bugün

bir abd uçağının venezuela hava sahasını ihlal ettiği için verilecek notadır.
aha bu da haberi ;

http://haber.mynet.com/de...0653&date=19Mayis2008

(bkz: alem delikanlı görsün)
fa diyezdir ancak o.. amerika milli marşı için verilmiştir..
sanki matah bir şeymiş gibi sunulan haber. abd`nin çokta çükündeydi sanki, değil bir yüz bin müzik notası versen de dünya siyasetinde en ufak bir katkısı yoktur. alem delikanlı görmek istiyorsa ağzı laf yapan değil icraat gösteren rusya çarı putine baksın.
bizim yapamadığımız delikanlılığ yapan ülkenin haklı davasıdır. *
nota vermesi abd'nin pipisinde olmayabilir. ama bunu göstermek bile bir şeref ,bir onurdur. şayet venezuela böyle yapmaya devam ederse hafızalarda abd'yi s.klemeyen ülke olarak kalacaktır.
belki güç gösterisi değil ama karizma. bizim yapamadığımız karizma.
(bkz: karınca kararınca)
müzik açısından gelişmiş venezuela'nın abd gençliği de müzik dinlesin, nota öğrensin diyerek yaptığı eylemdir. (bkz: farklı bakış açısı)
kedinin arslana nota vermesi gibi olsa da karakterli bir davranış veya politika.
akpci tayfanın venezuellayı küçümseyeceği, kötüleyeceği olaydır hatta akpci tayfanın takmayacağı olaydır. e yani kim korkaklığının yüzüne vurulmasından hoşlanır?
abdnin bunu umursayıp umursamayacağı açısından değerlendirilmesi yanlıştır.

venezuela'daki cesareti, şerefi, özgüveni görün önce. sokmuşum abdnin umursamamasına. avrupa birliği ne der diye, yargı hakkındaki düzenlemeleri halka, üniversitelere sunmadan avrupa birliğine sunan tırsaklar mı cesaretli, şerefli sizin oralarda?
abd'nin konuyu umursayıp umursamaması dahilinde değerlendirilmesi gereken konu. artık ülkeler arasındaki ikili ilişkiler ekseni değişti. reel politik diye bir şey var. eğer verdiğin bir nota verdiğin ülke tarafından iplenmiyorsa uluslararası camiadaki saygınlığın azalır. herkes sana götüyle güler afedersin.

bu arada devletin başında olmadan atıp tutmak çok kolay. türkiye yapamamışmışta bilmem ne de...!

önemli olan yaptırmak istediğin bir işte kendini dinlettirip karşı tarafı işin içinde kendi çıkarlarıda olduğuna ikna ederek birlikte hareket etmek, dediğini yaptırmaktır. "ya küstüm oynamıyorum, seni de tanımıyorum hamuğa koyayım." bakış açısının hiçbir yararı olmayacağı açıktır. bu zihniyet; küçük olsun benim olsun, kimseyle konuşmam; kimseyle diyaloğa girmem zihniyetinin ürünüdür.

milletler/devletler indinde şanmış, şerefmiş, özgüvenmiş, tarihi bekraundmuş, bir venezüellalı on amerikalıya bedelmiş, bunlar yeni dünya düzeninde kaale alınmayan kavramlar. hamasi milliyetiliğin 19. yy da kalmış argümanları.

artık hamasi milliyetçiliğin sonu geldi yiğitlerim. hele oturup bi' soluklanın.
yeni dünya düzeninde kaale alınmayan kavramlarla değerlendirilemezmiş bu konu...

yeni dünya düzeninizde düzülen olmak ne kadar hoşunuza gidiyor, stockholm sendromu heralde.
sizin yeni dünya düzeni dediğiniz, paranın köpeği olmak üzerine kurulmuş düzende tabi ki şeref, dik duruş,
hak gibi kavramlar olmaz, şaşırmıyorum.

tutumunuzdan dolayı belki cebiniz dolacak, ama ciğeriniz çürüyecek.

karaktersizlik ve sömüren ya da sömürülen olmak yeni dünyanın gereğiymiş, alışmamız gerekiyormuş. zaman gazetesi öyle diyor. belki de taraf.
kocaman bir siktir ulan geliyor bunu diyenlere, en kuvvetlisinden.