bugün

sagopa kajmer'in ölüm ve yaşam adlı skit'inde keşfettiğim ve tüm şarkının "time has coloured in the black and white" mısralarında gizlendiğini düşündüğüm şarkıdır. hikayesini bilmeseniz bile insanı ağlatacak niteliktedir. ayrıca kafayı otobüs camına dayayıp bu dünya'dan uzaklaştırabilecek şarkılardandır.
az bilinen mükemmel şarkılara en iyi örnektir. bu şarkı. karamsar bir şarkı. hastalıklı bir karamsarlık var bu şarkıda. bu durumdaki en büyük etken Tom McRae nin o tiz sesi. bi Tom McRae bi ibrahim tatlıses iyi söyler bu şarkıyı *. böyle bir teklif götürsek abraham söyler mi bu şarkıyı harbi lan ? söylese negzel olur. enteresan olur.
merak edenler için:
http://www.youtube.com/watch?v=EJ3xGabwgV8

arar bulurdum dinlemek istesem diyenler için de en azından türkçe sözlerini yazalım da bir yenilik olmuş olsun.

zaman
renkleriyle bezeli
siyah ve beyazın
senin günahlarının
bu yüzden yak
bayrağı yak
parçala onu
parçalarını göm

fakat seni hala bulabiliyorum
öldürmeye yönleniyorum
onun saçlarını kestin

yaşa
uzun yaşa
onun yüzünü gör
herkeste
ve çevir
sayfayı çevir
yeniden başla
ismini değiştir

fakat seni hala bulabiliyorum
öldürmeye yönleniyorum
onun saçlarını kestin
onun saçlarını kestin
onun saçlarını kestin

bu çeviri ekşi sözlükte aynı başlıktaki wrath adlı yazarın entrysinden alınmıştır belirtmekte fayda var.

kişisel not: bu kadar geç keşfedilmemesi gereken, sakinleştiren, duygu patlamaları yaşamanıza sebep olan, kısaca allak bullak eden bir parça. çok güzel, çok duru, çok saf, çok sade.
ilk kez dinleyenin de yüzlerce kez dinleyenin de aynı duygularla tekrar tekrar dinlemek isteyeceği on üzerinden on bir puanı hakeden mükemmel ötesi şarkıdır.
nedense insana ölümü hissettiren tom mcrae şarkısı.
dünyanın en hüzünlü şarkısı.
kcrw sounds eclectic too albümüne cuk oturmuş tom mcrae parçasıdır. insan yüreğini kızgın demirle dağlar.
Sagopa Kajmer'in ölüm ve yaşam adlı skitinde bir bölümünü kullandığı şarkıdır.
tom mcrae'in nazi döneminden kalma bir fotoğraftan etkilenip yarattığı tapılası şarkıdır.
başka bir dünyadan bir tını gibi sanki. "alıp götürmek" tamlamasının yürekten vuku bulduğu nadir insan ürünlerinden. etkileyici, bir o kadar da narkotik.

kafam ne biçim güzel oldu lan.

ben ölürken arkada bu çalsın. cansız bedenim yerde uzanırken, kamera yükselsin, boş sokakta koşan birisinin duvara vuran silüetine odaklansın ve bu şarkı girsin.

affediyorum o koşanı. sayende süper ambiyans yakaladım. *
melankoli hırkası geçirilip hassas bünyelere,dinlenesi şarkıdır.
sakinlik ve melodi vücudunuzun her noktasına kulaklardan başlayarak yayılır,gözler uzaklara dalar.sondaki solo ile ruh teslimatı gerçekleşir.hayırlı olsundur.
aradiginiz fiili bulsaniz da yerine yerlestiremeyeceginiz anlar gibi,
aptalca aglarken yaptiginiz anlamsiz hareketler icinde en anlamlisi,
günlerce evde depresyon hirkasi esliginde camlar sikica kapaliyken bir anda gidip cami sonuna kadar acip oksijen almak gibi,

ve tabii ki fonda boyalarini sürünmüs, oyuna hazir palyaco haliyle hüzün.

Time
Has coloured in
The black and white
Of your sin
So burn
Burn the flag
Rip it up
Bury the rags

But I will find you still
Move in for the kill
You cut her hair

So live
Live long
See her face
In everyone
And turn
Turn the page
Start again
Change your name

But I will find you still
Move in for the kill
You cut her hair
You cut her hair
You cut her hair
tom mcrae nin insani civi gibi yerine mihlayan parcasi.bu kadar mi sakin bir sarki olur ya.mukemmeldir gerci, dinleyin,
güncel Önemli Başlıklar