bugün

türk tiyatrosunu duayeni. başka söze ne hacet.
(bkz: musfik kenter)
ileri derecede alzheimer hastası ama en şaşırtıcısı asla rolünü unutmaz karıştırmaz bir tiyatro duayeni.
Finlandiya Dünya Kadın Kuruluşu tarafından yüz yılın en başarılı yüz kadınından biri olarak onurlandırılan hocaların hocası.
kendileri 1920 doğumludur... türk tiyatrosunun en önemli aktrislerindendir.. güzellik, asillik ve kültür kendilerinde bolca bulunur, onu gördüğünüz anda hemen bir titreme ve akabinde saygı ve sevgi pıtırcığı bir insana dönüşürsünüz... konservatuvar sınavına girenlerin korkulu ruyasıdır.. *çok sevmeme rağmen, bu kadar korktuğum kimse yoktur herhalde... saygılar ...*
Sanat Kurumu'nun ''Geleneksel Yılın Sanatçısı Ödülleri'' töreninde Yıldız Kenter ''En iyi Kadın Oyuncu'' ödülüne sahip oldu.
oldukça teatral, doğallıktan uzak oyunculuk sergileyen bir sanatçıdır. özellikle geçirdiği yüz estetiği ameliyatları, yüzünde ağzından başka hiç bir yeri oynatamamasına neden olmaktadır. sürekli şaşırmış, duyguyu yansıtamayan yüz ifadesi bir tiyatrocu için handikaptır. rahatsız edicidir.

kişiliğine, disiplinine ve sanatçı kimliğine söyleyecek birşey yoktur elbette. yapılan röportajlarda popülist olmayan yaklaşımı, analizleri iyidir. herşeye rağmen saygı duyulan sanatçıdır.
istanbul üniversitesi devlet konservatuarında (kadıköy haldun taner) hocalık yapan şahıstır, ve seçme sınavlarında genelde öğrencilerin geleceği ile oynayan( çok beğendim ama seneye gel öyle alacağım seni okula)gibi saçma salak sebeplerle insanların bir yıllarını daha kaybettirip tiyatrodan soğumalarına sebep olan kişidir. bir kaç öğrencisi dersten kusarak çıkmıştır. kendine benzetmeden genelde mezun etmez. nefret edenlerin sayısı çok fazladır.
Şey, ben de yakınen az buçuk gözlemişimdir,hocadır.yakınında yakışıklı gençlerle ODTÜ'ye gelmiştir.Genç kız kılığıyla, lüle lüle saçlarıyla(hala merak ederim, peruk muydu ki?) gıcık olmuşumdur.Bir poz bir pozdur ki pes!Gençlerle flörtyen bir hanfendüdür.
bodrum-turgutreis te,bir gece saat 2:00 de limanda yanımdaki hatunla muhabbetteyken,yanımızdan geçen ve allah allah ben bu hanım'ı bi yerden tanıyorum ama kimdi? denyoluğu yaptığım sanatçı.
erkan cangibi bir üstadı keşfederek tiyatroya kazandırmış büyük hoca.
hiç bir tiyatro okulunda öğretilmeyen garip bir diksiyona sahip kişidir aynı zamanda. bütün z leri j ye nasıl benzetiyor yau, özel bi çalışma sistemi olmalı. * * bu kadar duayen diyeni var. acaba biz mi yanlış biliyoruz.

