bugün

parlak bir gelecek hayalidir.

bayram tatili için işlerimi ayarlayıp gözde tatil beldelerimizin birine gittim. genelde tatile tek başıma çıkmayı severim. bu yıl da geleneğim değişmedi. güzel bir butik otelde yer ayırttıktan sonra eşyalarımı odama koydum ve dışarı biraz yürüyüşe çıktım. döndüğümde otelin küçük bahçesinde oturup dinlenmek istedim.

bu esnada telefonumu çıkartıp bir şeylere bakıyordum ki sonradan adının şule olduğunu öğrendiğim bir kadın yanıma geldi ve telefonunuz ne kadar parlak dedi şaşkınca. aslında her yerde bulunabilen bir modeldi bu ama sanırım çoğu kişi şarjı bitmesin diye tam parlaklıkla kullanmıyordu. bu vesileyle konuşmaya başladık. şule bir şirkette asistan olarak çalışıyormuş. kardeşiyle kafa dağıtmaya gelmişler. konuştukça ondan garip bir elektrik alıyordum. alımlı, hoş bir kızdı. bir şeylerin eksikliğini çekiyordu adeta.

tatilin 4. ve son gününe kadar sık sık konuşur olmuştuk onunla. konumuz hep telefon parlaklığıyla başlıyordu. o gün şule beni odasına çay içmeye çağırdı. hep burada içiyoruz değişiklik olur dedim ve odasına geçtik. birden kapıyı kitleyip soyunmaya başladı. yatağına uzanıp bacaklarını ayırarak vajinamı telefonun kadar parlak yap erkeğim deyiverdi. ben tek kelime edememiştim bir an için. o devam etti, bunu parlatmak istemez misin? mesaj açıktı. hayır denemezdi.

sonra olaylar gelişti.