bugün
- ali erbaş12
- çin halk cumhuriyeti8
- ellerim bos gonlum hos9
- arda güler13
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır10
- karınıza range rover alır mısınız21
- anın görüntüsü15
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı18
- icardi190516
- ruh okuzu9
- 31 mart 2024 cumhuriyet halk partisinin zaferi8
- sözlük kızlarının don renkleri14
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu34
- aynı dizileri tekrar tekrar izlemek8
- icardi1905 silik olsun kampanyası16
- karımın çok mutlu olacağı gerçeği14
- xdearm9
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı8
- boşuna yaşıyorum hissi16
- patiswiss24
- evlilik9
- kadınların boşanmış erkeğe bakışı9
- merfulu8
- sözlük kızlarının ayakkabıları18
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı15
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi28
- ups boobss nerelerde ramazan da bitti8
- akrep burcu8
- siklememenin getirdiği huzur12
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler16
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi20
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi9
- futbolcu ismiyle nick almak11
- escort fiyatlarının güncellenmesi8
- eloande'ye koca buluyoruz kampanyası10
- evlenmezsek yaşlanınca ne yapacağız sorunsalı11
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı10
- murat kurum kurudu gitti8
- haçta iken sevgili ile sevişmek günah mıdır11
- yunanistan bizden çalsa rahatsız olmayacağınız şey11
- akp seçmeni16
- online olup entry girmeyen yazarlar9
- bebek kokusu10
- fenerbahçe'nin bu sene de şampiyon olamaması23
- susmayan durmayan israile gemi ticareti10
- bülent uygun15
- chp genel merkezi önündeki aşırı üks araçlar10
- çirkin erkeği yakışıklı gösterecek şeyler10
- belediyeler el değiştirince bütün foyalar döküldü23
- ismail kartal12
maalesef açık seçik apaçık ve dosdoğru bir gerçektir.
sanki eziyet görmek için hayata gelmiş gibiyiz.
yatmak için, yemek yemek için, su içmek için, tuvalete gitmek için, doğmak için, büyüyebilmek için, eğitim görmek için, hatta ölmek için,kısaca hayatta kalmak için çalışmak çalışmak ve çalışmak gerek... para kazanmak yatacak yer almak, yemek almak, su almak, tuvalete para vermek, doğmak için hastahaneye gitmek, okula gitmek, ölmek için bile mezar satın almak gerek.
işkence görmeye mi geldik biz bu dünyaya?
hayvan gibi çalışmaya, yaşadığımızı unutmaya mı geldik?
bize verilen ödülün bedelini ödüyoruz tüm ömrümüzce ta ki süremiz dolana kadar.
bu mu yaşamak?
sanki eziyet görmek için hayata gelmiş gibiyiz.
yatmak için, yemek yemek için, su içmek için, tuvalete gitmek için, doğmak için, büyüyebilmek için, eğitim görmek için, hatta ölmek için,kısaca hayatta kalmak için çalışmak çalışmak ve çalışmak gerek... para kazanmak yatacak yer almak, yemek almak, su almak, tuvalete para vermek, doğmak için hastahaneye gitmek, okula gitmek, ölmek için bile mezar satın almak gerek.
işkence görmeye mi geldik biz bu dünyaya?
hayvan gibi çalışmaya, yaşadığımızı unutmaya mı geldik?
bize verilen ödülün bedelini ödüyoruz tüm ömrümüzce ta ki süremiz dolana kadar.
bu mu yaşamak?
bu kadar pahalıya mal olan iyiliğin canı cehenneme.
Dostoyevski
bir çoğumuz çalışmaktan, koşuşturmacadan şikayet ediyoruz, kendimize zaman ayıramıyoruz diye peki kendimize zaman ayırdığımızda çok mu değerli işler yapıyoruz? çok mu büyük hobilere sahibiz? hayır. hep peşinde koştuğumuz şeylere kavuşunca mutluluğumuz daim mi oluyor? hayır. kendi adıma söylüyorum, öğrenciyken hep hayalini kurduğum yerdeyim, hem de umduğumdan daha iyi bi maaşla, ve umduğumdan bi 4-5 yıl önce, bundan 1 yıl önce bu noktaya geleceğimi söyleseler herhalde dünyanın en mutlu insanı olurdum, ama sadece yeni şartlar oluştu ve artık o şartlara göre yaşıyorum hepsi bu...kanımca hayat hiç bir yere ulaşınca güllük gülistanlık olmaz, ama bu koşuşturmaca hayatı anlamlı kılar.. .
dünyayı ve kendimizi aslında olmadığı kadar fazla önemsiyoruz, bu da ortaya "eziyet çekmişlik" hissini çıkarıyor, bu önemsemenin sonucu olarak, yaşamdan bize veremeyeceği kadar çok şey bekliyoruz, evet o beklediğimiz sürekli mutluluğa hiç bir zaman ulaşamayacağız, çünki yaşamın insana böyle bir şey verme iddiası yok. bu insanın kendi yanılgısı.
Dostoyevski
bir çoğumuz çalışmaktan, koşuşturmacadan şikayet ediyoruz, kendimize zaman ayıramıyoruz diye peki kendimize zaman ayırdığımızda çok mu değerli işler yapıyoruz? çok mu büyük hobilere sahibiz? hayır. hep peşinde koştuğumuz şeylere kavuşunca mutluluğumuz daim mi oluyor? hayır. kendi adıma söylüyorum, öğrenciyken hep hayalini kurduğum yerdeyim, hem de umduğumdan daha iyi bi maaşla, ve umduğumdan bi 4-5 yıl önce, bundan 1 yıl önce bu noktaya geleceğimi söyleseler herhalde dünyanın en mutlu insanı olurdum, ama sadece yeni şartlar oluştu ve artık o şartlara göre yaşıyorum hepsi bu...kanımca hayat hiç bir yere ulaşınca güllük gülistanlık olmaz, ama bu koşuşturmaca hayatı anlamlı kılar.. .
dünyayı ve kendimizi aslında olmadığı kadar fazla önemsiyoruz, bu da ortaya "eziyet çekmişlik" hissini çıkarıyor, bu önemsemenin sonucu olarak, yaşamdan bize veremeyeceği kadar çok şey bekliyoruz, evet o beklediğimiz sürekli mutluluğa hiç bir zaman ulaşamayacağız, çünki yaşamın insana böyle bir şey verme iddiası yok. bu insanın kendi yanılgısı.
hep bir belirsizlik var hayatta iyiyken de kotuyken de. isler iyi giderken insan bozulmasindan korkar, kotu giderken de hic iyi olmamasi ihtimalinden. hayat koca bir korkudan ibaret.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar