bugün

bazıları * tarafından kıskanılan yönetimdir.
kendi çapında eğlenen bir yönetimdir, öyle ki sivasspor takımının ilk 11'ini bile kendi yazmıştır..
http://fenerbahce.org/detay.asp?ContentID=6698
sadece fenerbahçe taraftarının kaf dağı'nın zirvesine oturttuğu, sadece fenerbahçe taraftarının "kıskanıldığını" iddia ettiği yönetimdir. ayrıca yönetim değil tek başına aziz yıldırım'dır. kendisi oldukça yaratıcıdır... "gidiyorum, vazgeçtim gitmiyorum, bu sefer dönüş yok, yine döndüm nanik, bak gidiyorum, giderim bak, gittim, ulan hemen de yediniz gitmedim." gibi kendi çapında saklambaç oynamaktadır. başarısızlığı devamlı dış mihraklara keser... "o japon bayrakları neydi öyle?" gibi bir soru sorarak yaratıcılığı anlamaz, kendi çapında yaratıcıdır. kulübün parasıyla kıskanılmayan ancak takdir edilen bir stad yapmıştır o kadar, başarısı ancak budur... oysa ki; bir kc grup, bir enka bir tepe akfen de inşa ettikleri yapılarla gurur duymaktadırlar... fark; bu firmalar inşaat şirketidir. gerçi aziz yıldırım ve nihat özdemir müteahhit insanlar... işleri ile fenerbahçe yöneticiliğini karıştırmalar normal...
(bkz: antu/@thefirstfbli)

aynı yönetim, dört koldan çatlak sesleri susturmak konusunda da gayet yaratıcıdır.. Ona ihraç, buna ceza, şuna yasak. Adama sorarlar yönetim bu takım senin eserin mi değil mi diye.
-Bu nasıl gol. fizik kurallarına aykırı
+sorun değil başkanım. kural ihlali itirazı yaparız
-yerler mi?
+yemeseler bile konuyu değiştirmiş oluruz. Maksat taraftar puan kaybını unutsun.
herşeyden önce bu yönetim fenerbahçenin gelmiş geçmiş en güçlü ekonomisini yaratmıştır.bu açıdan taktire şayanlardır.ha bunu nasıl yaptılar ne yaptılarda yaptılar bilmemekteyiz...bildiğimiz şey ise 3 büyük takımın başkanlarınında bazı * yollardan para kazandığı...

gelelim bu yönetimin futbolculara gereken vefayı veremediğine...tuncay şanlı için gereken bütün önermeler yapıldı.hatta dendi ki madem gitmekte bu kadar ısrarlısın o zaman m'boro dan daha iyi bir takımı hakediyorsun biraz bekle.lakin tuncay şanlı kimseyi dinlemedi.kendi başının dikine gitti.buna ragmen basın açıklaması yapılıp gerekli onur ve değer verilmiştir kendisine.

ümit özat ayrı bir hikaye.fenerbahçe yönetimi onu yollamak istemedi önceleri lakin kendisi antrenman ve dayanıklılık açısından kendini yeterli görmediğini gerekçe gösterdi ve daum ile birlikte almanya ikinci lig takımı köln e gitti.ayrıca burda söylemeden geçemeyeceğim ümit özat fbtv ekranlarına çıktı paşalar gibi şampiyonluktan sonra ve orda kendisi açıkladı köln e gideceğini.

tüm bunların yapılmasına rağmen araştırmadan bilemden yapılan yorumlara yazıktır...

haa hiç mi eleştirilecek yanı yoktur bu yönetimin?elbet vardır.şimdi o yaratıcı yönetimin ASIL eleştirilmesi gereken konulara gelelim...

1-aziz yıldırım ve yönetimi taraftar gruplarını tam bir kuzuya çevirek istemektedir.genç fenerliler,kill for you ünifb vb. gruplarla arasında sürtüşme yaşandığı gerçektir.sanırım bu yönetim taraftarın sadece stada gelip çekirdek çıtlamasını istiyor.rakip takım taraftarları bizim stadımızda hiç duyuramadıkları kadar ses duyuruyor.bunun bir sebebide gerçi stadın çatısının sazdan yapılmış olması.sesi emiyor.neyse asıl konuya dönersek bu taraftar gruplarına gereken destek sağlanmadığı gibi birde bilet almalarını engellemek suretiyle köstek olunuyor.

