bugün

Hindi işin içine girince oyunun şekli değişir

Yaaaa erektor efendi şöyle bakam musevilikte neden teblig veya davet yok ?????
Tevrat'ın tahrif olmadığını iddia edenlere nasıl cevap verilebilir?

- Tevrat'ın tahrif olmadığını iddia edenlere, bizzat Tevrat'tan delil var mıdır?

***

Bugün elimizde bulunan Tevrat’ın tahrif edildiğine dair deliller pek çoktur. Hz. Mûsâ’nın levhalar şeklinde aldığı ve Yahûdilere dikte ettirdiği Tevrat, bugün elimizde bulunan Tevrat’ın aynısı değildir.

Tevrat, Hz. Mûsâ’ya indiği halde, bugün elimizde bulunan Tevrat, Hz. Mûsâ’nın mezarından bahsetmekte, hatta Hz. Mûsa’nın mezarının kaybolduğundansöz etmektedir. Tevrat’ın bu konudaki ifadeleri aynen şöyledir:

“Ve Rabbin sözüne göre, Rabbin kulu Mûsâ orada, Moab diyarında öldü. Ve Moab diyarında Beyt-peor karşısındaki derede onu gömdü. Fakat bugüne kadar kimse onun kabrini bilmez. Ve Mûsâ öldüğü zaman yüz yirmi yaşında idi; gözü zayıflamadı ve kuvveti eksilmedi. Ve isrâiloğulları Moab ovasında otuz gün Mûsâ’ya ağladılar. Ve Mûsâ için yas ağlama günleri tamam oldu.” (Kitab-ı Mukaddes, Tesniye 34/5-8)

Bu ifadelerin sonradan Tevrat’a ilâve edildiği açıktır. Halbuki Tevrat’tanmış gibi nakledilmektedir.

isrâiloğullarının peygamberlerine Allah tarafından indirilen Tevrat'ı, Kur'an tasdik eder. Tevrat'ı bir nur ve öğüt (Enbiyâ, 21/48), hidâyet kaynağı (isrâ 17/2), bir hidâyet ve rahmet (Kasas, 28/43) olarak vasıflandırır. Buna karşılık Kur'an, Tevrat'ın tahrif edildiğini de haber verir. Onlar Kitabı elleriyle yazıp “bu Allah katındandır” diye yalan söylemektedirler. (Bakara, 2/79) Allah'ın kelâmını değiştirmektedirler. (Bakara, 2/59, 75) Kelimeleri konuldukları anlamlardan çıkarmaktadırlar. (Nisâ, 4/46; Mâide, 5/13, 41; A'râf, 7/162) Vahyi gizlemektedirler. (Bakara, 2/159, 174; Mâide, 5/15; En'am, 6/91) Vahyi ciddi muhafaza etmeyip unutulmaya terk etmektedirler. (Mâide, 5/13-14)

isrâiloğullarının kitapları Tevrat'ı tahrif ettiğini bizzat Tevrat'ın kendisi itiraf ederek, Yeremya peygamberin dilinden şöyle söyler:

"Allah'ımızın sözlerini değiştirdiniz." (Yeremya, 23/36)

Tevrat'ın tahrif edildiğini anlamak için derin bir araştırma yapmaya ihtiyaç yoktur. Tevrat satırları arasında yapılacak kısa bir gezinti, Tevrat'ın tahrifine dair birçok örneği gözler önüne serecektir. Tevrat'ta Allah'a oğul isnâd edilir. (Tekvin, 6/2; Mezmurlar, 2/7) Allah'ın, yiyip bitiren bir ateş olduğu ifade edilir. (Tesniye, 4/24) Allah'a yorgunluk isnâd edilir. (Tekvin, 2/2) Allah'ın, Hz. Yakub'la güreşip ona yenildiği gibi komik hikâyeler aktarılır. (Tekvin, 32/28)

iftira edilen sadece Allah değildir. Onun peygamberleri de türlü iftiralara uğrar Tevrat'ta. Hz. Âdem, Allah'ın dilinden ilâhlaşmış biri gibi tanıtılarak hem Allah'a hem Âdem'e iftira edilir:

"işte Âdem iyiyi ve kötüyü bilmekte bizden birisi gibi oldu." (Tekvin, 3/22-23)

Tevrat'ta, Hz. Nuh'a içki içiren kızlarının onunla zina ettikleri ve öz kızlarının bu peygamberden hamile kaldığı söylenir. (Tekvin, 19/30-36) Yine aynı peygambere yapılan bir başka çirkin isnat da torunu Ken'an tarafından sarhoşken tecavüze uğradığıdır. (Tekvin, 9/20-25) Hz. ibrahim de Tevrat'taki iftiralardan payını alır. Bu yüce peygamber, hanımı Sâra'yı kendi elleriyle Firavun'a peşkeş çeken biri olarak gösterilir. (Tekvin, 12/14-19)

