bugün

tiyatro oyunu yazacağıma şerefimle ölürüm.
"Şiddetle başlayan hazlar şiddetle son bulur" cümlesi hayatım için çok geçerlidir. Neredeyse tüm eserlerini okudum. Genelde eserlerinde haklılık payı yüksek ifadeler bulunur.
Dünyadaki en iyi tiyatro yazarlarından biri.
Severiz kendisini ve eserlerini.
Çok değerli bir oyun yazarı. Geleceğe yazmış adeta tüm eserlerini.
Asıl adı Edward de were olan ingiliz piyes yaratıcısı.
Öbür tarafta görürsem ‘neden?’ diye soracağım. ‘Neden hiç bir eserinin sonunda nefes alan canlı tek mahluk kalmıyor?’

Antik tiyatroda katarsis, Shakespeare oyunlarında ölüm. Niye?
Her zaman dediğim gibi: 66. Sone der susarım.
Hayat... Bir aptalın anlattığı bir masal bu; sırf gürültü, patırtı, bir anlama geldiği de yok.
Her parıldayanı altın sanma
Baş parmaklarımın kaşınmasına bakılırsa bu yana doğru hain bir şey geliyor. Kimse vuran açılın kilitler!
Cehennem boş ve bütün şeytanlar burada.
Bir ingiliz dahisi.

Kusura bakmayın ama hiçbir Türk yazar Shakespeare gibi olamadı.
Olamaz da!
Konu kilit.
ingiliz edebiyatının yüz akı olan büyük ingiliz şair ve yazar. ingilizceye çok katkısı olmuştur. Romeo ve juliet, othello, kral lear, hamlet gibi değerli tiyatro eserlerini yazmıştır. Soneleri de birbirinden güzeldir.

Olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu!
Düşüncemizin katlanması mı güzel,
Zalim kaderin yumruklarına, oklarına
Yoksa diretip bela denizlerine karşı
Dur, yeter! Demesi mi?
Ölmek, uyumak sadece! Düşünün ki uyumakla yalnız
Bitebilir bütün acıları yüreğin,
Çektiği bütün kahırlar insanoğlunun.
Uyumak, ama düş görebilirsin uykuda, o kötü!
Çünkü ölüm uykularında,
Sıyrıldığımız zaman yaşamak kaygısından,
Ne düşler görebilir insan, düşünmeli bunu.
Bu düşüncedir uzun yaşamayı cehennem eden.
Kim dayanabilir zamanın kırbacına?
Zorbanın kahrına, gururunun çiğnenmesine,
Sevgisinin kepaze edilmesine
Kanunların bu kadar yavaş
Yüzsüzlüğün bu kadar çabuk yürümesine
Kötülere kul olmasına iyi insanın
Bir bıçak saplayıp göğsüne kurtulmak varken?
Kim ister bütün bunlara katlanmak
Ağır bir hayatın altında inleyip terlemek
Ölümden sonraki bir şeyden korkmasa,
O kimsenin gidip de dönmediği bilinmez dünya
Ürkütmese yüreğini?
Bilmediğimiz belalara atılmaktansa
Çektiklerine razı etmese insanı?
Bilinç böyle korkak ediyor hepimizi:
Düşüncenin soluk ışığı bulandırıyor
Yürekten gelenin doğal rengini.
Ve nice büyük, yiğitçe atılışlar
Yollarını değiştirip bu yüzden.
Bir iş, bir eylem olma gücünü yitiriyorlar.

Diyerek noktayı koymuştur. Sevilesi bir şairdir.
görsel
bazilarina gore gercekten var olup olmadigi dahi tartisilir biridir. shakespeare'i ne kadar cok arastirirsaniz o kadar kaybolursunuz. boyle biri gercekten varsa o kadar esere ragmen neden kimse hakkinda pek bir sey bilmemektedir? eger yoksa tum o eserleri kim yazmistir?
ingiliz şair ve oyun yazarı.

--spoiler--
Erkekler mi daha akıllıdır kadınlar mı?
Elbette kadınlar. Çünkü bacağı güzel diye, hiçbir kadın askıntı olmaz bir erkeğe.
--spoiler--
too be or not too be diye diye maslovun denklemini anlatan puritan...
"Love all, trust a few, do wrong to none"

meali:

"herkesi sev, pek azına güven, kimseye yanlış yapma."
Vazgeçtim bu dünyadan tek ölüm paklar beni,
Değmez bu yangın yeri, avuç açmaya değmez.
Değil mi ki çiğnenmiş inancın en seçkini,
"insanların çoğu, kaybetmekten korktuğu için sevmekten korkuyor.
sevilmekten korkuyor, kendisini sevilmeye layık görmediği için.
düşünmekten korkuyor, sorumluluk getireceği için.
konuşmaktan korkuyor, eleştirilmekten korktuğu için.
duygularını ifade etmekten korkuyor, reddedilmekten korktuğu için.
yaşlanmaktan korkuyor, gençliğinin kıymetini bilmediği için.
unutulmaktan korkuyor, dünyaya iyi bir şey vermediği için.
ve ölmekten korkuyor, aslında yaşamayı bilmediği için."

Gibi tespitlere sahiptir.
istanbul'a saç ektirmeye gelmiş zamanında.

görsel
''firar geceleri'' mısralarında değinir şair vilyım abiye, misallendirir.

(.....)
kerem ile Aslı'yı
ferhat ile Şirin'i
Leyla ile Mecnun'u
madam ovary'i
doktor jivago'yu
ve hatta
sheakspeare'nin romeo ve jüliet'ini
kendi aşklarının
küçüklüğünden şüpheye düşürecek
o koca koca sevdaları
biz çaktık
kız yurdunun önündeki kaldırımlara
biz kazıdık
bekar odalarımızın duvarlarına
lakin
lakin
biz sevdiklerimizi
saman alevi aşklarla aldatmadık
ne bir öğrenci bunalımında
kampüsün ara sokaklarına
bırakıp kaçtık onları
ne de sattık beyoğlu'na
allah'ın emri
peygamber'in kavli dedik
istedik
vermezlerse
vermezlerse
'bozkır töresi'dir
delikanlı olan
kendisine yâr olmayanı
ele yâr etmez dedik
pusatlandık bir firar gecesi
aldık götürdük onları
helâlimiz
namusumuz
baştacımız oldular''
Aşk arzuladığımız bedenlere hayal ettiğimiz ruhları giydirmektir demiş.

Ulan şu söz tek başına dünyada aşk adına yapılan bütün edebiyattan daha kıymetli.

Ne adamlar geçmiş dünyadan cidden.
çoğu insan bilmez ama türk düşmanıdır kendisi.
Turk dusmaniymis o zaman onun ben amk.)
dünya bir sahnedir, oyunumuzu oynar geçer gideriz demiş.