yazarların sevmediği sesler

motorsiklet sesleri: her defasında gayri ihtiyari o çıkardığınız egzoz borusunu bulup bir yerlerinize demekten kendimi alamıyorum, ya da annelerine türlü iltifatlar.
mahallede bir amca vardı, rahmetli oldu, ölmeden oğullarının huyunu bildiği için, ananıza küfrettirmeyin dedi ama dinleyen kim.

kendini jungle da sanan papağan çığlıkları,

üst kattaki cadalozun 24 saat balkonda karşı komşusuyla vıdı vıdı sesleri,

yine üst kattaki doping yemiş yarış atının bir karış topukla parkede koşuştururken çıkardığı sesler,

üst kattaki komşunun bina sallayan, uyurken uykudan uyandıran hapşuruk sesi,

çöp kamyonunun gece yarısı çöp presleme sesi,

toplamda dört kapısı ve iki yolcusu olan( şoför dahil) araçlarda altı defa gürültüyle kapı kapanması, evet en gıcığı bu, sonsuz sayıda araç kapısı varmış gibi kapı kapanması.

sanırım ben ses fobik'im. kulağında bir mute düğmesi yapabilirim diyen doktora kesinlikle giderdim. ses aç, ses kapa, muhteşem bir şey olurdu.

gece bir şeyler yerken yemeğin paketinden çıkan bütün evde yayılan o tanımı zor ses.

bozuk para sürtüşmesi. böyle kafa bükücü bir ses kimilerinde zevk verirken benim ruhumu çürütüyor. yapmayınnn.

saatin tik-tak sesi
beynimde çınlıyo sanki.

Otellerde ki fan sesleri. Ulan zaten yoruluyoruz , dinlenmeye geliyoruz buraya dellenmeye değil.

saatin tik takları üzerine tanımam.