bugün

aslen 'sözlük yazarlarının artık söylemeyi bırakmaları için bizzat benim yalvardığım laf ve laf öbekleri' olarak dizayn edilen başlık.. kahrolası 50 karakter..
bir de, öncelikle (#3109971) bu var.. yazdığım bu konsept çalıntı biraz yani..
sözlük yazarı kardeşlerim.. sizlere sesleniyorum.. 23 yaşındayım.. benden büyük olanınız da vardır ama ben küçüklerin sayıca üstün oldukları kanaatindeyim.. ancak bir çoğunuz sözlük yazarlığı konusunda benden daha fazla birikime sahipsiniz.. herhangi bir sözlükte sadece iki ay yazarlık tecrübem olduğundan kelli (ki o da bu uludağ sözlük), hatta ve hatta bırak uludağ sözlüğü, ekşi sözlüğün bile bir-bir buçuk sene önce farkına varmış bir cahil olmamı da hesaba katarsak, yazacaklarım büyük bir ukalalık, işgüzarlık olarak gelebilir sizlere.. ukalalık, evet ama işgüzarlık, hayır.. niyetim artislik yapmak değil.. benim ve benim gibi olduğuna inandığım daha nicelerinin rahatsızlığını yazıya dökmek..
abilerim, ablalarım, kardeşlerim, bacılarım.. belli başlı yerleşmiş söz kalıpları ve espriler var bu sözlük aleminde.. böyle havadan çıkan bir oluşumun kendi jargonunu yaratması hayranlık verici ve büyük bir olay, ona lafım yok.. ama artık yeter be birader ya..
ready.. go!!
1)hönk
yazımın ilk başında sizleri gönderdiğim entryde de değinilmiş hönke.. onun için fazla üzerinde durmayacağım.. sadece tek bir soru soracağım size..
hönk ne olm?

2)hede hödö
benim en irite olduğum laf kalıplarından biri de bu.. noktalama işaretlerini bile doğru dürüst ve yerinde kullanamayan adam her entrysinde bir bok varmış gibi 'şu şu şu hede hödösü' gibi şeyler yazmaktan geri kalmıyor.. herifin alfabesi bu olmuş.. sanki ilkokulda büyük ünlü uyumu değil de bunları öğrenmiş.. ''şimdi çocuklar imla kuralları da işte böyle hede-hödölerdir..'' gibi bir öğretmene rast gelmiş.. niyetim saçma ve bence geri kalmış bir türkçe çığırtkanlığı yapmak değil.. ama 2 satırlık bir yazısında altı tane yazım yanlışı dokuz tane de mantık hatası bulunan bir insanın, sanki dile çok hakimmiş gibi balıklama bu sözlük argosunun içine atlama isteğine uyuz oluyorum..
herkes tutturmuş bir hede-hödö gidiyor.. ilk çıktığından enterasan ve yerinde bir yinelemeymiş bu tamam.. sonraki altı ay, hatta bir yıl içinde de hala komik olarak addedilmiş olabilir.. ama artık bir özelliği kalmadı, yazılan yazıların zaten yüzde 85'inde bulunuyor.. miladını doldurdu.. ben hayatımda kullanmadım, çok huzurluyum..