2-bu yönetim kafasına göre transfer yapabiliyor.para var anlıyoruz da bu takımın bir hocası var onuda dinleseniz olmaz mıydı?dersiniz ki yararlı transfer hepsi.doğrudur yararlı ama bu şans bir yere kadar gider.birgün öyle bi futbolcu alırsınız ki bütün takım kimyasını patlatıverir.işte bu yüzden hocayı dinlemek en iyisidir.

velhasıl-ı kelam araştırmadan öğrenmeden iyice bilgi sahibi olmadan birilerini eleştirmek çok basit.evet bu takımın yönetimi yaratıcıdır lakin ne açıdan? bunu iyice irdelemeden saçma eleştiriler yapmayalım...

asıl şimdi oh be
ona buna milyon dolar lar saçıp garip aurelio 2 milyon dolar daha fazla vermeyip elinden kaçıran yönetimdir.
hiç bir zaman yaratıcı olamayacak yönetim.
ariel ortega'yi bir ara futbola küstürdüklerine göre baya bi yaratici olan yönetim.
(bkz: aziz baskan takimdan gol degil galibiyet bekliyor)
taraftarlarının kaç yıldır hasret oldukları türkiye kupası'nın bir benzerini yapmaları beklenen yönetim.
Para ile taraftarını artık kandıramayan yönetim. Maksimum bonservis ücreti 4 milyon euro olan daniel güiza gibi sıradan bir futbolcuya sadece bonservis ücreti olarak 14 milyon euro ödemek akıl mantık işi değildir. Aynı şekil 70 yaşına girmiş bir dede ve yıllardır futbol oynamayan emre belözoğlu şahsiyetinin takıma getirilmesi.
7-0 lık galibiyetin* ardından gelecek ikinci galibiyet sonrası kendilerinin hatasının olmadığını ve bütün suçun federasyon ve hakemlerde olduğu açıklamasını yapacakken alınan mağlubiyetle * planlarını bir sonraki üstüste alınan iki galibiyet sonrasına erteleyen yönetim.
edit:imla
-başkanım arkıt kimse forma almıyo satışlar durdu
+ sorun degil gözlük satarız
-başkanım onun da modası geçti
+ 100 yüklemeye 100, 250 ve üzeri yüklemeye 500 kontür hediyeli hat çıkartırız.
(bkz: fenercell)
yaratıcı değil futboldan pek anlamayan sevgili yönetimimizdir. geçen yıl avrupayı sallayan takımı bu yıl intertoto mücadelesi veren bir takım haline getirmeyi başarmışlardır *. en büyük hataları zico nun gönderilmesidir. keza sistem değişikliği ve hocanın * oyun anlayışındaki değişiklikte buna eklenince fenerbahçemiz gümledi. *

edit: imla hatası
aurelio'yu takımda tutamayıp, girdiği hemen her maçta 10 dakika içinde sakatlanıp çıkan josico'yu alan, ismini attığı golerle değil de magazin haberlerinden duyduğumuz guiza'ya eşek yüküyle para veren, maldonado gibi bir oyuncuyu yabancı kontenjanı içinde bulunduran, takımın başarısızlığı karşısında ''ama hakemler..'' gibi bir mazereti de artık kalmayan yönetim.
not: fenerliyim ulan içim yanıyor.
avrupa takımları arasında en zengin klüpler sıralamasında yerini almış ekonomik konularda yaratıcı fenerbahçe yöneticilerinin oluşturduğu yönetim kadrosu.
maçtaki yenilgiyi merdivenlerdeki doluluğa bağlayabilen, berabere kalıp da ligin son haftasında şampiyonluğu kaybettiği maçtan sonra rakibin stadında sahaya atılan koltukları inceleyen, gidiyorum deyip beş kere gidip altı kere dönen bir yönetimdir.

