bugün

sanıyorum ki mezuniyetimin son 3 dakikası.
ona doya doya sarıldığım 22 kasım gecesi ve son aradığı zamandaki ağlaması. unutamam bu ikisini.
Bundan tam 2 yıl 4 ay 8 gün önce buluştuk.

Unutmam işin kötü yanı o işte.
Telefonda konuşurken, onun yeri bende başka, dediği an.
Nikah anımız.
insanların önünde rezil olduğum anlar. keşke unutabilsem.
Daha 3-4 ay once yasadıgım olaydır.
Karasu-akçakoca yolu uzerınde aılemle tatıle gıderken sol şeritten 3 tane motosıkletlı elemanlar gecmıstı 1 dk sonra ortalık ana baba gunune dondu.
Karsı serıtten gelen bır araba takla atıyor barıyere carpıyor sonra tavanı kopup bızım 1 dk once yanımızdan gecen motosıkletlere ucuyor 3 kısının vucudunu ortadan ıkıye bolup 3. Motoru yakıyor arabanın surucusunun kafası kopmus.
Zaten ambulanstan once 3 tane tabut gelmışti.
Yani demem o ki 1 dk sonra bız gıtmıs olsak suanda bu yazıları yazamıyor olacaktım.
evimizin elektiriği kesilmişti. beş parasızdık ev arkadaşım hastaydı.onu iyileştirebilmek için evdeki kanepeleri parçalayıp yakmıştım.
3 sene önceki bu zman. Tm da sana geldiğim gün idi. Seninle geçen her an unutulmaz an benim için.
Özel bi arkadaşımla yaşadığım 2 3 tane çok güzel anı var, o anlar benim için çok unutulmazlar. Anlatsam size güzel bile gelmez ama benim için anlamlı.
Acaba yaslandigimizda nasil olacagiz? Bilmiyorum sen nasil olursun, o zaman birlikte olmayacagiz cunku. Bu replik. Unutamadiklarim arasinda. Ayrica bir kitaptan yada filmden alinti degil bizzat bana soylenmisti.
*99 depremi gecesi.. istanbul'da bir caddedeki yeşillikte, minnacık yaşıma rağmen, bir başıma, uyku sersemi bekleyişim.. olanlara anlam veremeyişim ve kulağımda hâlâ çınlayan ambulans/itfaiye/polis sirenleri...
*kardeşim doğduğunda kokusunu içime çektiğim an...
*girdiğim tüm sınavlar ve sonuçları.
*üniversitedeyken hastalandığım ama derse girmek zorunda olduğum için dinlenemedigim bir zamanda babamın kilometrelerce öteden "gelip seni alayım" demesi...
*dedemin kulağına "nolur dayan biraz daha, az kaldı mezun oluyorum" diyişim, onun bunu hiç duymayışı, ve daha ben mezun olamadan doktorunun vefat haberini bana verdiği an.....
*babamın "aile ne demek kızım" dediği an...
*kırmızı montuyla bana ilk gülümseyişi... ve diğerleri..
Babamın beni evden siktir ettikten sonra üvey dedenin beni karşısına alıp artık hayatına bir yol ver. istemiyorum seni dediği an..

13 yaşındaydım lan ben o. Çocuğu..
ilk aşk, ilk öpücük, ilk seks, ilk reddedilme, ilk sınav, ilk kaza... şeklinde uzar gider. Yani her şeyin ilkleri unutulmaz. Sonrakiler onun tekrarıdır.
Babamı 11 yașında toprağa verdiğim gün,ölümle erken tanismistim.
Babamın ölüm anı.

Doktoor diye koşmam çapa kolidorunda.
anneannem vefat ettiğinde , evlerine gittiğimde teyzemin o bana seslenişini unutamıyorum.
güncel Önemli Başlıklar