bugün

yatılı misafirliğe gidilen evde, sabahleyin tüm ev halkından önce uyanmaktır. çok sıkıcıdır yabancı bir evdir yapacak bir şey bulunamaz uyku da tutmaz. inadına herkes geç kalkar. yatağın içinde bir o yana bir bu yana dönüp durulur, en ufak bir ses bile sanki mikrofonla o sesi çıkarıyormuş gibi gelir. zaten ardından da eğer oda başkasıyla paylaşılıyorsa "kıpırdanma artık" homurtuları duyulur.
tanımadığınız bir evi tanımak ve keşif yapmak için güzel bir fırsattır. eğer çocuksanız banyoya gidersiniz, mutfağa gider dolabı açarsınız beğendiğiniz bir şey varsa alır yersiniz, balkondan aşağıya bakarsınız, uyuyan insanlara bakarsınız, salondaki süslere, o yabancı halı desenlerine, büblolara, büyük televizyona büyük bir merakla bakarsınız, güzel bir duygudur bir gariptir.
Rahatsızlık verici durumdur. Yatakta sağa sola dönersiniz, yapacak bir şeyiniz yoktur; ayrıca evi turlama ya da mutfağa gidip bir şeyler atıştırma durumları da ev halkından birinin uyanması durumunda ilginç sonuçlara yol açabilir.
kendi yatağını özleyen bünyelerde sıklıkla görülür. bilinçaltındaki rahatsızlık, huzursuzluk durumunun bir nevi dışavurumudur. (bkz: abi bi elini yuzunu yika acilirsin)
her zaman herkesin başına gelir. hep birlikte akşam geç yatılır, ama misafir insan evin atmosferine alışamadığı için bir türlü uyuyamaz. uyku halinde de kendi yatağında uyuduğu gibi mışıl mışıl uyuyamaz. yarı uyanıktır. bilinçaltı savunma mekanizmasını çalıştırmıştır çünkü. sabah olur. saat 6.30 - 7.00 civarı. ev ahalisinin uyanmasına daha birkaç saat vardır. misafir kişisi önce tuvalete gider, dışkılarını atar. elini yüzünü yıkamadan geri yattığı yere gelir, uzanır ve tavana bakar. uyuyan ev sahiplerine bakar ve usulca gidip televizyonu açar, en az bir kişi uyanıncaya kadar kısık seste televizyon izler. klasik, başka birinin evinde yatılı kalma olayıdır.
yatılı misafirlikte en son uyuanıp, iki dirhem bir çekirdek giyinmiş, bazen kahvaltılarını bile bitirmiş, bazen de kahvaltı yapmak için sizin uyanmanızı bekleyen insanların içine en mongol ve uyku sersemi halinizle çıkmaktan çok daha iyidir. Biraz takılır, sonra da geç uyananların deikodusunu yaparsınız.
birçok insanın yaşadığı durumdur.

şayet ben hergün bunu yaşıyorum. sabaha kadar orgazm çığlıkları attırmak için gittiğim kızların evinden ilkben çıkıyorum. eğer ilk uyanamayıp çıkamazsam, o gecede o evde kalmak zorunda kalıyorum.
yattığın yerden salak salak odayı izlemek zorunda bırakır.
(bkz: yadırgamak)
insanı, tutulmuş bir omuzla beraber düşüncelere sevk eder.
yanına çok sürükleyici bi kitap alarak çözülen bir sorundur..o kadar sürükleyiciyse ben akşamına bitiririm demeyin ve sabredin, sabaha mükafatını mutlaka alıyosunuz.
yerini yadırgamaktan oluşması muhtemel olan.ev ahalisinin biran önce uyanması çaresizce beklenilir.
ev ahalisinin, misafiri; misafirin de av ahalisini rahatsız etmemek adına erken kalkıp ses çıkartmamak için yattığı pusunun gereğidir. bu kısır döngü öğle saatlerine kadar uzayabilir.
bu tür durumlarda sessizce dışarı çıkılır, bakkaldan bir ekmek alınır ve eve dönülür. kapı çalınır, uyanması istenilen ev ahalisi böylelikle uyandırılır. sorun böylece kolaylıkla çözüme ulaştırılır. *
can sıkılır burun karıştırırsın, yastıkları koklarsın, çişin gelmiştir ama tutarsın,televizyonun düğmesine bakarsın ama basmazsın yani duygu karmaşasıdır.
misafirlikteyken herkesten önce kalkip, evi dolasmak en büyük zevkim. uyanmalarina az bir süre kalmis, tuvalete kosmak gerekir, zira fena trafik oluyor.
güncel Önemli Başlıklar