bugün
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı17
- aynı dizileri tekrar tekrar izlemek8
- anın görüntüsü13
- icardi1905 silik olsun kampanyası20
- icardi190512
- karımın çok mutlu olacağı gerçeği14
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu31
- xdearm9
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı13
- boşuna yaşıyorum hissi16
- patiswiss24
- evlilik9
- merfulu8
- sözlük kızlarının ayakkabıları18
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı15
- ups boobss nerelerde ramazan da bitti8
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi23
- siklememenin getirdiği huzur12
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler16
- ruh okuzu8
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi20
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi9
- futbolcu ismiyle nick almak14
- escort fiyatlarının güncellenmesi8
- eloande'ye koca buluyoruz kampanyası10
- evlenmezsek yaşlanınca ne yapacağız sorunsalı11
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı10
- murat kurum kurudu gitti8
- arda güler12
- haçta iken sevgili ile sevişmek günah mıdır11
- yunanistan bizden çalsa rahatsız olmayacağınız şey11
- akp seçmeni16
- kadınların boşanmış erkeğe bakışı9
- online olup entry girmeyen yazarlar9
- bebek kokusu10
- fenerbahçe'nin bu sene de şampiyon olamaması23
- sözlük kızlarının don renkleri9
- karınıza range rover alır mısınız18
- susmayan durmayan israile gemi ticareti10
- ali erbaş11
- bülent uygun15
- chp genel merkezi önündeki aşırı üks araçlar10
- çirkin erkeği yakışıklı gösterecek şeyler10
- belediyeler el değiştirince bütün foyalar döküldü23
- ismail kartal12
- sivasspor'a verilen penaltı27
- sinemaların batma aşamasına gelmesi22
- 22 nisan 2024 sivasspor fenerbahçe maçı31
- trollerin karışması8
- fenerbahçe11
Ereğli Sazlıkları kurutulmadan önce Türkiye nin en geniş sazlıklarına sahip sulakalanıydı . 20. yüzyılın başından kalma topoğrafik haritalarda , Ereğli nin batısında ve kuzeyinde yaklaşık 21 bin 500 hektarı bulan bir sulakalan ekosistemi görülüyor .
1997
Ereğli Sazlıkları nda 15 000 hektarı 1950 li ve 1960 lı yıllarda , 1200 hektarı ise 1983 yılında olmak üzere toplam 16 200 hektarlık sazlık ve bataklık alan drene edilerek kurutulmuştur . Geri kalan bölümü ise gölü besleyen suların tamamı barajlarda tutulduğu için 1980 li yılların sonuna doğru kurumaya başlamıştır .
Günümüzde, sadece küçük bir su aynası (2006 yılında bu ayna da kurumuştur) ile bunu çevreleyen sazlıklar ve geniş çorak alanlar kalmıştır.
2005
Ereğli Sazlıkları'nın kurutulmasıyla Türkiye nin en geniş sazlıkları , sulak çayırlıkları yok edildiği gibi , suyun çekildiği ve taban suyunun düştüğü alanlarda ciddi boyutlarda bir erozyon başlamıştır . Sulakalanın kurutulması nedeniyle bu ölçüde erozyonun yaşandığı Türkiye'de başka bir örnek bulunmamaktadır .
Ereğli Sazlıkları besin varlığı, özellikle de balık stokları yönüyle ülkemizin en zengin sulakalanlarından biridir . Sadece 2000 çift Ak Pelikan ın alanda kuluçkaya yatması dahi bunun en önemli göstergesidir .
ivriz ve Gödet barajlarının inşa edilmesi ve alanı besleyen tüm suların bu iki barajda tutularak tamamının sulamaya verilmiştir . Bu nedeniyle su seviyesi düşmüş , sazlık ve bataklık alanlar büyük ölçüde kurumuş , buna bağlı olarak da geçmişte büyük sayılarda alanda üreyen beslenen ve kışlayan pek çok kuş türü ya alanı tamamen terketmiş ya da sayıları oldukça azalmıştır .
Maksimum alan : (Doğal durumunda) 21 500 hektar / BUGÜN 1500-2000 HEKTAR
2002-2003 yıllarında yapılan gözlemlerde geçmişte önemli sayılarda üreyen ve alana Önemli Kuş Alanı (ÖKA) statüsünü kazandıran türlerden pek çoğuna rastlanmamıştır .
Ereğli Sazlıkları'nın kurutulmasıyla Türkiye'nin en geniş sazlıkları , sulak çayırlıkları yok edildiği gibi , suyun çekildiği ve taban suyunun düştüğü alanlarda örneğine rastlanmayacak boyutlarda bir erozyon başlamıştır .
Turgut Yavuz
Sadece kuşlar mı ? Su varken ot da oluyordu . Malımız yayılıyordu . Şimdi malımızı yayacak mera kalmadı . Görüyorsun bak , her yer kupkuru . Çöl oldu . Şurda Böğecik Köyü var . Meyvecilik yaparlar . Göl varken , suyu rutubet yapıyordu . Don almıyordu, kayısı kaldırabiliyorlardı. Ama şimdi , kayısı işi bitti . Çünkü çiçekte don alıyor , bütün ürün gidiyor . Ağaçlarını söküyor adamlar .
Cengiz Abdullah
Maalesef Ayrancı ya , Karaman a baraj yapıldı . Hele sonradan ivriz Barajı nın yapılması burasını bitirdi . Üstüne Ereğli nin fosseptiği , Sümerbank ın , şeker fabrikasının atıkları mahvetti sazlıkları . Büyük zararı dokundu kuşlara . Her geçen gün daha kötüye gitti . Sonunda göl oldu çöl !
