bugün

*
bir gün aniden, muhtemelen iş yerinizde masa başında ya da sabah karınızın yanında uyandığınızda farkına varacağınız durumdur. iki seçenek belirecektir bu aydınlanma anında kafanızda. birincisi hemen kendinizi öldürmektir. ikincisi ise "aman bana ne ki!?! bu hayat zaten benim hayatım değilmiş" demektir.

ikiside aynı derecede tehlikelidir.
"yanlış hayat doğru yaşanmaz"(Minima Moralia).
yolun yakınlığına uzaklığına bakılmadan ait ve mutlu olacağı hayata ki$inin tüm zorluklara rağmen dönmesi tavsiye edilen hayattır.
sonrasın da gozume gecmi$ kaçti dememek için....
yanlış insanlarla beraber olunca daha da berbat olan bir durumdur.
--spoiler--
yanlis bir hayati dogru yasamak
kaç yazar şimdi suda olsak!
--spoiler--

(bkz: suda balik olsak)
olmak için doğulan kişi olunamaması durumunda ortaya çıkan durumdur...

öyle iki üç günde belli olmaz bu, kaptırırsınız kendinizi hayatın o tatlı denen ama size en büyük acılardan bile acı gelen telaşına, sesinizi çıkarmazsınız, görev insanı olursunuz, okulda iş yerinde vs... bir an, bu lambalar olur ya insanın başında çotanak diye yanan, heh işte onlardan biri yanar... lan ben ne yapıyorum, neredeyim dersiniz, başlarsınız düşünmeye... ancak; iş işten geçmiştir zira işinizi değiştiremez, yaşadıklarınızı silemezsiniz... önemli midir bu ekle-sil? pek tabii önemlidir, zira istediğiniz hayatın gururu yaşadıklarınızı kabul edecek kadar alçakgönüllü değildir... ve buradan gelir, hiçbir yere-kişiye ait olamamak hissi...
alternatifi;
doğru bir hayatı yanlı$ ya$amaktır...
anlamsız bir söz öbeğidir.
toplumun saptırılmış kurallarına körü körüne bağlanarak yaşamaktır. hayallere zincir vurmak, tepkisizce çürümelerini izlemektir.
yanlış bir hikayedeyim beni baştan yaz
(bkz: yanlis bir hayati dogru yasamak)
beni yanlış evlerde aradılar; süt dökmüş kedilerin,
kapısı kilitli dağların yamacında.gereğinden fazla
süren suskunluğun eşiğindeydim oysa.

ayna.
beni yanlış öptüler aslında.
istenmeyen bir yerde istenmeyen bir kişiyle beraber olunan zamandır.
geçmek bilmez ve sadece acı verir.
insan hep kendini suçlar ve karmaşık sorular içersinde yaşar gider...
atılan her adımda elalem ne der diye düşünmenin sonucudur. siktiredin şu elalemi, aynadaki ne der diye yaşayın.
lisans yerleştirme sınavına girecek adayların içinde bulundukları ruhani çöküntüyü anlatmak için kullandıkları hede.

(bkz: Umut bu topraklardan gitti)
hayatı yanlış yaşadığımızı sanmaktır belkide. her şey yerli yerindedir ama bi türlü kendimizi kendi hayatımızın merkezine oturtamayız. ya biz yanlışızdır ya hayat yanlıştır ya da olaylar yanlış gelişmiştir. ama farkına varılmadık bi kuytu köşede illa ki doğruya giden bi yol vardır ve mutlaka bulmalıyız bu yolu. başka çare yoktur. çünkü ya biz doğrulup hayatımızı da düzene koymalı, ya da hayatımız düzelip bizi dosdoğru yapmalı..
yanlış zaman da yanlış yerde olmanın acısıdır kimi zaman. kah işinden memnun değilsindir, kah kentinden, çevrenden, içinde yaşamak zorunda bırakıldığın toplumdan. tam o anlarda sık sık aklına gelen söz öbeğidir. aslında hayatın kendisi anlamsızdır be gülüm. ve biz bu hayatı çekmek zorunda bırakılıyoruz ya, gücüme gidiyor böyle yaşamak. *
bütün bir hayatı boşa yaşamakla sonuçlanabilir.
aşırıya kaçtığı takdirde ileride pişman olunup sonucunda intihara varılan olaydır..
en doğru yanlış, hayatın yanlışlığında doğru yaşanamayacağı bilincidir... yanlış bir hayatı doğru yaşamak, kaç yazar şimdi suda balık olsak ? ya da yanlış bir hayat doğru yaşanamaz, beni anlamalısın ! ya sev ya da terk et...
(bkz: yanlış bir hayatı yaşamak)
yanlış hayatı doğru yaşayamamk ile birebir örten fonksiyon.
depeche mode'un wrong adlı şarkısında anlatılır.
genellikle işi veya işi daha da kötüsü her ikisini de yanlış tercih yüzünden olur.
Doğru zamanda, doğru yerlerde olmamaklardan oluşur hep.