bugün

yaşıtlarından 1 adım öndedir.daha çabuk gelişir.
çok sağlıklı bir yöntem değildir, adama kafayı yedirtir. misal bende öyle oldu. ilkokul dörtte altı yüz sayfalık dini kitabı okuyunca ciddi derecede üşüttüm. azrail peşimde sanıyor ve geceleri uyuyamıyordum. her an öleceğimi düşünüyor hatta ölü olduğumu sanıyordum. kalp atışlarımı duyamıyordum. okulda bile arkadaşlara kontrol ettiriyordum. bakın la, kalp atıyor mu amk." diyordum.

kitap kafam kadardı ve öteki alemi anlatıyordu. muska neyim yaptık, bir süre sonra geçti üşütük durum.
kapital'i 17 yaşında bitirmek.20 yaşında ikinci defa üzerinden geçmek.okumak değil de tam anlayamamak çıldırtır insanı.
yaşıtlarını okumadığı kitapları okur onlardan farklı düşünmeye başlarsın. Biraz büyürsün artık geliştirmeye başlarsın kendi fikirlerini yaşıtların peşinden ararken yeni yeni fikirler. peşinden koşmak için. Farklı olursun kendi gözünde. Sonuç olarak yaşından büyük küçük fark etme efendim. Okuyan daima bir adım önde olur şu dünya da.
57 yaşında böyle buyurdu zerduşt'u okumak ama hala anlayamamak buna örnektir.
v.c. andrews kitaplarının 7.sınıf öğrencilerine türkçe öğretmenleri tarafından zorunlu olarak okutulmasıdır. nasıl bir zihniyettir, nasıl bir öğretmenlik anlayışıdır hâlâ çözemediğim bir durumdur.
sağlıksızdır. çünkü anlamaz. egoist bir çocuksa anlıyorum diye kendini kandırır. bu da bütün yaşamı boyunca kendini bir halt sanma durumu oluşturur. öyle olmadığı halde.

yapmayın etmeyin. anlayacak yaşa geldiğinde okur, gayet de güzel anlar. daha akıllı bişey olmasını istiyorsanız önce kendinizi geliştirin. mesela bu düşünceden kurtulun önce.
hemen hemen herkesin yaptığı iştir. mesela 1866 yılında yazılan Suç ve ceza hala okunmakta. kendisi dedemin dedesinden de büyüktür.*