bugün

çoğu zaman yurtdışı olanaklarından yararlanmak amacıyla yapılan eylemdir. ama gerçekten aşk için evleniliyorsa tebrik edilesi bir davranıştır. çünkü yabancı biriyle evlenmek tipik türk ailesi için biraz zorlu bir olaydır; bunlara göğüs germeyi gerektirir.
çevreden gelecek tepkilere hazırlıklı olmayı gerektirecek durumdur.
evrak toplama ve bürokratik işlemler oldukça sıkıntılı. aylardır defalarca sormama ve araştırmama rağmen tamamen emin olmamakla birlikte evleneceğiniz kişinin ülkeye girerken şu belgeleri hazırlaması gerekiyor:

1- kendi ülkesinin nüfus müdürlüğünden doğum belgesini getirecek,

2- kendi ülkesinin nüfus müdürlüğünden bekar olduğunu gösteren belge getirecek,

3- Madde 2 deki evrak ile Türkiye'deki kendi konsolosluğundan fotoğrafının yapışık olduğu ve üzerinde sizin de adınızın soyadınızın yazılı olduğu evlilik izin belgesini alacak,

4- Madde 3 teki evrakı T.C Dış işleri Bakanlığı'nın ilgili birimine (Konsolosluk yönlendirecek) tasdik ettirecek,

5- Madde 1'deki evrakı ve pasaportunu noterden Türkçeye tercüme ettirecek.

6- Tercüme evraklar ile en azından ilçe büyüklüğündeki bir yerin evlendirme memurluğuna beraber müracaat edeceksiniz. ilçe diyorum, çünkü belde belediyeleri yabancılara nikah kıyma yetkisine haiz değiller.

7- Belediyedeki evlilik müracaatı formalitelerini yerine getireceksiniz. (Kan tahlili, istenilen sayıda vesikalık fotoğraflar, ikametgah ilmuhaberi vb)

8- Nikah harcı yatıracaksınız. (Yabancılarla nikah yapmak, 2 Türk'ün nikah harcına göre 8 misli daha fazla harç yatırmak gerektiriyor.)

9- Nikah saatine yeminli tercüman getireceksiniz.
akraba evliliğine sıcak bakmayanların gerçekleştirdiği eylem, yabancı uyruklu olarak da anlaşılır genlede ama doğrusu size yabancı olan biri ile evlenmektir. zıttı da var olan durum (bkz: tanıdıkla evlenmek)
(bkz: #9304140)
islam alimerine göre şöyle bir durumdur.Eğer ki müslüman birisi semavi dinlerden (hristiyan , musevi ve müslüman ) biri ile evlenirse bir sakınca olmaz. Ama bu erkekler için geçerlidir.
Bayanlar için daha farklı bir durum söz konusudur. Müslüman bir kızın hristiyan birisi ile evlenmesi hoş bir şekilde karşılanmaz ve sakıncalı görünür.
Bu durumda benim japon manitanın önce hristiyan olması ordan da müslüman olması laım.Ya da direk şintoizmden müslümanlığa geçiş olan mülsümleşme ile kelime-i şehadet getirmesi lazım.
(bkz: ukte)
farklı bakış açısı:
(bkz: görücü usulü)
tanıdık biriyle evlenmek şart olmadığından normal bir durumdur.
aşkın yerlisi veya yabancısı olmayacağından sorun olmayacaktır.
vatandaşlık değiştirmek ya da çifte vatandaş olabilmek için yapılabilecek eylemdir.. ben de macaristandayım, bulursam affetmem evlenirim..
yazacaklarımı yalnızca koreli bir bağyan ile evlenmeyi düşünüyorsanız dikkate alınız.
çünkü koreli ile yapılmış bir evlilik hayatınızı ya cehenneme ya da cennete çevirir. ben şimdilik acemi olduğum için ikisinin ortasında gezinmekteyim.

1- eşim olacak yeteneksiz insan yemek yapmaktan anlamadığı gibi önüme kimchi denen abuk şeyi koyduğunda patates kızartma görmüş bir çocuk gibi sevineceğimi sanıyor. gözleri animelerdeki o tuhaf karakterler gibi irileşiyor. yemeklerinden midem bulanırsa ağlamaya başlıyor. ben yemek yapmaya kalkar da beceremezsem o melun gözler çekildikçe çekiliyorlar. hoşnutsuzluk her halinden belli oluyor.

2- eşim olacak elf ile sokakta gezerken türkiye'de anaaa bak japon aman aman ne gözel tarzında laflar duyabiliyorsunuz.
kore'de ise bakışlar bu kez tam tersine erkek kişiye yöneliyor.

3- eşim olacak schumacher'in sözüne inanarak arabayı ona emanet ettim. hatırladıkça ağlıyorum sevgili sözlük.

4- bazen eşim olacak sherlock holmes tarafından takip ediliyor,bazen de telefonumun karıştırıldığını farkediyorum. aslında bu tripleri benim çok hoşuma gidiyor *

5- pek çok asyalı hatunun aksine koreliler kendilerine bakmayı çok iyi biliyorlar. eşinizin güzellik hanesinde görülen artı, cüzdanın boşalması riskini içerdiği için kocaman bir eksiye dönüşmesi ihtimalini bünyesinde taşıyor.

6- eşiniz olacak richie rich atmış yıl önceki atalarının aksine rahata fazlasıyla alışmış olduğu için otomatik olmayan kapıların karşısında bile şoka girebiliyor.