ama tecrübesinin önünde eğilir * ellerinden öperiz.
bir daha hiç bir zaman belgesellerde seslendirme yapmamasini diledigim, sanatçi. gerçekten farkli yapayim, çok iyi yapayim derken hiç iyi yapamamis gibi geldi bana.
(bkz: sanatçı)
hocaların hocasıdır.profesör doktor yıldız kenter ayrıca devlet sanatçısı ünvanına sahiptir.kenter tiyatrosundan birçok ünlü isimler yetişmiştir.bunların sonuncusu demet evgar.yıldız kenter oyunculuğu tartışılmaz bir sanatçıdır.
bugün savaş ay'ın köşesinde öldüğünü yazdığı üstad. hayır başka yerde böyle bir haber yok onu anlamadım makaraysa nasıl bir makara bu?
asaletin eş anlamlısı nedir diyenlere..
ingiliz bir anneden dünyaya gelmiştir. 79 yaşında olmasına rağmen hala anadolu turnesine çıkabilecek kadar güçlü bir kadın ve dev bir sanatçıdır.
türkan şoray gibi türkiye'in yıkması gereken putlardan biri. hep aynı yüz ifadesi ve mimikler, her aynı roller, uzun, benzer, sıkıcı monologlar bence kötü oyuncu, kötü tiyatrocu, itici insan..
asıl adı "ayşe yıldız" olan aktris.
toplumsal ezberden dolayı sanatsal başarısı sorgulanamaz yaşlı kadın. yuregi elveren ve cevap verecek boşboğazlarla ugrasacak vakti olan bir babayiğit tırnak içinde yazılmış takip eden cümle mealinde bir eleştiri getirsin kamu önünde (bildiğiniz tv, radyo yada herhangi bir gazetede) ve toplumsal ezberin, pozitif önyargıların ne kadar insan idrakını kapattıgını hep birlikte görelim : "bu kadın rollerini, hayat verdiği karekterleri canlandırmakta, o karakteri elinden tutup sahneden gerçek hayata taşımakta başarısız. önünde ki en büyük engel yine kendisi, yada kalıplaşmış mimikleri, hareketleri, ben bu işi yedim bitirdim tavırları; diğer değişle hiper profosyonel uzaya geçmiş olmasıdır. artık her yaptıgını tartısılmaz dogru, diğer tiyatrocularada örnek olacak bir şaheser gibi görmesi eksik ve kusurlarını gidermesinin önünde en büyük engeldir. tiyatro izleyicisi canlandırdığı tüm karekterlerde yıldız kenter barajını aşamamaktadır, tabii bu izleyicinin sorumlulugunda değil oyuncunun vebalindedir." sozlukte de kalıplasmıs düşüncenin özgür iradeye, kişisel tercihlere ve zevklere saldırışı örnekleri mevcuttur. ahmet turan alkan başlığı altında adı geçen yazarın muhafazakar cenahta olmasından dolayı asla medeniyi, dogruyu, gerçegi söylemiş olma ihtimalinin olmadığını, söylediklerinde mutlaka bir şeriat özlemi barındırdığı saplantısından yola çıkan bazı sözlük yazarları tarafından fena halde acımasızca eleştiriye tabii tutulması en güzel toplumsal ezber çarpması örneklerindendir.
türk seyircisini tiyatrodan soğutan zat.
Tüm eleştirilere rağmen Türk tiyatrosunun tepe noktasıdır. 1961'den beri yetiştirdiği öğrenciler bugün kimi zaman ağzımız açık, kimi zaman gözü yaşlı seyrettiğimiz ve usta diye nitelendirdiğimiz onun öğrencileridir aslında. Genco erkal, Müjdat gezen, Perran Kutman, Savaş Dinçel, demet Akbağ, Nilgün Belgün, erdal ve güzin özyağcılar, Mehmet Birkiye, Sanem Çelik, Engin Hepileri, Tilbe Saran, Okan yalabık, Demet evgar, Bartu Küçükçağlayan bunlardan birkaçıdır. Kaç kuşak onun yanında ilk bilgilerini almış, sahneye adım atmıştır. Bu nedenle o en büyüktür. Camiada sözü kanundur. Bu sebepten dolayı 81 yaşının verdiği huzurla zaman zaman biraz da havalı geliyorsa emin olun ki hakettiğindendir.
türk tiyatrosunun genelkurmay başkanı'dır.

kuvvet komutanları için (bkz: müşfik kenter) (bkz: haldun dormen) (bkz: zeliha berksoy)
cüneyt arkın'ın en güzel filmlerinden biri olan büyük yemin filminin çok kötü bir kopyası olan zulüm filminde izlediğim, ve aynı rolü oynamış fatma girik ile ister istemez kıyasladığım kadın.

açıkçası fatma girik ile kıyasla performansı çok ama çok kötü, soğuk ve yapmacık kalmaktadır. fatma girik kadar 'ana' hissi vermiyor insana, mimikleri, bakışları inandırıcılık katmıyor performansına. tamam film genel olarak kötü ama madem bu kadar iyi oyuncu neden sivrilmemiş diye soruyor insan. öyle iki pörtlek gözle oyunculuk olmuyor.

kısacası fazlasıyla abartılan bir oyuncudur ve bu film buna bir örnektir. sadece bu filmde değil elbette bir kaç filmde daha kötü bir oyuncu olduğunu göstermektedir. bunun dışında, iğrenç ve ruhsuz bir sesi olmasına rağmen bir belgesele, ruh katacam, hissiyatlı konuşacağım derken, belgeselden * beni soğutmuş kadındır.