bugün

hayatının belli dönemlerine dek belki kendine olan güvensizliğinden veya çevresindeki insanların öyle söylemesinden ötürü kendini aptal sanıp sonradan kendini yavaş yavaş tanımaya başlayınca zeki olduğunu fark eden insanın dramıdır.
zeki olduğunu sanmaya başlamak da olabilir.
lisedeyken matematik sınavından kopyasız geçmemle farkına vardığım hede. herkes akıllı olabilir ama zeki olamaz. arada dikkat edilesi ince bir çizgi vardır.
büyük bir yanılgıdır, bilişsel kuramcılara göre zeka kalıtımla beraber , çevreden de etkilenir ve gelişir.
zeki olduğunun farkına varmak insanı basitleştirir ve kendini beğenmiş kılar. bu da aslında zeki olmadığının gösterir.
zekasını kabul eden insanın zekasından şüphe ederim.

çünkü karşısındaki ya olta atıyordur ya da iltifat ediyordur.
(bkz: zeki ama çalışmıyor)
(bkz: zekalıyım ama amele olmak istiyorum)
büyük bir yanılgı değildir. bir örnek olarak;

bir çocuk düşünelim. yıllar yılı ailesinden gereken sevgiyi görmemiş ve derslerine karşı hiç ilgisi olmamış olsun. kendine olan güvensizliğinden dolayı hiç anlamaya çalışmadığı dersleri içten içe anlayamayacağını düşünüyor. daha sonra yıllar geçiyor ve berbat geçen okul yıllarından sonra belki aileden uzaklaşmak için üniversiteyi kazanmayı kafaya koyuyor ve hiç sınav ön bilgisi olmamasına rağmen bu çocuk bir yılda hazırlanıp üniversiteyi kazanabiliyor. sonradan farkediyor birşeyleri, kısmen yazık ederek kendisine.