bugün

(bkz: han ı yağma)

tevfik fikret'in günümüze ışık tutan şiiridir efendim:

Bu sofracık, efendiler - ki iltikaama muntazır
Huzurunuzda titriyor - bu milletin hayatıdır;
Bu milletin ki mustarip, bu milletin ki muhtazır!
Fakat sakın çekinmeyin, yiyin, yutun hapır hapır...

Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!

Efendiler pek açsınız, bu çehrenizde bellidir
Yiyin, yemezseniz bugün, yarın kalır mı kim bilir?
Bu nadi-i niam, bakın kudumunuzla müftehir!
Bu hakkıdır gazanızın, evet, o hak da elde bir...

Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!

Bütün bu nazlı beylerin ne varsa ortalıkta say
Haseb, neseb, şeref, oyun, düğün, konak, saray,
Bütün sizin, efendiler, konak, saray, gelin, alay;
Bütün sizin, bütün sizin, hazır hazır, kolay kolay...

Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!

Büyüklüğün biraz ağır da olsa hazmı yok zarar
Gurur-ı ihtişamı var, sürur-ı intikaamı var.
Bu sofra iltifatınızdan işte ab u tab umar.
Sizin bu baş, beyin, ciğer, bütün şu kanlı lokmalar...

Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!

Verir zavallı memleket, verir ne varsa, malını
Vücudunu, hayatını, ümidini, hayalini
Bütün ferağ-ı halini, olanca şevk-i balini.
Hemen yutun düşünmeyin haramını, helalini...

Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!

Bu harmanın gelir sonu, kapıştırın giderayak!
Yarın bakarsınız söner bugün çıtırdayan ocak!
Bugünkü mideler kavi, bugünkü çorbalar sıcak,
Atıştırın, tıkıştırın, kapış kapış, çanak çanak...

Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!
eski türklerde otağında yemek veren han ya da beyin daha sonra orayı, katun ve evlatlarıyla terkederek, misafirlerinin kendisine ait olan eşyalardan istediğini almasına izin vermesi. yağmayı yapanlar daha sonra huzuruna varıp onu selamlar ve kendi çadırlarına giderlerdi. davetlilerin önemini ve sevildiğini gösteren bir gelenek.

dünya malını mı sakıncam senden lan kardeşimsin manasındadır.

iranlılar bu Türk adetine han-ı yağma demiştir

Ayrıca dede korkut hikayeleri nin sonuncusu olan iç Oğuz'a Dış Oğuz Asi Olup Beyreğin Öldürülmesi'nde Türk'ün türk'ü kırma sebebidir.

Hemen bir alıntı yapalım olay anlaşılsın :

Kazan üç yılda bir Dış Oğuz'la iç Oğuz beylerini toplardı. Kendi evinin yağmalanmasını isterdi. Son yağmalamada Dış Oğuz Beyleri yoktu. Bu olaydan sonra Dış Oğuz Beyleri Kazan'dan uzak durmaya başladılar.

(bkz: ve olaylar gelişir)