yureginin goturdugu yerden gel

(bkz: küreğinin götürdüğü yere git)

(bkz: aklinin getirdigi yerden git gibi absurd)

oraya git ama yine gel,döneceksin diye sööööööööööz verrr.* * *
(bkz: yuksek sadakat)

şimdi git ama sonra geri dön. bir zaman uzakta ol benden , özlet kendini. sensizliğin de tadına bakayım , onu hiç sevmeyeyim. yeniden özleyeyim , yollarını gözleyeyim. gözlerim seni arasın , yollarda kalsın bakışlarım... gelişini görmek adına , yüreğinin götürdüğü o yerden , bekleyeyim bir zaman... belki çok zaman ama beklemeye değer bir kişi için... yüreğinin götürdüğü yerden gel... bir daha da gitme oraya...

(bkz: yaramaz o annem ben sana yenisini bulcam)

gelirken pişmaniye al da eli boş geldi demesinler evladım.

Genelde insanı yüreği değil beyni götürür ancak o sırada beyin ile yürek yer değiştirdiği için öyle sanarlar...

(bkz: uyma olm sen susanna tamaro ya)

(bkz: geç oldu baban kızıyor)

giderken iç'te taşıdığın,anlamsızlığını kanıtladığın heyecanı bıraktığın yerden geri dön.. eve giden yollarını unuttuğunu görüp hüzünlenmenin anlamı yok çünkü sen geniş zamanla birliktesin bir ömür.. senden geriye kalan tek şey zamanlar,sonsuz sanılan..
duvarlar dinlesin derdini artık,dinlesin ki hesap sorduklarının rollerini değiştirsin (h)içliğin.. içine giydiğin duvarların karanlığı vursun soluk suretine..
sevinçlerin sokakları aydınlatsın artık kendi yalnız evren(in)de..
her dönüşün böyle zehir karası olmadığını düşün.. kendine yeni kapılar aç içsel yolculuğunda.. duvarların arasında yitip gitme,onları seni koruması için edindiğini unutma..
yine de yara(n)maz bir çocuk gibi koş git yüreğinin götürdüğü yere.. ama geri döneceğini de unutma..

bir can barslan kitabı.
(bkz: yüreğinin götürdüğü yere git)