bugün

yıllar öncesinde olan olayları dün gibi hatırlayan bireyin hatırladığı olayın gerçekleştiği zamanı fark ettiğinde kendi kendine söylediği sözcük öbeği.
ne zaman ki kişiye abla/abi veya amca/teyze diye hitap edilir işte o an yaşlanıyorum galiba denilen andır.
doğum günlerinde yaşanan kaygı hadisesi. artık eski çılgınlıkları yapma hissinin kaybolması daha sakin, daha durgun, daha yorgun olmak. bir heves yapılan her şeyi artık durup bir 10 dakika düşündükten sonra yapmak. yollarda çoluk çocuk bebek görünce sevmek, ah ya bu akşamda çıkmayayım oturayım evimde kitap okuyayım demek. hayatına girecek, giren kadın ya da erkeğe karşı gardını almak düşüncelerinin bütünü.
-eskisi gibi yüksek sesle müzik dinleyememek.
-iş çıkışı arkadaşlarla buluşmak yerine eve gitme isteği.
-saç aralarında görülen tek tük beyazlar.
-evdeyken film izlemek/kitap okumak yerine tv izleyerek uyuklamak.
-gürültü yapan gençlere ve çocuklara sinirlenmek.
-karşılaştığımız olaylar karşısında daha fazla ve uzun süreli tıh tıh tıh tepkileri vermek.
-makyaj malzemelerinin önceden yalnızca boyanma amaçlı, şimdi işe kapatma amaçlı olması.
-otobüste çocuğunu yanına oturtan kadının otobüse siz binince çoçuğuna dönüp ablaya/abiye yer ver demek yerine teyzeye/amcaya yer ver demesi.

(bkz: içim daraldı yeter)
yaşlılık belirtilerinin en korkuncuda pop, rock tarzı müzikler dinlemekten hoşlanırken türk sanat müziğine ilgi duymaya başlamaktır işte o zaman herşey bitmiştir sen artık yaşlanmışsındır.
erkenden evlenip * çoluk çocuğa karışan arkadaşların sıpalarının size "teyze", "amca" diye hitap etmeleri, bunu duyunca bi yüreğinizin hoplaması, sonra gerçeğin ayrımına varıp kabullenmek;
dışarı çıkmak için arayan arkadaşınıza "bugün çok yoruldum ya, bacaklarım falan ağrıyor, sonra çıkalım" derken kendinizi yakalamk;
ailenizin sağda-solda anlattığı abuk subuk çocukluk yaramazlıklarının artık size çooooook uzak gelmesi;
sınav dönemi günde 1-2 saatle ayakta kalabilen bünyenin artık sabah ezanında kendini yatağa sürüklemesi;
"daha dün gibi hatırlıyorum" diye başlayan cümleler kullanmaya başlamak;
kırışık kremi kullanmanız gerektiğini düşünmeye başladığınız zaman! kullanmak sorun değil, bunun gerekli olduğunu düşünmeye başlamak daha büyük sorun. * * *
içilen bira sayısının azalmaya başlaması. maçları meyhanede değil de evde digiturk ten izlemeye başlamak. haftada bir yapılan halı saha maçlarının ayda 1 e çıkması. arabanızın motorundan gelen her türlü sese karşı daha bir dikkatli olma durumu. daha büyük hacimli ve konforlu arabalara merak salmak..

bu arada kırışık kremi ne ola ki??
-daha sık arkadaş düğünlerine katılıyorsan
-ilkokul arkadaşlarını gördüğünde adını hatırlamakta zorlanıyorsan
-anneni babanı daha sık anımsıyorsan hatta anlıyorsan*
-hediye seçimlerinin doğumgünü yerine ev hediyesi olarak değişmeye başladıysa
-haberleri kaçırmamaya özen gösteriyorsan
-yaşını 1 yaş küçülterek söylüyorsan
-müzik seçimin daha ağırlaştıysa
-ev eşyaları fiyatları ilgini çekmeye başladıysa
-arkadaşların sevgililerini değilde eşlerini kötülemeye başladıysa
-kredi kartını daha dikkatli kullanmaya çalışıyorsan
-frappichino yerine filtre kahveyi daha sık tercih ediyorsan
-tatile ailenle değilde arkadaşlarınla çıkmaya başladıysan

sende yaşlanıyorsun demektir...
insanlar değil de olaylar üzmeye başladıysa seni, yaşlanıyorsun, yaş alıyorsun, olgunlaşıyorsun demektir...
saçları seyrelen veya beyazlayan her insanoğlunun ayna karşısında söylemesi kuvvetle muhtemel söz.
doğduğumuz an başlar yaşlanma.
son zamanlarda aynaya her baktığımda kendi kendime mırıldandığım sözdür. sanırım artık yer çekimine yenik düşüyorumdur.
(bkz: büyümeyi bitirdim leon yaşlanıyorum) hatta doldurunuz. *