3)tiki lafı ve tiki diye düşünülen isim türevleri
bir kere bu tiki mevzusuyla ilgili düşüncelerimi öğrenmek istiyorsanız biraz araştırın entrylerimi.. öyle bedavadan göndermiyorum.. bilen bilir, en hasta olduğum sıfattır.. tiki ne lan? hadi onu geçtim tikky ne? üstüne başına özen gösterdiği için, sen ve senin dal arkadaşların gibi siyahlara, kire pasa bürünmediği için bu düşmanlık niye.. seninki de bir imaj seçimi, onunki de.. senin imajının imajsızlık olduğu gerçeğini sakladığını mı zannediyorsun? belki benim de bu dolmuşluğumdan ötürü bu hususta objektivitemi kaybetmem söz konusu olabilir.. ama yine de zannetmiyorum.. bence hala tarafsızım..
ota boka tiki mekanı, tiki şarkısı, tiki pipisi, tiki okulu, tiki sözlüğü, tiki ülkesi.. abarttığımı sanıyorsanız yanılıyorsunuz.. bu kadar çeşitli 'tiki' şeyi varmış dünyada.. bizim haberimiz yokmuş.. be benim güzel arkadaşım.. sen zaten, sadece dış görünüşe önem veriyor diye infaz ettiğin tikiler, bir şarkıyı dinliyor diye sen o şarkıyı dinlemediğinde, neye önem verdiğini sanıyorsun.. iddia ettiğin kadar spiritüel bir insan olsan sallamazdın kim ne dinliyor, nerelere gidiyor, göğsünü gere gere senin gibi olan arkadaşlarının tiki şeyi diye dalga geçmesine bozulmadan yapardın istediğini..
neyse çok dağıttım konuyu.. toparlıyorum..
bir de tiki isimleri var.. bu sürmateryalist ve tiki olmayan adam/kız bir de şaka yapacak bu tiki edebiyatı ile ilgili.. yapar en doğal hakkı.. hatta komik bile olabilir.. eh tiki dediğin de mahmut isimli olmaz değil mi? çünkü bunlar isveç'ten geliyor, tikiler.. zamanında beyaz'ın çıkarttığı bir espriyi, konsepti aynen, bilgisayar deyimiyle, copy paste sal buraya.. ıkınsu, çükücan falan.. adam iyi yakalamıştı o zaman gülüyorduk hep beraber.. sen hala mı oradasın? herif kendi dört sene önce bitirdi zaten o skeci, modasının geçtiğini düşünüp.. hadi madem karikatürize ediceksin, biraz daha oluru olan bir isim seç ne bileyim.. hala verengül.. komik diye sunulan bir şeyin insanın kanını dondurması normal mi?
hayır hala artı oy mu alıyorsunuz anlamıyorum ki..

4)yapılası, denilesi, bakılası üçlüsü
sözlük yazarlarının bir nümerolu kolaya kaçma kapısı.. daha önce bir sürü başlıkta incelenmiş ama bu ana başlığa da uyuyor.. cümle sıkıştı mı, hiç yorma kendini salla götünden bir sıfat-fiil kurtul.. kardeşim bizim de başımıza geliyor bu olay, biraz özen gösteriyoruz, türkçemizi zorluyoruz, çıkıyoruz işin içinden, görüntü kirliliği yaratmamak adına.. ha şimdi böyle car car ötüyorum allah bilir ben de bir iki entrymde yazmışımdır böyle.. olabilir ama önemli olan minimumda tutmak.. diye de sıyrılırım işin içinden..

5)eylem
yalan yok, bunu ben de çok kullanıyorum.. son zamanlarda farkettim bu durumu ve en aza indirmeye uğraşıyorum şimdi.. tanım için adamı kastıran genelde mastarlı bir fiille biten başlıklarda çok iyi gidiyor.. ''şunu şunu bunu bunu yapma'' diye meramını anlatırsın ama bir de bu meramı nizami bir cümle içine oturtmak icap ediyor.. 'eylemi'' de kurtul.. bir de böyle güzel bir kelime ya, günlük hayatta çok kullanılmıyor falan.. onun için insana oldu bu entry ilüzyonu veriyor.. halbuki değil öyle, her yazar hayatında en az dört-beş defa kullanmıştır bu kalıbı..
dışına çıkmak gerekiyor biraz..

6)en asil duygunun insanıdır
herhangi bir toplumsal tespit başlığının altında olmazsa olmaz olan entry.. 'şöyle böyle yapan adam' başlığında ikinci entry hep bu.. bu o kadar göze batmıyor ama neden bilmiyorum.. sadece başlığı açanı hasta ediyor..

7)klişeleşmiş bkzlar
son değineceğim nokta, sadece bu uludağ sözlük'te değil, her sözlük oluşumunda insanın karşısına çıkabiliyor.. en fazla rastlanılan eylem.. haha..
nedir efendim bunlar, şunlardır.. anket lan bu, hanım koş şu oldu bu oldu, dördüncü nesil, beşinci nesil, hele otur bir soluklan, ne diyem mahmut mu diyem, sözlüğün ebesi, genç bişiler rahatsız vs.. tamam bazen cuk oturuyor ben dahil herkesi güldürüyor ama bunu tutturmak için de her bokun altına girilmez ki be abicim.. girersen işte burada benim gibi bir hıyarın entry malzemesi olursun.. bir de beşinci nesilim yani, hiç utanmıyorum..

