bugün

11.sınıfta annem beni teravihe götürmüştü gitmez gitmez gittiği gün başına bir iş gelir misali secdedeyiz namazı kılarken bir ses bir kiyamet ben de deprem oluyor sandım 8 ay karnında taşıyan anamı düşündüm ilk bir küçük çocuklar bağırıyor bir ben anneeeee diyorum kadından ses yok bir şey oldu,bayıldı falan sanıyorum millet namaza devam ediyor tabii sonra birden ışıklar geri geldi hiçbir şey olmamış gibi devam ettim ben de. Namaz bitince komşular gelip xx senin kız mi bağırdı dediler anneme ve gülüştüler inkar ettim.niye etmeyeyim ki.
2005 senesi.
yer: bursa/ heykel anıtı

o seneleri hatırlayanlar bilecektir resimli bar öğrenci için ya da alternatif mekan açısından tek ve önde gelen ismiydi. özellikle cuma günleri albümlü gruplar çıkar, cumartesi yerel amatör grup, çarşamba günleri ise şehir dışından gelen amatör gruplar sahne alırdı.

athenasından, kurbanına, mavi sakalından, kargosuna, moğollardan, şebnem ferah' a mükemmel konser olmuş bursa için kült bir mekandı.

her neyse, o zamanlar cumartesi sahne alan grupta bateristlik yapıyorum. yerel şöhret zirvede ama bursa dışına adım attım mı ki grupla eskişehir, ankara ve istanbul da da sahne alıyoruz ama populerlik sıfır.

bir program çıkışı resimli bar dan ayrılmışız gece 2.30 civarları. bayan vokal , saksafoncu arkadaşın sırtında enstrüman çantası, gitaristte de keza gitar çantası benim elimde ziller kokoreçimizi yemişiz ki hala kokoreçci amca sönmezin arasında durur, enfestir; sigara içmeye eski adliye ye girdik, hala birileri piizleniyordu o saatlerde, cep kanyakları meşhur öğrencinin elinde ne olacak başka? bardan çıkıp son demlerini bitiriyorlardı gecenin.

bir türlü tanışamadığım dişi kişisi orda. kafam da hafif kıyak laf attım biraz sohbet ettik. neyse kalkışıldı biz ekiple adliyenin üst tarafından tam atatürk heykeline inen mermer merdivenlerden inip ahmet vefik paşa tiyatro sunun oraya ineceğiz, dişi kişisi ise şimdi çayocağının ordan arkadaşlarıyla yoluna devam edecek.

tam merdivenlerin başında çene çalmaya başladık, baya harala-gürele var, dize kadar kar var, millet birbirine kartopu falan atıyor...
son cümleler edildi arkamızı döndük bir-iki adım attım ki ismimi hönkürerek seni seviyorum diye bağırdı dişi kişisi. o şaşkınlıkla olacak buz kesmiş merdivenlerden ayağım kaymasın mı?

takoz recep in kendi kalesine rovasata gol atması gibi havalandım, o sıra yanımdaki arkadaşın elinden tutmuş olmalıyım ki onun da dengesi bozularak mermerde ayakları yerden kesildi.. biz domino etkisiyle tüm ekip aynı anda çantalarımızla havada, yere düşüşümüzden hatırladığım tek şey, küüüt sesleriydi. kafalar mermer bölmelere çarpmış, olayın şaşkınlığıyla 2-3 saniye yerde kaldık sonra kahkalar falan ama bir de bana sor amq gurur kırıldı. ekip komple rezil olduk.

sonra sinirden gidip o gecenin yevmiyesiyle 35 lik viski alıp gitaristle devirmiştik: )

sonra ne oldu diye sorarsanız biri selami şahin in ekibinde diğeri gökçe ile çalıyor, vokal olan ise 2. albümünü çıkardı baya meşhur.
araya geldiğimizde mutlaka birbirimize bu hikayeyi anlatır güleriz. güzel zamanlardı vesselam..
ana yolda yürürken, evimin olduğu sokağa doğru döndüm,
sokağın ıssız halinden cesaret alarak,
bir süredir sancı yapan gazı sokakta saldım,
birazda ses çıktı,
benim sesli gazım sonrası arkamdan boğazını temizleyen adamın sesini duydum ! ama asla kafamı çevirip bakamadım.
normal güzergahımdan daha farklı sokaklara gittim,10 dk kadar dolaştıktan sonra eve dönebildim.
normalde wc 'de bile pıt yapamam utancımdan ama
çok utandım.
Okula müfettiş gelmişti 6.sınıfım daha o zaman bişey sormuştu bana bende nedense ayağa kalmamıştım cevap verirken tabi azar yemiştim öğretmenden, çok kötüydü.
Öğrenciyken sunum yapmıştım. Sunumun bitiminde arkadaşlar alkışlayınca ben de cevaben teşekkür ederim diyeceğim yere kolay gelsin demiştim.
Bak yine utandım * .
Geçen gün kuzenimde kalmaya gittim ve dönüşte arkadaşıma uğrayacaktım. Markete uğrayıp dedikoduluk çekirdek ve dertleşmelik kahve alıp yoluma devam ettim. Poncik poncik yururken tak diye bir ses duydum fakat çok da önemsemedim. Neden benden gelsin ki ? Derken hemen hemen benim yaşlarımda üç tane suriyeli arkadaşımız abla abla diye seslenmeye başladilar. Arkamı dönüp baktığında sirt çantamin fermuarinin patladığını ve çocukların yerden benim pijamalarımı vs. toplayıp bana getirdiklerini gördüm. Görmez olaydım. O an gerçekten yerin dibine girmek istedim. Çocuk bir ayicikli pijamaya bir de bana baktı. Ne diyebilirdim ki. Ayrıca abla anandır. Nerem abla benim.
Bir zamanlar hoşlandığım bir kız vardı ondan hoşlandığımi göstermek için evinin karşısına ismini yazıp yanınada bir tane kalp koymuştum ben o an kızı beklerken annesi çıktı 10 saniye kadar birbirimize baktık sonra topukladım arkamdan baya bi sövdü bu anı ne zaman aklıma gelse utanırım :(
Sabah sınava gittiğin de aç karnının guruldaması bazen osuruk sesi gibi ses çıkması.
duvar dibine çöğdürürken enselenmek
kız arkadaşla akrabalara yakalanmak
sesli pırtlatmak
31 çekerken odaya birinin girmesi.
Karşınızdaki insanın ismini defalarca yanlış söylemeniz ve buna karşılık o insanın sizi bozmaması. Daha sonra ortak bir arkadaşınızın o kişinin yanında size onun ismi şu bu demesi. Üstelik bu kişi hoşlanılası bir kız ise.
en rezil hissedilen anlardır. bir zamanlar fakülte önünde Çay standı vardı, etkinlikler düzenleniyordu Çay standı önünde duran yaşlı amcaya, dayı bir çay Verde içelim dedim ve arkadaş jet hızıyla beni çekti götürdü ve dedi ki lan gerizekalı o adam fakülte dekanı.