yaratıcıdır vesselam..
EN iYi YAPTIĞI iŞ MAZLUMLARI OYNAMAKTIR. OTURUP DiNLESENiZ SANIRSINIZ Ki TÜM HAKEMLER BiRLEŞMiŞ FENERBAHÇE'NiN ÖNÜNÜ KAPATIYORLAR.
alex'i kırmızı kartla oyun dışı bırakan hakeme laf atıp kendilerini tatmin etmek için, haftalar önce oynanmış maça geri dönüş yaparak 'ama hakem penaltımızı vermedi, o yüzden yanıldık' diyebilen yönetim.
yenilince hakemlere çıkışmak, korkutmak ve üstü açık mesajlar göndermek gibi yaratıcılıkları vardır. Çok yaratıcılardır allah için.
yabancı sınırlaması kaldırılsın diye afedersiniz bir taraflarını yırtan, sonra gidip takıma yabancı futbolcu diye bilica'yı ve baroni'yi transfer eden yönetimdir. Yöneticilikte adeta çığır açmışlardır.
(bkz: yanlışsam söyle)
(bkz: daniel gonzales guiza)*
öncelikle şunu tanım olarak yazayım ve bitsin; günahıyla sevabıyla miadını doldurmuş bir yönetimdir.
şimdi gelelim sevaplara ve günahlara:
önce stadın bitirilmesi ve tesisleşmenin tavan yapması tamamen çok büyük bir başarıdır.
bunlar 12 yıllık bir süreçte yaşanmıştır, ki avrupa seviyesine baktığınızda oldukça kısa bir süredir. ve bu öncelikle şuna bağlıdır: büyük taraftara.
diğer bir konu ise gerçekten tüm amatör branşların tam gaz başarıya koşmasıdır, zaman zaman sekteye uğrasa da. normalde bir ülke düşünün ki, bu amatör branşların hiç birisini haketmiyor aslında, yatıyor futbol ve kalkıyor futbol. evet futbol lokomotiftir bizim gibi ülkelerde. ve önüne gelen dingilin* bir köşe kapıp yazdığı bir spordur, geçmişine bakılmadan hem de. ve bu adamlar televizyonlarda da birer köşe kapıp başkanların ve birilerinin tetikçiliğini yaparlar. onlar için her daim birileri hakem ayarlar, satın alır, futbolcu da alır ve hatta maç ayarlarlar. bu yönetim hakkında çıkan bu tip dedikodulara da bir kere olsun cevap verememişlerdir aziz yıldırım ve ekibi. öyle olunca da herkes iş bağlı falan diye de teyit eder kendi arasında gayri resmi olarak. oysa kazın ayağı öyle değildir. yoksa niye 2 şampiyonluk son maça kalsın ve oradan uçup gitsin!
neyse uzatmayalım şimdi:
madem bu ülkeye müstehak ve sadece futbol bütün sporların tanrısı, o zaman lağvetmek lazım tüm branşları. alırsın toplam 1-1,5 milyon tl'lik sporcular tüm branşları kapsayan takılırsın kafana göre. ne gerek var final four hedefine! ya da voleybol finaline!
endekslersin tüm giderleri futbol takımına yaparsın kombineleri %25 daha ucuz. fullersin stadı fiks 45.000 kişiye olur biter.
sonra ne yapman lazım senin?
senin değerlerin var di mi? kim onlar mesela tuncay, mesala ümit özat! şimdi küfür etmeyin bu adamlara! bir düşünün bakalım bu yönetim nerelerde yanlış yapmış!
niye gitmiş tuncay? niye ümit özat son ankara maçında bu kadar bilenmiş bize?
sebeplerini sorun araştırın, tartışalım sabaha kadar.
o ümit özat değil miydi kaptanın senin 5 yıl boyunca? kaldırmadı mı şampiyonluk kupaları?
madem adamı bırakıyorsun kadroda tutmayacaksın niye adam köln takımıyla anlaştığını bilmem nerede açıklasın? niye koymuyorsun kaldırdığı kupaları kendi tv'nin canlı yayınına ve adama başarılar dileyip uğurlamıyorsun sırtına vurup? niye tuncay'a, aurelio'ya vasat birer adam muamelesi çekiyorsun diğer yabancıların yanında? niye aynı parayı onlara vermeyip bir de diğerlerini el üstünde tutuyorsun, bulunmaz hint kumaşı muamelesi yaparak? adam gider tabi, durur mu? hem de bir lira kazanamazsın bu gidişlerden. bu da senin basiretsizliğin olsun yönetim, benim değil.