güzel uludağ sözlüğün, nadide yazarları.. yazımın başında da söylediğim gibi niyetim artistlik peşinde koşmak değil.. hadi biraz öyle ama yüzde yüz değil, inanın bana.. daha bu kadar eleştirisel bir yazı yazacak kadar pişmedim bu sözlükmüş sanal ortammış oralarda ama bu yazdıklarımı yazmak için de sözlük yazarı olarak doğmaya gerek yok.. normal bir okuyucu bile çıkartabilir bunları.. diyebilirsiniz ki 'lan yarram seni güldürmek için mi yazıyoz biz bu hedeleri denilesi bir adamsın, beğenen beğeniyor' bir kere ayıp edersiniz, yarak falan, ben ağzımı bozmadım.. ikincisi bu değindiğim husus olayın komikliğiyle yani niteliğiyle çok da alakalı değil.. niceliğiyle alakalı.. demek ki biraz bokunu çıkartmışsınız ki dikkat çekmiş.. yani benim için yazmanıza gerek yok, kimin için yazarsanız yazın fazla yazmışsınız ki böyle bir entry girilme ihtiyacı doğmuş bende..
ayrıca benim de kendimde gözden kaçırdığım böyle çok kullandığım, klişeleşmiş laflarım olabilir yazılarımda.. farkedersem buduyorum, farketmediklerimi de siz söyleyin, yeminle seri eksi oy veren ibne falan değilim.. takmam.. güzel bir şey bence..
bir şey daha söylemek istiyorum izninizle.. hepimiz zaman zaman farkında olarak ya da olmayarak içimizde kalmasın diye yazarız böyle milletin hoşlanmadığı şeyler.. ama öyle yazarlar görüyorum ki adamın yazarlık hayatı anketlerin altına 'anket lan bu', tespitlerin altına 'en asil duygunun insanıdırlar', tanım gerektiren başlıkların altına da denilesi hede yazmakla geçiyor.. başka bir şey yok.. bu kadar da özensiz olmayın be bacım.. 'ben sallamıoyrum olm uludağ sözlüğü ezik gibi' böyle bir imaj da var.. lan dallama ben çok mu sallıyorum, belli konular üstündeki içimi dökme ihtiyacımı karşılıyorum işte.. sallamak meselesi değil olay, belli bir tabanı paylaştığın bireylere göstereceğin minimum saygı.. hem madem sallamıyorsun ne skime 'seovi bana da uğradı eksile eksile ibne' falan yazıyorsun..
son olarak benim sözlük içinde gördüğüm ve yeminle abartma payı olmayan bir entryle sizi başbaşa bırakıyorum.. entrynin kendisini değil, çakmasını yazıyorum.. bu entry aslın birebir kopyası olup, derdimi en iyi şekilde size nakletmektedir.. esen kalın..

başlık: herhangi bir anket denilen başlık
entry: özellikle tikilerin yapabileceği hede.. yapan adama hönk denilesi eylem..
ayrıca anket lan bu
(bkz: feryat)
(bkz: serzeniş)
(bkz: yakaris)
(bkz: hele bi otur soluklan yigen)
(bkz: sana laflar hazırladım) *
klişelerden sıkılmış yazar çığlığıdır.
şimdi de beraber ve solo istekler.
diyaloglarda erkek isimlerinin sonuna can, kız isimlerinin sonuna gül konulunca orjinal olmuyor. (verengül, ıkınsu, allahbelanıversincan ve türevleri)
kırmamak için yalan mı söliyim şimdi?.
ahah özellikle isimler çok güzel olmuş falan diye.
yalvarıyorum bak şurdan, komayın.
ekleri diyorum..
evde televizyon izleme eylemi yaparken hanım ın koş up ' bey! hede hodo, tikky lere laf sokan en asil duygunun insanları na dokunduruyor' demesiyle birlikte sözlüğe girip yazılanları okuyunca honk olduğum, laf sokmak yerine kendi kendime hele bi otur soluklan yigen dediğim, sözlüğün ebesini rahatsız ettiğini düşündüğüm, mahmut'a diyecek hiç bir söz bulamadığım ve tahminimce genç sivilleri de rahatsız eden başlık ve türevleri.
(bkz: bsg)