bugün

çayın yanında bi de sigara olursa, geçmişi güzel bi şekilde anarsınız.
orada aslında olay yağmurlu havada çay içmektir. asıl zevki veren odur. geçmişi anmak ise bunun ardından gelen vazgeçilmez bir konudur sadece.
düşünmesi bile yetiyor olsa da yapsak dedirten cinsinden bir eylemdir.
yoğun ve yemyeşil bir ormanın ortasındaki bir evin üzeri kapalı sahanlığında veya terasında olursa tablo tamamlanır.
gök de gürlesin,
topraktan yağmurun pişmiş kokusu da gelsin,
hatıralar, yaşanmışlıklar, kaybedilenler, kazanılanlar, ulaşılamayanlar sırayla aklımdan geçsinler,
hepsini yad edip, geri dönüşüm kutusuna tekrar göndereyim,
sonra pakette son bir tane sigara kalmış olsun ve onu da tüm bu andığım şeylerin bileşiminden oluşan bir tablonun önünde zevkle içeyim.
yer :eşsiz doğası ile ruhu dinlendiren uzun göl.
tarih :terk edilmişliğin bilmem kaçıncı gecesinin gece yarısı.
çay : -kendi ellerimle toplatıp kuruttum ha bu çayu al tadına bak daa... diyen trabzonlu bir vatandaşın ikramı.
arka fonda: hafif bir yağmur eşliğinde;kemençeden çıkıp yüreğe işleyen,tarifsiz haz uyandıran melodiler.
dikkat: ortamın cazibesine kapılıp ilk yudumda ağzı yakmak olasıdır.