sende vefa denilen hadisenin gramajı yok da ondan!
bunlar sadece iki örnekti. geçelim bunları. bir tane genç yok mu bu takıma alttan kazandırılacak. hani biz milyonların sevgilisiyiz, hiç mi bir genç yok bu takıma çıkacak forma aşkıyla be! hepsi mi kötü? o zaman sen de kötüsün yönetim!
transferlere bakalım: alex gibi iyi bir adam alıyorsun. ama forvete harcadığın en az 35-40 milyon euro var (kezman, güiza ve gökhan ünal) ve toplam bu 3 adamın attığı kafa golü sayısına bakın sadece. semih'i saymıyorum onu da bitirdin bu arada zaten, sana en kritik golleri atan adamı harcadın ayaküstü.
yani 5 yıl önce adam gibi yetenekli ve umut vaadeden bir forvet alsaydın 23-24 yaşında halen daha sana önünde 3-4 yıllık hizmet yapacak durumu olurdu. ve arada da bir takviye yapardın yine forvete. ama yerli ama yabancı. alex varken tek forvet doğru ama forvet alabilme işi külliyen yanlış. gözünü kapat 40 milyon euroya 25 yaşından genç iki tane mermi gibi zenci alırdın fransa liginden. sadece fransa liginden hem de başka yere bakmana bile gerek yok. ama ne oldu hikaye! yaptığın yanlışa bir yanlışla daha eşlik edip güiza gibi bir adamı alıyorsun. bir tane adam eksiltip topu takımda tutamayan birine bel bağlıyorsun. iş değil! hem de hiç değil!
sonra diğer bir konu ki bize olan asıl nefretin sebebidir, rakiplerine saygı duymuyorsun.
rakiplerini yen eğlen dalganı da geç ama bir yere kadar, sonrasında saygı duy! yönetim olarak duy, seyirci olarak duy ve oynayan sporcuların olarak saygı duy! yaptığın açıklamalarla saygı duy! abartma, kendini dev aynasında görme. evet sen en büyüksün ama böyle değil! tüm camianla en büyüksün, davranışınla en büyüksün. birilerini madara ettik ya da itin bir tarafına soktuk mantığıyla değil. her sene şampiyon olamazsın eyvallah onu herkes biliyor zaten. ama her sene başarılı bir çizgide gidebilirsin bu potansiyelle. taraftarını sağmal inek gibi görmezsen sana canını bile verir onlar, onların aşkı renklere size değil! bunu asla unutmayın!
ikincilikte başarı olmalı bir yerde. yok bunu kaldıramam diyorsan o zaman yukarıda dediğim gibi yapar tüm gelirleri futbola akıtır ve işi ehil adamlara teslim ederek kurarsın takımını ve çatır çatır yenersin herkesi. koyarsın takımın başına bir türk hoca hepimiz gurur duyarız onunla.
zico gibi bir dünya futboluna damga vurmuş adamı kovdunuz siz? niye şampiyonluk gitti diye. ee bu daum'u niye kovmuştun? aynı sebepten. şimdi niye geldi ve gidiyor, varsa anlayan beri gelsin! bu ne biçim krizden kriz yaratma olgusudur.
hadi zico'yu geçtim. bak 75 lik dedeyi getirdin adam pipisini göremiyor. lan orada alkmaar gibi bir vasatı 30 yıl sonra şampiyon yapmış bir van gaal var! yok olmaz! bak adam bayern'de harikalar yaratıyor. niye? adam sistem hocası, kargaşa ve günü kurtarma hocası değil de ondan!
o sebeple bu yönetim artık gitmeli! hem de o dakika gitmeli. son 12 yıllık hataları için değil, bu son rezaleti örtmek ve kapatabilmek için gitmeli. bu gücün önünü açmak için ve ufkunu genişletebilmek için gitmeli. o güç bu camiada var ve bu camia çok daha iyi yönetilebilir hem de çok daha iyi!
o sebeple bu yönetim gitmeden ne bir maça gideceğim ne de bir futbol yorumu yazacağım artık!
19 mayıs 2010 aziz yıldırım ın basın toplantısında gördük ki gündem değiştirme konusunda bir yönetim ancak bu kadar başarılı olabilir.
güncel Önemli Başlıklar