Tevrat'ta Hz. Yakub, Allah'a başkaldıran ve onu azarlayan biri olarak gösterilir. (Sayılar, 11/10-15) Hz. Harun, Tevrat'a göre altın buzağı putunu yapıp buna tapılmasını emreden biridir. (Çıkış, 32/1-5; 24, 35)

Tevrat'ta Hz. Dâvud, Uriya adlı bir komutanının hanımıyla zina eden, ondan gayrimeşru çocuk sahibi olan ve onunla evlenmek için kocası Uriya'ya komplo kurarak öldürten bir zorba olarak takdim edilir. (II. Samuel, 11/2-27) Hz. Süleyman, hanımlarından putperest olanların oyununa gelerek puta tapan biri olarak gösterilir. (Krallar, 11/4) Yine aynı peygamberin ağzından şuh ve müstehcen şiirler verilir. (Neşideler Neşidesi, 1/1-4)

isrâiloğullarının peygamberlerine önce çamur atıp sonra onu kutsal kitaplarına geçirmelerini Kur'an şiddetle yerer. Tevrat'ta yer alan peygamberlerden birçoğu Kur'an'da da yer alır. Ancak Kur'an, kendisinde adı geçen hiçbir peygamber hakkında onların peygamberlik şeref ve haysiyetiyle bağdaşmayacak hiçbir rivayete yer vermez. Üstelik, Tevrat'ta iftiraya uğrayan kimi isimleri de aklar. Bunlardan biri Tevrat'ta puta tapmakla itham edilen Hz. Hârun'dur. Kur'an, olayın doğrusunu vererek, Hz. Hârun'un putçu Yahudilere engel olmaya kalktığını, lâkin buna güç yetiremediğini aktarır. (A'râf, 7/150; Tâhâ, 20/90-94)

Tevrat'ta iftira edilip de Kur'an'ın akladığı isrâiloğulları peygamberlerinden biri de Süleyman peygamberdir. Tahrif edilmiş Tevrat'ta sırf boy asabiyeti uğruna Hz. Süleyman, küfre düşen ve putperest olan biri olarak lanse edilir. (I. Krallar, 11/5, 9) Kur'an ise, Yahudilerin bu iftirasını "Onlar, şeytanların uydurdukları sözlere uydular." diye reddederek. Hz. Süleyman'ı

"Süleyman kâfir olmadı, lâkin (onu tekfir eden) şeytanlar kâfir oldu."(Bakara, 2/102) ifadesiyle aklar.

Ayrıca yaratılış kıssası, Âdem kıssası, Nuh kavmi ve kıssası, Lût kavmi ve kıssası, Kur'an'da, Tevrat'ta geçtiği gibi yalan yanlış değil; doğru ve nübüvvet makamına yakışmayacak isnat ve iftiralardan uzak bir biçimde anlatılır.

Bütün bunlardan anlaşılıyor ki, Kur’an’ın kendinden önceki kitapları doğrulaması, bugün elimizde mevcut olan Tevrat ve incil’i doğrulaması anlamına gelemez. Kaldı ki, bu halleriyle onları doğrulaması bile, onların bugün de geçerli oldukları ve onlarla amel edenlerin kurtuluşa erecekleri demek değildir. Çünkü Tevrat ve incil gibi geçmiş kitaplar, dönemlerini doldurmuş ve Kur’an’la yürürlükten kaldırılmışlardır.

https://sorularlaislamiye...e-nasil-cevap-verilebilir
Tevrat, incil, kuran üçü de ilahi metin diye yüzyıllardır insanlara yutturuluyor. Mesela incilde isa’nın ölümü anlatılıyor. Bir insan kendi ölümünü nasıl anlatır? Kuran’da anlatılan hikayelerin hepsi Tevrat’ta var. Tamamen yahudi özentisi bir din. Sünnet, domuz yasağı gibi...

Tevrat ve incile eklemeler var. Örneğin isa’nın havarilerinin anıları da incile eklenmiş. Tevrat’ın ilk kısımları museviliğin anayasası gibiyken sonraki kısımlar yahudi tarihini anlatıyor. Gelelim Kuran’a. Kuran hz. Muhammet’in ölümünden epey sonra kitaplaştırılmış. Dolayısıyla burda da eklemeler, değiştirilmeler söz konusu. Her şey hafız denilen insanların hafızalarına ve iyi niyetlerine bağlı. Kısacası üç kitap da kutsal değildir. Kutsal olduğunu varsaysak bile eklemeler ve değiştirmeler söz konusu.