7- eş kontenjanından k-pop'a adım atıyorsunuz. benim mozart kılıklı yarim dinlediği her şeyi en az onun kadar hislenerek dinlememi istiyor. ben ona türkçe müzik açtığımda pek beğenmediğini davranışları ile belli ediyor. sinirlerim bozuluyor(niye türk popunu savunuyorsam).

(k-pop örneği olarak bütün gün kafamı ütüleyen şu güzide şarkıyı sizinle paylaşmak isterim sayın, saygıdeğer sözlük)

http://www.youtube.com/watch?v=aUiMaz4BNKw
Zordur. Kültür farkı bir problem teşkil edebilir. Gelin kızımız yabancı diyelim. Bizim taraf onlarla lisan açısından anlayaşamayacağı için herhangi bir durumda kafası şişen her şekilde bizim oğlan olacaktır.
kezbanın gazabından kurtulmaktır. akıllı bir hamledir.
kafa rahatlatır. zannımca sövüp saydıktan sonra ''darling, mein schatz'' diyerek devam edilen evliliktir.
ileride başıma gelmesi yüksek ihtimal. yeri geliyor aynı dili konuştuğunuz sizi anlamıyor, fikirleri, geri kalmışlığı ile sizi boğuyor. şu hayata bir kere geliyoruz kim ne istiyorsa onu denemeli. bazen sorgulamadan yaşamak lazım.
ileride yapmayı düşündüğüm eylemdir. türkle beraber olduk da noldu. ömrümüzden ömür gitti. daha güzel olmalarına rağmen kasıntı değillerdir, kültürlüdürler, bi kere futboldan anlar çoğu. ama oturup karşılıklı bi rakı içip dertleşemezsin o ayrı.
sürdürmesi zor olan. bir arkadaşım ekolünden yola çıkarak anlatıyorum. 2 arkadaşım bu evlilik türünü gerçekleştirdikten sonra boşandı, bir üçüncüsünün evliliği ise çatırdıyor. yapılabilir elbet, ancak her şeyiyle tartmalı biraz da mantıklı düşünmeli insan. kavak yelleri havasıyla girilecek bir evlilik hesaba katılmayan kültürel, sosyal hatta yemek kültürüyle bile bozulabiliyor.
Yaptığım ve asla pişman olmadığım evlilik. Bir de oğlum vardır. Oluyor efendim. Oluyor. Tabi o kadar uzak bir kültürden değil eşim ama yine de yabancı.
çoğunlukla zordur.
kendi kültürüne bağlılığı yüksek biri için zordur.
her turk erkeginin en az bir kere kurdugu hayal, her turk kizinin ise her gun kurdugu hayaldir.
Bazen dil, din, kültür farketmez beraber olmaya. Hz. Mevlana'nın dediği gibi "aynı dili konuşanlar değil, aynı duyguları paylaşanlar anlaşabilirler".
En çok hayalini kurduğum eylem. Güney koreye gitcem kızı alıp gelcem işşalla.
7 yıllık evliliğim bunun öncesinde de 2 yıllık birlikteliğime dayanarak bir şeyler söyleyebilirim diye düşünüyorum.

Öncelikle yabancıyla evlenmek deyimi bana hep saçma gelmiştir. Japonla evlenmek farklı, arapla evlenmek farklı, ispanyolla evlenmek farklı.

En önemli şey hoşgörü. Öncelikle bana da tuhaf gelen çok şeyler oldu. Düğün adetleri, yapılan şeyler çok tuhaftı ama bu kadarını zaten göze almanız gerekiyor. Benim ailem de illa kız istemeye gidelim diye tutturmuştu, dedim ne diyonuz amk? Böyle şeyler olacak.

Hangi ülkede yaşayacaksanız uyum sağlamaya çalışın. "Bana ne benim ülkemde böyle değil" demeyin sakın, ne diyorlarsa yapın, uyun.

Kültürel farklılıklar olacak, size tuhaf gelen ona normal gelecek, ona tuhaf gelen sizin için "ne olacak ki" olacak. Bir türkle evlenmiyorsunuz sonuçta.

Eğer dindar, dinine bağlı biriyseniz müslüman olmayan ya da sizin için müslüman olacak biriyle evlenmeyin. O evlilik hayatta yürümez.

Erkekseniz çocuğun ismini türkçe koyun, bayansanız eşiniz koysun. Türkçe soyadına yabancı isim yapmayın allahınızı severseniz. Yabancı soyada da türkçe hiç yakışmıyor. Mary Öztürk nedir? Ahmet robinson nedir? Etmeyin eylemeyin.

Eşinizin yaptığı yemekleri ne pahasına olursa olsun yiyin yoksa başınıza çok iş gelir.

Çocuğunuza 2 dili de öğretin. Ben oğluma türkçe öğretemedim doğru dürüst mesela, çünkü yanında ben de eşimin dilini konuşuyorum. Benim yaptığım mallığı yapmayın. Ne olursa olsun türkçe öğretin.

Son olarak, türkiyedeki yabancı hatun hayranlığı veya güzellik için ilk bulduğunuz yabancıyla evlenmeyin. O evlilik gitmez. Gerçekten seviyorsanız evlenin. Benim aklıma dahi gelmezdi mesela.

Eyyorlamam bu kadar.
Evlenmeyin. Türk kanını korumanız gerekir. Bu kan size, bize atalardan miras kaldı.
bir türk'ü, hiçbir millet türk kadar anlamaz.

Ha gider azeri bulursun, özbek bulursun, kırgız bulursun başım üstüne. Ben de çok isterim. Ama bir türk olarak almanla, arapla, rusla evlenmek ırkına ihanettir.