten,hemde işsizlik sorununa büyük çözüm bulmuş bir toplum olma anlayışını benimse.
bu kısa versiyon arkadaşlar.
hemde çok kısa.
buraya yazdığım şey sadece toprak,tarım vs ile alakalı.
bunun daha bir çok dalı var.
ör:madencilik,hayvancılık,enerji üretimi,turizm vs.vs.vs olarak.
Desteklenendir, hayal edilendir, keşke denilendir...Bir zamanlar, tarım ve hayvancılık ülkesi olan bu ülke, buğdayı bile, ithal eden bir ülke haline dönüştürüldü, ısrarla..
Buğdayı değil toprağımıza, taşa bile sersen ürün verirdi...o denli zengin topraklara sahiptik...
Bunca engel, bunca prosedür, bunca olumsuzluk varken, ziraattan sözetmek, umutlar yeşertmek artık hayaldir...
Ziraat mühendisliği, ülkemizde, geleceği en parlak, iş olanakları en yüksek mühendislik olması gerekirken, en bedbaht bölümlerden biridir ne yazık ki...
Lakin " zirai kalkınma projesi" gibi, ülkenin zengin kaynaklarını ektif hale getirebildiğimiz de, nefes alabileceğiz..Topyekün...