bugün

Yüreğim
Islaktır benim
Kuytularda ağlamaktan
Ve hafif uçuktur rengi
Kurusun
Diye kaç kez
Güneşe asılmaktan. *
yüreğim 2

Barış yüreğimde
Çam kokulu bir orman
Varsın konsun dallarıma
Savaş denilen
Yaslı ağaçkakan. *
sözü ve müziği kendisine ait olan gökhan türkmen şarkısı. albümün en iyi şarkılarından biri...en damar...en can okuyucu...sözleri;

Kaç kere sustum aşkı güz yapanlara
Varamadığım sual edip derdi soranlara
Bin dert yükledim aşikar duvarlara
Ağlayamadım sevdayı oyun sananlara

Nefesimde yaşattım ismini adına
Hissetmeden yalandan haykıranlara
Rengini göremedim son bakışlarda
Kokuna sarıldı gitti
Şimdi rüzgarlarda..

Bile bile yandı yüreğim
Yana yana söndü yüreğim
Benim sonum sende bilirim
Unutamadım seni...
yüreğim...
ne zaman çıkmış karşıma kim, bilir?
canımdan öte can olmuş kim, bilir?
gözlerimden akan yaş olmuş, kim bilir?
kalbime sevgi,
ruhuma huzur,
hayatıma hayat katmış, kim bilir?

çekip gitmiş.
yüzüme bakmamış.
nefesim daralmış.
adı kazınmış beynime.
kim bilir?
yüreğimden başka...
akustik versiyonu ile insanın ağzına sıçabilecek gökhan türkmen şarkısı.

http://www.facebook.com/v...=1391947875909&ref=nf
akustik versiyonu, yanında rakı açtıracak kadar etkili gökhan türkmen şarkısı. bir diğeri için;

(bkz: bir öykü)
kalbim etten bir organ sadace
kalbim yüreğim olur sen gelince..
A. Yavuz Özpınar'ın şiiridir.

YÜREĞiM
Ben, parkta pinekleyen tavukkarası
Denize nazır,yüksek ve esintili
Orta oyunlarının kehribar artığı
Çentiklerde küçülmeyi bilmeyen

Şamar oğlanıydık yetmişli vakitler
Alçak uçuşa uymlu bedenlerimiz
Kolu indikçe laternaların, sürünüm marşı
Kaç öpücük kondurmuştur apışıma
Kara ve parlatılmış gelgitler

Şurup takvimince sıram gelmiş;
Hayatın bulamacında kara sinek dansı bu
Kaskları Venüs'ün memeleri sandım
iyi de ahali, dürten neydi:
Koş ve tosla, koş ve tosla
Gözlerinizi de taşıdım omuzlarımda
Gözleriniz; kocaman sıfırlı, yıldızsız
Kaşarlanmış puştları aratmasız
Ey, adacıklar ortasındaki baklava dilimi
Kafataslarında yüzdürülmüş yüreğim,
Yel değirmenlerine ağlıyorken kediler
Taşıdığın gözlerle düzülmedeydin.
Çok katlı otopark çocukluğu bu:
Sütle kanın ovduğu konaklarda
Son şarkılarını söylerken kedigiller,
Sırtımda solan katırtırnaklarının da
Nöbetini tutardı lâcivert abiler

Buzlu bir değnek tabiatın bilgisi
Neresinden tutsam içimi üşütüyor
Soluyansa, yalnızca plastik ve duvar...
(bkz: klasik olacak çocuk)
http://www.youtube.com/watch?v=g-EEuny-CzQ
insanı ergenliğe sürükleyen gökhan türkmen parçası. kendimi tutamasam gidip bi lise sırasına oturup sevdicegin ismini kazıyacam.
ilk dinlediğim andan itibaren müptelası olduğum parça. biraz ayrılık albümünün zannımca gizli hazinesi. ne desen her şeyiyle mükemmel. gökhan türkmenin yüreğine sağlık diye hayıflattırır her dinleyişte.
yüreğim acıdan iflas etti,
bilmem bir daha sever mi?.
Bak, bu ev benim yüreğim,
Ne zaman kalbinden kovulsam,ne zaman hayatın ortasında öyle hazırlıksız,öyle savunmasız, öyle yapayalnız kalakalsam gelip sığındığım bu dört duvar benim yüreğim.
Burası aşkımın mabedi.
Burası sensizliğimin kalesi.
Burası deliliğim...
Burası baştan aşağı sensin, sevgilim...

alıntı.
yüreğim; taşıyamayacağın yükleri yükledim sana. ağır gelecek heyecanlar peşinde koşturdum. aklım, mantığımla çok savaştırdım seni, yordum ve yıprattım geçmişimde. ama söz bu kez son. uzun zamandır senin için uğraşıyorum. senin sesini dinliyorum.