bugün

kendisine tapinmayi gerekli kilmamakla birlikte; dogada hazir olmayan herhangi bir seyi hayalgucunun urunu olarak yaratabilen, irili ufakli milyarlarca aleti edavati, bilgiyi, dusunceyi, duzeni bulundugu ortamin otesinde var eden insanin gercekligidir. ne kendisi, ne de yarattiklari yoktan var olmaz; ancak baska insanlardan kendisine miras kalanlari malzeme yaparak yeni bir gerceklik var eder, kendisinden sonra gelenler de bunun ustune basarak daha iyisini, basarilisini, farklisini ortaya cikarir. kendisini kendi icatlari ve dusunceleri ile asabilen yegane yaratik insandir. hic bir agac kovugunda, su birikintisinde, madende veya rahimde yetismez, sadece binlerce yil boyunca yine kendi kurmus oldugu toplumsal duzenekler icerisinde yetisir. bunyesinde hem icinde bulundugu alemin atomlarini, dna'sini ve diger gerceklerini barindirir, hem de kendi kafasinda yarattigi evrenin icinde diger her seyden farklidir.

ham demiri ucuran, gozun goremedigini goren, ve nice sirlari bilen onlardir. once taptigini yaratan, zamani gelince o taptigini da yok eden yine onlardir. hayalgucunden baska hic bir siniri yoktur.
mal ateist beyanatıdır. açıklama yapmaya bile değmez.
"yaratma takıntılı insanlara ait bir ifade mi bu? yaratmaktan anlaşılan ne? yaratma eylemini gerçekleştirdiği bilinen tek varlık ne? yaratmak ne demektir? bir şeyi yaratıcı kılan nedir? bir şey ne zaman yaratıcı olur? yaratılan ne demektir? ne, ne zaman yaratılan olur? yaratılmışvari olan şeyler nelerdir? " vb. sonsuz soru çıkar bunun içinden. muhammed'e aklını, mantığını, sorgulamasını, bilgisini, zekasını teslim eden; ondan ve dediklerinden hiç şüphe etmeden güven duygusu ile dediklerini kesin doğru kabul edip kendisini duygusalca kusurlu görenler için doğru, gerçek birdir. akıl, mantık seviyeleri bu konuda düşüktür. bu da aileden, çevreden alınan bir şartlanmanın ürünüdür.