bugün

Tarık mengüç, balık ayhan, kibariye, selim sesler...
Faust, suç ve ceza, öteki ben, fang ailesi. Yabancı.
kadir mısıroğlu romanlarıdır.

Lozan zafer mi hezimet mi?
sarıklı mücahidler.
yunan mezalimi.
Moskof mezalimi.
osmanlı tarihi.
bana göre tartışmasız, victor hugo - sefillerdir. çünkü bir tek onu okudum.
yalnız kadınlar sokağı: kadınların evliliklerinde yaşadıkları tüm sorunlar ve gerçek sandığımız dostlukların sahteliği başarılı bir dille anlatılmıştı.

ateşböceği yolu: hayatımda okuduğum en mükemmel dostluk kitabıydı. "birbirini kardeşi gibi benimseyen iki insanın aşamayacağı hiçbir zorluk yoktur." gibi sahte bir konusu da yoktu üstelik. hayatın içinden gelen tüm acılarla harmanlanmış bir kitaptı. devam kitabı ise ateşböceğinin şarkısı'dır.

baba ve piç: sakıncalı bir kitap. tartışmaya birçok yönden açık. tavsiyem ise şudur, okumadan önce lütfen kimsenin fikrini sormadan önyargısız bir şekilde başlayınız. aynı şekilde ben de fikrimi belirtmeyeceğim.

iki yeşil susamuru: buket uzuner'i çok sevdiğimden olsa gerek sonuyla kafamı karıştırsa da kalpte hoş bir tat bıraktığını düşündüğüm kitaptır.

sineklerin tanrısı: tek kelimeyle harika bulduğum bir kitap. çocukların dünyasında bile insanların müthiş hırslarını, öfkelerini, caniliklerini tüm çıplaklığıyla sunabilen bir kitaptı. iyi ve kötü karakter ayrımını mükemmel bir şekilde vurgulamış ve geriye düşünecek çok şey bırakmıştır. alakasız olsa da çavdar tarlasında çocuklar gibiydi benim için. asla onun kadar masum değil elbette.

rüzgar gibi geçti: ana kadın karakterin bencilliği bütün insanların içindekileri yansıtıyordu. aşkın değerinin çok geç anlaşılması deyip susabilirim. kitabın kalınlığı sizi aldatmasın, tadına doyulmayacağından emin olabilirsiniz.

birçok mükemmel kitap var dünya üzerinde ve okuduklarımız tüm yazılanların yanında bir elin parmağını geçmeyecek kadar az gibi duruyor. ancak yazmak isteyip de yazamadığım onlarca kitap var. işte burada belki bir kişiye de olsa "nasıl bir şeymiş acaba?" diye düşündürme ihtimalini umduğum kitaplar.