Necmettin Uysal
Dedem zamanında nasıl kullanıyorsak , şimdi de öyle : salma sulama . Bu hem toprağın üstündeki verimli kısmını alıyor , gidiyor , hem de su yetişmiyor . Yağmurlama sulamada %70 , damlama sulamada ise %90 su tasarrufu sağlanıyor . Devletin buna el atması lazım .
Ereğli de de , 2004 yılında hiçbir meyve olmadı , yetişmedi . Sebebi de , 2-3 derece bir ısı düştü , don aldı . Elbette Akgöl duruyor olsaydı , rutubet de olacaktı . Bu don da yaşanmayacaktı , Ereğli de meyvesini alacaktı . Ziraat in açıklaması : 22 trilyon zararı var . Sadece meyvede değil zarar . Buğdayda da , arpada da su alamadığı için verim düştü . Pancarı da düşünürsek 22 trilyonluk zarar 8-10 katına çıkar .
işte doğaya müdahale ettiğiniz zaman tepkisi çok şiddetli oluyor , bir daha da geri dönüşü olmuyor .
Kaynak: Doğayı ve Çevreyi Koruma Derneği 15.02.2007
1997
Ereğli Sazlıkları nda 15 000 hektarı 1950 li ve 1960 lı yıllarda , 1200 hektarı ise 1983 yılında olmak üzere toplam 16 200 hektarlık sazlık ve bataklık alan drene edilerek kurutulmuştur . Geri kalan bölümü ise gölü besleyen suların tamamı barajlarda tutulduğu için 1980 li yılların sonuna doğru kurumaya başlamıştır .
Günümüzde, sadece küçük bir su aynası (2006 yılında bu ayna da kurumuştur) ile bunu çevreleyen sazlıklar ve geniş çorak alanlar kalmıştır.
2005
Ereğli Sazlıkları'nın kurutulmasıyla Türkiye nin en geniş sazlıkları , sulak çayırlıkları yok edildiği gibi , suyun çekildiği ve taban suyunun düştüğü alanlarda ciddi boyutlarda bir erozyon başlamıştır . Sulakalanın kurutulması nedeniyle bu ölçüde erozyonun yaşandığı Türkiye'de başka bir örnek bulunmamaktadır .
Ereğli Sazlıkları besin varlığı, özellikle de balık stokları yönüyle ülkemizin en zengin sulakalanlarından biridir . Sadece 2000 çift Ak Pelikan ın alanda kuluçkaya yatması dahi bunun en önemli göstergesidir .
ivriz ve Gödet barajlarının inşa edilmesi ve alanı besleyen tüm suların bu iki barajda tutularak tamamının sulamaya verilmiştir . Bu nedeniyle su seviyesi düşmüş , sazlık ve bataklık alanlar büyük ölçüde kurumuş , buna bağlı olarak da geçmişte büyük sayılarda alanda üreyen beslenen ve kışlayan pek çok kuş türü ya alanı tamamen terketmiş ya da sayıları oldukça azalmıştır .
Maksimum alan : (Doğal durumunda) 21 500 hektar / BUGÜN 1500-2000 HEKTAR
2002-2003 yıllarında yapılan gözlemlerde geçmişte önemli sayılarda üreyen ve alana Önemli Kuş Alanı (ÖKA) statüsünü kazandıran türlerden pek çoğuna rastlanmamıştır .
Ereğli Sazlıkları'nın kurutulmasıyla Türkiye'nin en geniş sazlıkları , sulak çayırlıkları yok edildiği gibi , suyun çekildiği ve taban suyunun düştüğü alanlarda örneğine rastlanmayacak boyutlarda bir erozyon başlamıştır .
Turgut Yavuz
Sadece kuşlar mı ? Su varken ot da oluyordu . Malımız yayılıyordu . Şimdi malımızı yayacak mera kalmadı . Görüyorsun bak , her yer kupkuru . Çöl oldu . Şurda Böğecik Köyü var . Meyvecilik yaparlar . Göl varken , suyu rutubet yapıyordu . Don almıyordu, kayısı kaldırabiliyorlardı. Ama şimdi , kayısı işi bitti . Çünkü çiçekte don alıyor , bütün ürün gidiyor . Ağaçlarını söküyor adamlar .
Cengiz Abdullah
Maalesef Ayrancı ya , Karaman a baraj yapıldı . Hele sonradan ivriz Barajı nın yapılması burasını bitirdi . Üstüne Ereğli nin fosseptiği , Sümerbank ın , şeker fabrikasının atıkları mahvetti sazlıkları . Büyük zararı dokundu kuşlara . Her geçen gün daha kötüye gitti . Sonunda göl oldu çöl !
Necmettin Uysal
Dedem zamanında nasıl kullanıyorsak , şimdi de öyle : salma sulama . Bu hem toprağın üstündeki verimli kısmını alıyor , gidiyor , hem de su yetişmiyor . Yağmurlama sulamada %70 , damlama sulamada ise %90 su tasarrufu sağlanıyor . Devletin buna el atması lazım .
Ereğli de de , 2004 yılında hiçbir meyve olmadı , yetişmedi . Sebebi de , 2-3 derece bir ısı düştü , don aldı . Elbette Akgöl duruyor olsaydı , rutubet de olacaktı . Bu don da yaşanmayacaktı , Ereğli de meyvesini alacaktı . Ziraat in açıklaması : 22 trilyon zararı var . Sadece meyvede değil zarar . Buğdayda da , arpada da su alamadığı için verim düştü . Pancarı da düşünürsek 22 trilyonluk zarar 8-10 katına çıkar .
işte doğaya müdahale ettiğiniz zaman tepkisi çok şiddetli oluyor , bir daha da geri dönüşü olmuyor .
Kaynak: Doğayı ve Çevreyi Koruma Derneği 15.02.2007
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar